Muhammed Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)- 84
Mina (Akabe cemarartı)
Muhammed (Aleyhis selam)- 84
Hilye-i Seâdet- 3
Resulullah efendimiz (s.a.v.) i ansızın gören kimseyi korku kaplardı. Kendisi yumuşak davranmasaydı, Peygamberleik hallerinden, asla kimse yanında oturamaz, sözünü işitmeye tâkat, güç getirmezdi. Halbuki kendisi hayâsının çokluğundan mübarek gözleri ile kimsenin yüzüne bakmazdı.
Zekat malı almaz, fakat hediye alırdı. Herkesin hediyesini kabul ederdi. Hediye getirene karşılık olarak kat kat fazlasını verirdi.
Peygamber efendimiz (s.a.v.) i metheden onbinlerce kitap, kaside ve diğer eserler yazılmıştır. Bunları yazanlar içinde şöhretleri ve sanatları bütün dünyayı ve asırları kaplamış olanları dahi, Resulullah (s.a.v.) ı methetmekten âciz olduklarını beyan etmişlerdir.
Resulullah efendimiz (s.a.v.) günümüzde de bütün dünya milletlerinin, ilim adamlarının; devlet, siyaset ve fikir adamlarının, ediplerin, tarihçi ve askeri şahsiyetlerin alâkasını çekmekte bunların her biri O’nu biraz inceliedikten sonra hayranlık ve şaşkınlıklarını, dile getirmektedirler.
Müslüman olmayanlar, Peygamberimiz (s.a.v.) in sadece idareciliği, dehası, askeri, sosyal ve diğer yönlerini görmekte, yalnız bunlara bakarak O’nu tanımaya çalışmaktadırlar. Gördükleri feykalâde ve hiçbir insanda görülmemiş üstünlükler karşısında acze düşmekle beraber, O’na Peygamber gözüyle bakmadıkları için O’na tanımaktan ve anlamaktan çok uzak kalmaktadırlar.
Müslümanlar Peygamber efendimiz (s.a.v.) in güzellik ve üstünlüklerini ilimleri, ihlâsları ve O’na olan muhabetleri kadar derece derece görmekte ve anlayabilmektedirler. Bunlardan zahir âlimleri O’nun zahiri vasıflarını, batın âlimleri de batını güzelliklerini görebildikleri kadar dile getirmişlerdir.
“Ulema-i rasihin” denilen hem zahir ve hem de batın bilgilerinde “üstâd” ve Peygamberimiz (s.a.v.) e vâris olan yüksek İslâm âlimleri ise O’nu bütün güzellikleriyle görmüş ve aşık olmuşlardır. Bunların en başında Ebû Bekr-i Sıdık (r.a.) gelmektedir.
O Resulullah (s.a.v.) daki nübüvvet nurunu görmekte, O’nun üstünlük, güzellik ve yüksekliklerini idrak ederek, O’na aşık olmakta öyle ileri gitmiştir ki, başka hiçbir kimse Ebû Bekr-i Sıdık (r.a.) gibi olamamıştır.
Ebû Bekr-i sıddık (r.a.) her an, her baktığı yerde Resulullah (s.a.v.) ı görürdü.
Bir keresinde hâlini;
-“Yâ Resulallah! Nereye baksam sizi görüyorum. Helâda bile, karşımdasınız, utanıyorum.” Diye arz etmişti.
Bir keresinde de;
-“Bütün iyiliklerimi, sizin bir sehvinize (yanılmanıza) değişirim.” Demişti.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri son Peygamber olan Habibi Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: Hilye-i Seâdet, Muhammed Aleyhis selam, Siyer
10 Aralık 2011, 11:22 tarihinde.
[...] (c.c.) ın rahmeti « Muhammed Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)- 82 Muhammed Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)- 84 [...]