Usâme bin Zeyd (Radiyallah u anhu- 6
Okçular (ayneyn) tepesi (Başka açıdan çekilen fotoğrafı)
Usâme bin Zeyd (Radiyallah u anhu- 6
Hazret-i Usâme (r.a.), Hazret-i Ebû Bekir (r.a.) e, Ya ata binmesini, veya kendisinin de attan ineceğini söyleyince,
Hazret-i Ebû Bekir (r.a.);
-“Ben ata binmiyeceğim, sen de attan inmiyeceksin. Allah-u Teâlâ’nın rızası için benimde ayaklarım bu yolda tozlansın. Biliyor musun ki, her gâzi için, bir adımına mukabil, pek çok sevap verilir ve o kadar da günahları dökülür.” Diye cevab verdi.
Hazret-i Ebû Bekir (r.a.), Eshab-i Kiram’a veda ederken;
-“Size birinci nasihatım, Usâm’ye itâat etmenizdir. Şam’daki rahipleri, çocukları, kadınları öldürmeyin.” Deyip
Hazret-i Usâme (r.a.) ye dönerek;
-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) in emrettiği yere selametle git.” Dedi.
Hazret-i Ebû Bekir (r.a.) veda ve nasihatdan sonra, Hazret-i Usâme (r.a.) ye;
-“Hazret-i Ömer (r.a.) i bana muavin bırakır mısın?” buyurdular.
Hazret-i Usâme (r.a.) de buna muvafakat edip, Hazret-i Ömer (r.a.) e izin verdikten sonra Halife ile Hazret-i Ömer Medine-i Münevvere’ye döndüler.
Hazret-i Usâma (r.a.) da Şam’a hareket etti. Huzâ’a kabilesine gidip, mürtedleri öldürdü. ZAFER İLE, kırk gün sonra Medine’ye döndü.
Hazret-i Ömer (r.a.), halifeliği sırasında Hazret-i Usâme (r.a.) ye çok ta’zim ve ihsanlarda bulundu. Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem) in, Usâm (r.a.) yi çok sevdiğini biliyordu. Hatta Hazret-i Ömer (r.a.), kendi oğlu Hazret-i Abdullah (r.a.) a senelik 200 dirhem tahsis ettiği halde, Hazret-i Usâme (r.a.) ye 500 dirhem tahsis etti.
Hazret-i Abdullah bin Ömer (r.a.), bu farklılığin sebebini babasına sorunca,
Hazret-i Ömer (r.a.) buyurdu ki;
-“O’nun babası Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) a, senin babandan daha sevgili idi.”
Hazret-i Usâme bin Zeyd (r.a.), Hazret-i Osman (r.a.) ın halifeliği sırasında Devlet idaresi ile ilgili işlere karışmadı.
Yine Hazret-i Ali (r.a.) ve Hazret-i Muaviye (r.a.) arasında meydana gelen hadiselere de karışmak istemedi ve;
-“Müslümanlar arasında KARDEŞ KANI dökülmesinden çekinirim.” Buyurdu.
Hadiseler ilerleyince, ictihadi Hazret-i Ali (r.a.) nin ictihadına uygun oldu. Hatta son nefesinde bile bunu bildirdi.
Hazret-i Usâme (r.a.) nin yirmi seneye yakın ömürleri Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem) in mübarek dizleri dibinde geçti. Peygamberimiz (s.a.v.) in sünneti şeriflerini iyi öğrendiği için, Eshab-i Kiram (r.anhüm), bazı meselelerini Hazret-i Usâme (r.a.) den sorarlardı.
Her işte, her hususta Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) emirleri üzere hareket eder, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) in birçok hizmetlerinde bulunmakla şereflenirdi.
Hazret-i Usâme (r.a.), Peygamber Efendimiz (s.a.v.) in en itimat ettiği kimselerden olup, SIRLARININ MAHREMİ İDİ.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Usâme bin Zeyd (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: Eshab-i kiram, Hayat-üs Sahabe, Menkıbeler
22 Ocak 2010, 13:04 tarihinde.
[...] Hadis: – (01) Ana baba hakkı… « Usâme bin Zeyd (Radiyallah u anhu- 4 Usâme bin Zeyd (Radiyallah u anhu- 6 [...]