Muhammed bin Mesleme (Radiyallah-u anhu)- 11 Hudeybiye antlaşması
Biat-i Rıdvan’ın yapıldığı yer (Hudeybiye)
Muhammed bin Mesleme (Radiyallah-u anhu)- 11 Hudeyniye antlaşması
Resul-i Ekrem Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem) ile müşrik elçiler arasında geçen konuşmalardan sonra karara bağlanan maddelerden MÜHİMLERİ şunlardır;
1-Müslümalarla müşrikler huzur ve emniyet içinde yaşamalarını devam ettirmek için birbirleriyle 10 yıl harp etmeyecekler.
2-Peygamberimiz ve Sahabiler bu yıl Mekke’ya girmeyip, geri dönecekler, ancak gelecek yıl yanlarına yalnız yolcu silahı olan kılıç bulundurmk şartıyla gelip Kâ’be’yi tavaf edecekler ve ancak Mekke’de ÜÇ GÜN kalacaklardır. Müşrikler ise, o sırada şehri boşaltacaklardır.
3-Medine’deki Müslümanlardan Mekke;’ye iltica edenler Müslümanlara iâde edilmeyecek, fakat Mekke’den Medine’ye velev Nüslüman dahi olsalar iltica edenler, istendiği takdirde geri verileceklerdir.
4-Arap kabilelerinden isteyen Peygamberimizle, isteyen de Kureyş’le birleşmekte serbest olacaklardır. (Sira, 3;332 Tabakat, 2;97; Müsned, 4;325; Taberi, 3;79)
Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her ne surette olursa olsun Kureyş müşriklerini bir musalaha yazısı ile bağlamak ve bu surette İslam’ın siyası kudret ve mevcudiyetini hem onlara hem de bütün Arabistan halkına göstermek ve tanıtmak istiyordu. (Tecrid-i sarih, Terc; Kamil Miras, 8;164)
Bu sebeple, Kureyş heyet başkanı Süheyl’in zahiren Müslümanların aleyhinde görülen teklif ve maddelerini de kabul ediyordu. Bu inceliği bir anda kavramayan Eshab-i Güzin (r.anhüm) başından beri hem hiddetleniyor, hem de zaman zaman itiraz ediyordu.
Hatta, Kureyş heyet başkanı Süheyl, Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) e;
-“Sizden biri bize gelirse redetmeyelim. Amma bizden size biri gelirse MÜSLUMAN OLSA BİLE GERİ VERECEKSİN.” Diye teklifte bulunduğu zaman,
Müslumanlar birden hiddete gelerek;
-“Sübhanallah! Müslümanların yanına gelmiş bir Müslüman , müşriklere tekar nasıl geri çevrilir?” diye itiraz etmişlerdi.
Sonra da Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem)e;
-“Ya Resulallah! BU ŞARTI DA KABUL EDCEK MİSİN?” diye hayretle sormuşlardı.
Her şeye rağmen bir sulh akdedip, Kureyş müşriklerine İslâm devletini resmen tanıtmak arzusunda olan Peygamber efendimiz (Sllallahu aleyhi ve Sellem) Müslümanların bu itiraz ve suallerine şöyle cevap vermişti.
-“Evet, bizden onlara gidecek olanları Allah bizden uzak etsin! Onlardan bize gelip, geri çevirceğimiz kimseleri de MuhAkkak Allah biliyor! ONLAR İÇİN ELBETTE BİR GENİŞLİK, Bir çıkar yol bulacaktır.” (Müslim, 3;1411; Müsned,3;268)
Kainatın Efendisi (Peygamberimizin Hayatı)
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Biat-i Rıdvan Sahabeleri (Radiyallah-u anhüm) nın şefaatına nail eylesin. Onların yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
20 Nisan 2014, 16:51 tarihinde.
[...] anhu – 2 « Muhammed bin Mesleme (Radiyallah-u anhu)- 9 Hudeybiye antlaşması Muhammed bin Mesleme (Radiyallah-u anhu)- 11 Hudeybiye antlaşması [...]