Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 17
Hasankeyf’in tarihi köprüsü (Batman)
Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 17
İmâm-i Rabbani hazretleri (r.a.), yazdığı kitablarda hocası Muhamnmed Bâki-billah (r.a.) i methetmiş büyüklüğünü bildirimiştir.
Mesele;
-“Mebde’ ve Me’âd” risalesinde şöyle buyurmuştur;
-“Hayr-ul-beşer olan Peygamberimiz Muhammed Aleyhisselam’ı görmek ve o zamanda bulunup, sohbetine kavuşmakla şereflenmedik ama, Muhammed Bâki-billah’ın sohbetine kavuşmaktan da mahrum kalmadık. Kavuştuğumuz ni’metlere şükrler olsun.”
Muhmmed Bâki-billah (r.a.) ın talebelerinden olan ve Hindistan’ın meşhur hâdis âlimi Abdülhak-ı Dehlevi (r.a.) de şöyle demiştir;
-“Murâkabe, zikr, râbıta ve huzuru yâd-ı dâşt (devamlı, Allah-u teâlâ’yı hatırlamak) hallerini, ancak Hindistan’a gelip, üstadların üstadı olan Hâce Muhammed Bâki-billah (r.a.) ın sohbetine kavuştuktan sonra elde edebildim. Muhammed Bâki-billah hazretleri (r.a.) hakkı arayan, tâlibleri ırşad eden büyük murşid-i kâmil olup, Hindistan’da bizim hocamız, rehberimiz idi.”
Yine Hindistan’da daha sonraki asırlarda yetişen, meşhur hâdis âlimi Şâh Veliyyullah-ı Dehlevi (r.a.) de;
“El-İntibah fi selâsil-il evliyâ” adlı eserinde şöyle demiştir;
-“Muhammed Bâki-billah hazretleri (r.a.), Hindistan’da sufilerin kendisine tabi olduğu bir zât idi. Onun irşadı bütün âleme yayılmıştır.”
“Tarih-i Hâfi Han” adlı eserde de şöyle kayıdedilmiştir;
-“Hâce Muhammed Bâki-billah (r.a.), zamanında kendisine uyulan, tabi olunan bir muşid-i kâmil idi. O, o kadar büyük bir evliya idi ki, kalem onun büyüklüğünü yazmaktan ve anlatmaktan âciz kalmaktadır… Akli ve nakli ilimlerde büyük bir âlim idi.” Muhammed Bâki-billah hazretleri (r.a.) nin mektublarından kırkbir tanesi, “Zübdet-ül-makâmât” kitabında ayrı bir bölüm olarak yazılmuştır.
Mektublarından bazıları şunlardır;
6’nci Mektub (Bu mektup, Şeyh Tâceddin’e gönderilmiştir.);
-“Devamlı abdestli bulunmak, helâl yemek yemeğe dikkat etmek, bütün günahlardan, gıybetten, söz taşıyıcılıktan, mü’mini aşağılamaktan, müslümana düşman olmaktan, kin y-tutmaktan, eli altında olanlara kızmaktan ve sert davranmaktan sakınmak lazımdır. Bizim yolumuzun esâsı budur. Bunlarsız iş sağlam olmaz. Ama bu sayılanlarda arada bir gevşeklik olursa, bu işi, yani büyüklerin verdiği vazifeleri ve o yolun icablarını terk etmemeli, aksine tövbe ve istiğfat etmeli, aldığı ve yapmakta olduğu vazifelere daha sıkı sarıulmalıdır ki; “Muhakkak ki, sevâplar, günahları götürür.” Ayetinin sırrı ortaya çıksın. Doğru yolda bulunanlara selâm olsun!”
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri “Silsile-i âliyye” denilen büyük âlim ve velilerin Yirmiikincisi olan Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Fuad Yusufoğlu
25 Ocak 2015, 22:08 tarihinde.
[...] Tâ-i (Radiyallah-u anhu) – 4 « Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 15 Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 17 [...]