Riyazus-Salihin: Hadis – 44
Navale (Nusaybin)
Hadis:44
44- وعنْ أَنَسٍ رضي اللَّه عنه قال : كَانَ ابْنٌ لأبي طلْحةَ رضي اللَّه عنه يَشْتَكي ، فخرج أبُو طَلْحة ، فَقُبِضَ الصَّبِيُّ ، فَلَمَّا رَجَعَ أَبُو طَلْحةَ قال : ما فَعَلَ ابنِي ؟ قَالَت أُمُّ سُلَيْم وَهِيَ أُمُّ الصَّبيِّ : هو أَسْكَنُ مَا كَانَ ، فَقَرَّبَتْ إِلَيْهِ الْعَشَاءَ فَتَعَشَّى ، ثُمَّ أَصَابَ مِنْهَا، فَلَمَّا فرغَ قَالَتْ : وارُوا الصَّبيَّ ، فَلَمَّا أَصْبحَ أَبُو طَلْحَة أَتَى رسولَ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم فَأَخْبرهُ، فَقَالَ: « أَعرَّسْتُمُ اللَّيْلَةَ ؟ قَالَ : نَعَمْ ، قال : « اللَّهمَّ باركْ لَهُما » فَولَدتْ غُلاماً فقَالَ لِي أَبُو طَلْحَةَ : احْمِلْهُ حتَّى تَأَتِيَ بِهِ النبيَّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، وبَعثَ مَعهُ بِتمْرَات ، فقال : «أَمعهُ شْيءٌ ؟ » قال : نعمْ ، تَمراتٌ فَأَخَذَهَا النَّبِيُّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم فَمضَغَهَا ، ثُمَّ أَخذَهَا مِنْ فِيهِ فَجَعَلَهَا في في الصَّبيِّ ثُمَّ حَنَّكَه وسمَّاهُ عبدَ اللَّهِ متفقٌ عليه .
وفي روايةٍ للْبُخَاريِّ : قال ابْنُ عُيَيْنَة : فَقَالَ رجُلٌ منَ الأَنْصارِ : فَرَأَيْتُ تَسعة أَوْلادٍ كلُّهُمْ قدْ قَرؤُوا الْقُرْآنَ ، يعْنِي مِنْ أَوْلادِ عَبْدِ اللَّه الْموْلُود .
وفي روايةٍ لمسلِم : ماتَ ابْنٌ لأبِي طَلْحَةَ مِنْ أُمِّ سُلَيْمٍ ، فَقَالَتْ لأهْلِهَا : لا تُحَدِّثُوا أَبَا طَلْحَةَ بابنِهِ حتَّى أَكُونَ أَنَا أُحَدِّثُهُ ، فَجَاءَ فَقَرَّبَتْ إِلَيْهِ عَشَاءً فَأَكَلَ وشَرِبَ ، ثُمَّ تَصنَّعتْ لهُ أَحْسنَ ما كانتْ تَصَنَّعُ قَبْلَ ذلكَ ، فَوقَعَ بِهَا ، فَلَمَّا أَنْ رأَتْ أَنَّهُ قَدْ شَبِعِ وأَصَابَ مِنْها قَالتْ: يا أَبَا طلْحةَ ، أَرَايْتَ لَوْ أَنَّ قَوْماً أَعارُوا عارِيتهُمْ أَهْل بيْتٍ فَطَلبوا عاريَتَهُم ، ألَهُمْ أَنْ يمْنَعُوهَا؟ قَالَ : لا ، فَقَالَتْ : فاحتسِبْ ابْنَكَ . قَالَ : فغَضِبَ ، ثُمَّ قَالَ : تركتنِي حتَّى إِذَا تَلطَّخْتُ ثُمَّ أَخْبرتِني بِابْني ، فَانْطَلَقَ حتَّى أَتَى رسولَ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم فأخْبَرهُ بما كَانَ ، فَقَالَ رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : « بَاركَ اللَّه لكُما في ليْلتِكُما » .
قال : فحملَتْ ، قال : وكَانَ رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم في سفَرٍ وهِي مَعَهُ وكَانَ رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم إِذَا أَتَى الْمَدِينَةِ مِنْ سَفَرٍ لاَ يَطْرُقُها طُرُوقاً فَدنَوْا مِنَ الْمَدِينَةِ ، فَضَرَبَهَا الْمَخاضُ ، فَاحْتَبَس عَلَيْهَا أَبُو طلْحَةَ ، وانْطلَقَ رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم . قَالَ : يقُولُ أَبُو طَلْحةَ إِنَّكَ لتعلمُ يَا ربِّ أَنَّهُ يعْجبُنِي أَنْ أَخْرُجَ معَ رسولِ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم إِذَا خَرَجَ ، وأَدْخُلَ مَعهُ إِذَا دَخَلَ ، وقَدِ احْتَبَسْتُ بِما تَرى . تقولُ أُمُّ سُلَيْمٍ : يا أَبَا طلْحةَ مَا أَجِد الَّذي كنْتُ أَجِدُ ، انْطَلِقْ ، فانْطَلقْنَا ، وضَربهَا المَخاضُ حينَ قَدِمَا فَولَدتْ غُلاماً . فقالَتْ لِي أُمِّي : يا أَنَسُ لا يُرْضِعُهُ أَحدٌ تَغْدُوَ بِهِ عَلَى رسُول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، فلمَّا أَصْبحَ احتملْتُهُ فانطَلقْتُ بِهِ إِلَى رسولِ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم . وذَكَرَ تمامَ الْحَدِيثِ
Hadis: 44-
Enes radiyallah-u anh’den rivayet edildiğine göre şöyle diyor:
-“Ebu Talha (r.a.) nın oğlu hasta idi. Ebu Talha (r.a.) sokağa çıktı, arkasından çocuk öldü.
Eve döndüğünde:
-“Oğlum nasıl oldu?” dedi.
Çocuğun annesi, Ümmü Süleym (r.anha):
-“O şimdi rahata kavuştu.” Dedi.
Sonra önüne akşam yemeğini getirdi. Ebû Talha (r.a.) akşam yemeğini yedikten sonra karısı ile yatıp cinsi münasebette bulundu. İşini bitirdikten sonra karısı ona:
-“Çocuğu gömünüz!”dedi. Ebu Talha sabahlayın Peygamber aleyhis-Selam’ın yanına gitti., gecede olup bitenleri ona anlattı.
Peygamber aleyhis-Selam:
-“Bu gece gerdeğe girdiniz mi?” dedi.
Ebu Talha (r.a.):
-“Evet .” dedi.
Peygamber Aleyhis-Selam:
-“Allah’ım! Bunlara bereket ver.” Dedi.
Ümmü Süleym (r.anha) bir oğlan doğurdu. Bunu üzerine Ebu Talha (r.a.) bana:
-“Çocuğu al Peygamber’e götür.” Dedi.
Annesi da bir miktar hurma gönderdi.
Peygamber Aleyhis-Selam:
-“Çocuğun yanında bir şey var mı?.” Dedi.
-“Evet bir kaç hurma var.” Dedim.
Resûl-i Ekrem aleyhis-Selam; hurmaları ağzına alıp çiğnedikten sonra çıkardı ve çocuğun ağzına koydu damağını oğdu, adını (Abdullah) koydu.
(Hadisi, Buhari ve Müslim rivayet etmişlerdir.)
Buhari’nin diğer bir rivayetine göre, İbn-i Uyeyn’e (r.a.) şöyle diyor:
-Ensar’dan bir adam Abdullahın dokuz çocuğunu gördüm, ehli Kur’ân idiler.” Dedi
Müslim’in bir rivayetine göre:
Ebu Talha (r.a.) nın, Ümmü Süleym (r.anha) den olan bir oğlu vefat etti. Bunun üzerine kadın ev halkına:
-“Ebû Talha’ya oğlunun öldüğünü siz söylemeyin, ben söyliyeyim.” Dedi.
Ebu Talha (r.a.) eve döndü, Kadın onun akşam yemeğini getirdi. Ebu Talha (r.a.) yedi ve içti. Sonra kadın, Ebu Talha (r.a.) için güzel surette süslendi. Bunun üzerine Ebu Talha (r.a.) kadınla munasebbete bulundu. Kadın, Ebu Talha (r.a.) nın karnı doyduğunu ve kendisi ile cima ettiğini görünce ona şöyle dedi.
-“Bir cemâat, bir ev halkına bir şeyi âriyet verirler de sonra onu geri almak isterlerse, ev halkının onu vermemeğe hakları olur mu? Bunu doğru görür müsün?”
Ebu Talha (r.a.):
-“Hayır .” dedi.
Kadın:
-“O halde oğluna mukabil Allah’tan sevab bekle,” dedi.
Bunun üzerine adam kızdı ve:
-“Kirleninceye kadar beni oyaladın, sonra bana oğlumun ölüm mhaberini verdin.” Dedi.
Hemen yürüdü Peygamber Aleyhis-Selam’a geldi. Ve olup biteni haber verdi.
Peygamber Aleyhis-Selam:
Allah-u Teâlâ gecenizi uğurlu kılsın.” Dedi.
Enes radiyallah-u Anha diyor ki:
-“Kadın gebe kaldı. Resul-i Ekrem aleyhis-Selam sefrede idi. Kadın da beraberdi. Peygamber Aleyhis-Selam seferden döndüğünde geceleyin Medineye girmezdi. Medine’ye yaklaştılar. Kadının da ağrısı tuttu. Bu yüzden Ebu Talha (r.a.) yolundan kaldı. Peygamber Aleyhis-Selam yoluna devam etti.
Enes radiyallah-u Anha anlatıyor:
-“Ebu Talha (R.A.) şöyle dedi.:
-“Ya Rabbi! Bilirsin ki, Resûlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çıkarken onunla beraber çıkmaktan, döndüğü zaman da onunla beraber dönmekten son derece hoşlanırım. Şimdi ise, gördüğün şu hal beni yoldan alıkoydu.”
Bunun üzerine Ümmü Süleym (r.anha):
Ya Ebâ Talha! Çocuk doğururken evvelce duyduğum ağrıları şimdi duymuyorum, yoluna devam et.” Dedi.
Bizde yürüdük. Medine’ye döndüklerinde kadının ağrısı tuttu ve oğlan doğurdu.
Annem bana:
-“Enes! Çocuğumu kimse emzirmesin; sabahlayin onu peygambere götür.” Dedi.
Sabah olunca çocuğu Peygamber Aleyhis-Selam’a götürdüm.” Dedi ve hadisin tamamını anlattı.
(Hadisi, Buhari rivayet etmiştir.)
DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI YAYINEVLERİ
Etiketler: Hadis, Riyazus-Salihin Sabır
02 Ekim 2008, 20:44 tarihinde.
iyi bayramlar lütfen bu gülü kabul edermisin?bayram hediyem… http://img118.imageshack.us/my.php?image=tesekkur10008fl2.jpg http://www.gocmenkizi.blogcu.com
02 Ekim 2008, 23:37 tarihinde.
Sevgili canım Kardeşim Hilal:
Hediyen başım gözüm üstüne
Allah (c.c.) seni AZİZ eylesin..Amin..
Sevgilerimle…
03 Temmuz 2015, 22:41 tarihinde.
[...] 8 Biat-i RıdvanUsâme bin Zeyd (Radiyallah u anhu- 8 « -Riyazus-Salihin: Hadis- 42 Riyazus-Salihin: Hadis – 44 [...]