Tâc-ül-Ârifin (Ebü’l Vefâ) Radiyallah-u anhu – 35
Eski Kâ’be resmi (Mekke müzesinden alınmıştır)
Tâc-ül-Ârifin (Ebü’l Vefâ) Radiyallah-u anhu – 35
Kadın, malını mülkünü terk ederek, kervanla birlikte yola çıktı Allah-u teâlâ’nın izniyle Kalmine’ye vardılar.
Ebü’l-Vefâ hazretleri (r.a.) nin makamına varınca;
Muhammed Mısrı;
-“Acaba kadınla beraber mi gitsem, yoksa ben önce gidip izin aldıktan sonra mı kadını götürsem?” diye tereddütte kaldı. O düşünceyle Ebü’l-Vefâ hazretleri (r.a.) nin huzuruna yaklaşırken,
Ebü’l-Vefâ hazretleri;
-“İkisi beraber gelsinler.” Buyurdu.
Muhammed Mısrı ve kadın, korku içinde Ebü’l-Vefâ hazretleri (r.a.) nin yanına vardılar.
Ebü’l-Vefâ hazretleri (r.a.) onlara tebessümle bakarak;
-“Ya Muhammed! Her zaman bana;
(-“Talebenin hocası üzerinde, hocanın da talabesi üzerinde olan hakkı nedir?”) diye sorardın.
-“Şimdi bu durum zahir oldu. Sen de bunu kendi gözünle gördün. Hocanın talebesi üzerindeki hakkı şunlardır;
-“Hoca talebesini uzak bir yere gönderdiği zaman, talebe sebebini araştırmadan denilen yere gitmelidir. Bu yoılculuğu esnasında yiyeceği yemeği ve yol arkadaşı istememelidir. O yolculuktan maksadın ne olduğunu bilmemelidir. Talebenin hocası üzerinde hakkı ise, hoca, talebesini doğru yoldan ayırmamalıdır. Talebe bir süç işlediği vakit, hocası o suçtan ve o günahtan onu kurtarmalı ve afetmelidir. Yaptığı hzimetten gayenin ne olduğunu bilmelidir.”
-“Sen bizim “ihlaslı” talebemiz olduğun için”
-“Sana;”
-“Mısır’a git, bize nezrolunmuş “bin dinarı” al, getir.” Dedim. Sen hiç sual sormadan azık ve arkadaş istemeden, Allah-u teâlâ’ye tevekkül ederek yola çıktın. Biz de Allah-u teâlâ’nın yardımıyla seni doğru yoldan ayırmayıp, Mısır’a kadar sağ-salim ulaştırdık. “Bin dinar” nezreden şahısla görüştürdük. Bu kadınla aranızda hasıl olacak günahtan Allah-u teâlâ’nın izniyle seni koruduk.” Dedi.
Kadın Seyyid Ebü’l-Vefâ hazretleri (r.a.) nin önünde tövbe ederek Saliha bir hatun oldu. Ebü’l-Vefâ hazretleri (r.a.), o hatunu Muhammed Mısrı’ye nikahladı.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri Tâc-ül-Ârifin (Ebü’l Vefâ) Radiyallah-u anhu’nin yüzü suyu hürmetine günahlarımızı af eylesin. Amin.
Fuad Yusufoğlu
25 Şubat 2013, 06:48 tarihinde.
[...] (Radiyallah-u anhu)- 4 « Tâc-ül-Ârifin (Ebü’l Vefâ) Radiyallah-u anhu – 33 Tâc-ül-Ârifin (Ebü’l Vefâ) Radiyallah-u anhu – 35 [...]