Selman-i Farisi; (Radiyallah-u anhu) – 5
Girnavas tepesinden Nusaybin’in görünüşü
Selman-i Farisi; (Radiyallah-u anhu) – 5
Selman-e Farisi (r.a.) Hz.Ebu Bekir (r.a.) devrinde de onun sohbetinden bir an ayrılmayan; Hz Ömer (r.a.) zamanında da İran fethine katılmıştır. İslam ordusunun büyük zaferlere kavuştuğu bu seferlerde; Selman-e Farisi (r.a.) nın çok büyük hizmetleri olmuştur.
İran‘liler hakkında büyük malumat sahıbı idi. Çünkü Kendisi İran’liydi, İran’lileri kendi lisaniyle Dine davet ediyor; Onlara islamiyeti anlatıyordu…
İslam Ordusu İran’nın Medayin şehrini aldıklarında Hz. Ömer (r.a.) onu Medayin valısı yapmıştı. İlmi, Basireti, Vazifesındeki Adaleti ve nezaketi ile Medayin halkı tarafından çok sevilip, sayılırdı. Böylece; İslâmiyet orada sür’atla yayıldı…
Selma-e Farisi (r.a.) Hz Ömer (r.a.) zamanında; Medayin valısı iken otuz bin kişiye hutbe okuduğu zaman yanında da iki parçadan müteşşekkül bir hırka vardı. Hırkasının bir parçasını namazlık olarak serer namaz kılardı, diğer parçasını da giyerdi.
Resülullah (a.s.v.) Sıdk ve muhabbeti sebebiyle eshabı kiramın (r.a.) seçkinleri arasında; Resülullah (a.s.v.) Tarafından dahil edildi…
Mühacırler; Ensar arasında; Selman-e Farısı (r.a.) (bazı rivayetlere göre Selman-i farısi ) Mühacır’lerden mi? Yoksa Ensar ‘den mi? Meselesinden ihtilaf çıkınca;
Peygamberimiz (a.s.v.):
-“Selman Bizdendir. Ehli beytimdendir.”buyurdu..
Selman-e Farisi (r.a.) hikmetli bazı sözleri :
“-Üç şey beni ağlattı:
Birincisi
Resülullah (a.s.v.) vefatı. Bu ayrılığa dayanamadım, Durmadan ağlıyorum..
İkincisi:
Kabirden kalktığım zaman; Halim nice olur; Onu bilmediğim için ağliyorum.
Üçüncüsü:
Allah-u Teala (c.c.) ın beni hesaba çektiği zaman Cennetlikmiyim? Cehennemlikmiyim? bilmiyorum O zaman halim ne olur ağlıyorum…
“-Namaz bir ölçektir. Kim dolu dolu ölçer onu hakkiyle kılarsa büyük ecir ve mükafatlara kavuşur; Kim ki eksik ölçerse adabına uygun kılmazsa Allah-u Teala(c.c.) nın buyurduğu veyl cehennemi hatırlasın.”
Ebu Vail diyor ki:
-“Bir arkadaşimla Selman (r.a.) ziyaretine gittik. Bize bir miktar arpa ekmeği ile biraz tuz gerirdi.”
Arkadaşım:
-”Şu tuzun yanında biraz da SAĞTER ( Kekik gibi bir ot) olsaydı.” dedi.
Bunun üzerine Selman-e Farisi (r.a.) matarasını rehin vererek; o otu aldı geldi.
Yemeği bitirince
Arkadaşım:
-”Bize verdiği ni’mete kanaat ettiğimiz için Allah(c.c.) a Hamd ederiz.” Dedi…
Selman (r.a.);
-“Eğer kanaat etseydin benim matara rehin olmazdı.”buyurdu.
İslâm âlimleri ansiklopedisi
Allah(c.c.) ondan ebeden razı olsun…Amin…
Şu anda bizim bu şirin sınır kasabasında Onun ismiyle anılan (SELMAN-İ PÂK) Cami-i diye küçük bir mescid var. Bu camı Onun makamı Hürmetine inşa edilmiştir.
Daha Müslüman olmadan evvel Nusaybin ‘e gelen Selman-i Farisi (r.a.) burada mukim olduğu için bu isim verilmiştir…Allah (c.c.) Ona rahmet eylesin… O nun makamının hemen yanında bulunan Hazreti Hüseyin (r.a.) 12. oğlu olan Zeynelâbidin (r.a.) Hakkında kısa da olsa bazı bilgileri vermek istiyorum…
Allah-u Teala Hazretleri bizleri ve sizleri bu mübarek eshabı kiram (r.a.) hürmetine afv eylesın…Amin…
Fuad Yusufoğlu
23 Haziran 2008, 09:36 tarihinde.
1/12/2006 – hatim
Yazan: mustafa1yesil
fuad abi çok güzel yazıların var ellerin kolların dert görmesin kuran öğrenmeye çalıştım ramazanda gerçi şimdi biraz boşladım ama inşallah öğrenecem o zaman bende katılırım abi allahın rahmeti üzerine olsun
cami ile ilgili bir gelişme varmı abi
23 Haziran 2008, 09:36 tarihinde.
1/12/2006 – s.a.
Yazan: birLahza
Cumanız mübarek olsun,hayırlı cumalar…
23 Haziran 2008, 09:36 tarihinde.
/12/2006 – Çok Kıymetli Hocam;
Yazan: İlkay Baki
Hocam nasılsınız? iyisinizdir inşallah? Sizin vesileniz ile Kuranı Kerim okumam dahada güzelleşti. Rabbim sizden razı olsun. Herzaman aklımda ve dualarımdasınız.
rabbim dualrınızı kabul sevdiklerinizden hiç ayırmasın inşallah. (amin)
23 Haziran 2008, 09:37 tarihinde.
2/12/2006 – ESSELAMÜ ALEYKÜM…
Yazan: dernekli
Kıymetli abicim sayfanızı yeni kesfettim..insallah bundan sonra takip etmeye çalısam…iyiki varsınız…Mevla’ya emanet olun…Selam ve Dua ile…
23 Haziran 2008, 09:37 tarihinde.
3/12/2006 – selâm
Yazan: kiremit
bu yazının tamamından bir hisse aldım: kanaat.. bu kafama takıldı. biz de hiç kanaat yok demek ki..
Allah bana akıl fikir versin. borçlarıma üzülürken şimdi gördüm ki altından kalkmam imkansız şükür borcum var Allaha.
demek ki gerçek borcumu düşünmedikçe dünyalık borçlar içinde boğuluyorum.
23 Haziran 2008, 09:38 tarihinde.
3/12/2006 – sa
Yazan: neslinursema1
Sevgili amcacigim ziyaretin beni mutlu etti iyiki varsin diyorum dualarin icin cok sagol Allah razi olsun bin kere Allahim sizleride kaza ve belalardan korusun dualarinizi kabul buyursun yuzunuzden tebessumu eksik etmesin insallah selam ve dua ile Allaha emanet olun…
23 Haziran 2008, 09:39 tarihinde.
3/12/2006 – soruya cevap
Yazan: abuhayat
Ölümsuzlük suyu,bengisu.Efsaneye göre İskender-i Zülkarneyn ordusuyla sefere çıkar.Yanına veziri Hızır’ı(a.s) da alır.Önlerindeki büyük denizi geçerek karanlıklar ülkesine (zulümat) varırlar. İskender-i Zülkarneyn’in karanlığı aydınlatan iki cevheri (ya da bayrak) vardır.Bunlardan birini Hızır(a.s) ile İlyas’a(a.s) verir.Hızır ve İlyas beraber yola çıkarlar.Bir zaman sonra acıkırlar.Bir pınar başında dinlenirler.Hızır yanında getirdiği pişirilmiş balıkları torbasından çıkarıp elleririni yıkar. Bu sırada bir damla su balığa sıçrar.Balık birden canlanıp suya karışır. Hızır, bunun âb-ı hayat olduğunu anlar,kana kana sudan içer.Aynı suyu İlyas’a da içirir.Böylece ölmsüzlüğe ermiş olurlar.Yukarıdan kendilerine bir emr-i ilahî gelir.İçtikleri bu sudan İskender’e bahsetmemeleri bildirilir. O günden sonra Hızır denizde, İlyas karada sıkıntıya,dara düşen iyi insanların yardımına koşarlar.
Divan Edebiyatı’nda,klasik şiirimizde sevgilinin dudağı da âb-ı hayat olarak bilinir.Ki sevgilinin dudağı âşık’a can verir.Sevgilinin ağzından âşık için çıkacak lütuf dolu sözler de âşık için âb-ı hayattır.
23 Haziran 2008, 09:40 tarihinde.
6/12/2006 – MERHABALAR
Yazan: GÜLHİLAL
SİTENİZİ BUGÜN KEŞFETTİM. ÇOK BEĞENDİM BUNDAN SONRADA ZİYRETLERİMİ DEVAM ETTİRECEĞİM İNŞALLAH…… YURDUMUN HERYAN I ÇOK GÜZEL AMA İMKAN LAZIM GEZİP GÖRMEYE ….SELAM VE DUA İLE
23 Haziran 2008, 09:40 tarihinde.
6/12/2006 – Selam…sevgili yeğenim..GÜL HİLAL…
Yazan: fuadyusufoglu
sEVGİLİ YEĞENİM…sENIN YORUMUNU OKUDUM ÇOK MEMNUN OLDUM aMA SAYFANI BİR TÜRLÜ BULAMADIM…kUSURA BAKMA BEN BİRAZ DEĞİL ÇOK ÇOK ACEMİYİM…ZATEN BENİM BLOGUMU YEĞENLERİM DÜZENLİYORLAR Allah(c.c.) senden de onlardan da razı olsun…
Sevgiyle kalın..Ailene selamlar…
23 Haziran 2008, 09:40 tarihinde.
7/12/2006 – Allah (c.c) cümlemizden razı olsun…..
Yazan: GÜLHİLAL
Bu gün sayfanızda nasıl bi yazı hazırlamışsınızdır diye sabırsızlanırken;gördümki bana cevap yazmışsınız menmun oldum, teşekkür ederim.Ancak;sizi benim sayfamı bulmak için uğraştırdığım içinde üzüldüm hakkınızı helal edin.Ben blogcu değilim yani sayfam yok,sadece bilgisayar kullanıcısıyım.Düşündüm bi ara sayfa açmayı ama sonra vaz geçtim bu güzel yazılan yazılar için okuyucularda lazım işte ben okuyucu olmayı seçtim.Nacizane kabul ederseniz hazırlamış olduğunuz bu güzel yazıları okumak isterim………..Selametle kalın
23 Haziran 2008, 09:41 tarihinde.
7/12/2006 – Selam…Canım yeğenim GÜL HİLAL…
Yazan: fuadyusufoglu
Sevgili yeğenim…Evet bana bir isimsiz adı altında yazı yazan ESKİ DOSTUM Vardı o da senın gibi blogu yoktu bayağı dertleştik ama sonradan uğramaz oldu…Sakın sende o Eski dost gibi bana uyorumlarını kesme..İçinden ne gelirse yaz …
sEVGİYLE KALIN…
23 Haziran 2008, 15:46 tarihinde.
Allah onlardan razı olsun ve şefaatlerine bizleri nail etsin. Amin.
Kanaat ne büyük bir nimet.
23 Haziran 2008, 21:05 tarihinde.
Başlığı yanlış yazmışsınız!
06 Ekim 2011, 20:43 tarihinde.
[...] (c.c.) ın rahmeti « Selman-i Farisi (r.a.) 3 Selman-i Farisi 5 [...]