İnsanlara adalet’le hüküm etmek.
Kasyane (Nusaybin)
Harun Reşid, vezirlerden olan Abbas ile Fudeyl ibn İyad (k.s.) ın yanına gitti. Kapıya varınca Kur’an-ı Kerîm okuduğunu duydu. Şu âyet-i kerîmeyi okuyordu.
-“Dünyada kötü iş işleyenler bu işlerini, iman eden ve iyi iş işleyenlerle bir tutacağımızı zannettiler. Bu düşünce ve hükümleri çirkindir.”
Sonra, Harun Reşid vezirine
-“kapıyı çal.” dedi.
Veziri Abbas kapıyı çaldı ve:
-“Emîrü’l Mü’minin geldi, kapıyı aç” dedi.
Fudayl bin İyad (r.a.);
-“Emîrü’l Mü’min’in benim yanımda ne işi vardır?” buyurdu.
Vezir’i Abbas:
-“Emîrü’l Mü’minîne itaat et.” dedi.
Fuadeyl Bin İyad (r.a.):
Kapıyı açtı. Gece idi. Mumu söndürmüştü. Harun Reşid musafaha için karanlıkta elini uzattı.
Fudayl ibn İyâd (r.a.) elini tutunca:
-“Ah bu yumuşak el, eğer Cehennemden kurtulursa.”
Buyurdu ki:
-“Ey Emrîrü’l-Mü’minin kıyamet günü için Allahu Tealâ’ya vereceğin cevabları hazırla. Çünkü her Müslüman ile seni teker teker sorguya çekecek ve senden adâlet isteyecektir.”
Harun Reşid ağlamaya başladı.
Veziri Abbas:
-“Daha söyleme, Emirü’l-Mü’minini öldüreceksin.”dedi.
Fudayl bin iyad ( r.a.) Buyurdu:
-“Ey Hâmân, sen ve senin kavmin onu helâk eylediniz ve bana, onu öldürecek misin? diyorsun.
Harun Raşid vezirine dedi ki:
-“Sana hâmân demesinin sebebi, beni Fir’avunla bir tutmasını gösteriyor.”
Bunun üzerine, Harun Reşid Fudeyl bin İyad’ın önüne bin altın koyup
-“Bu helâldir, annemin mehir parasındandır.”dedi.
Fudayl bin İyad (r.a.);
-“Ben sana elinde olanları sahibine ver diyorum, sen ise bana veriyorsun!” Buyurdu.
Yanından kalktı ve gitti.
Ömer ibn Abdülaziz (r.a.) Muhammed ibn Ka’bi’l-Kurezi (r.a.) ye
-“Adâlet nasıl olur? Bana anlat.” dedi.
Buyurdu ki:
-“Müslümanlardan senden küçük olanlara baba, büyük olanlara oğul, senin gibi olanlara kardeş ol. Herkesin cezasını, günah ve kuvvetine uygun yap. Sakın kızarak bir kamçı vurma, yerin Cehennem olur.”
Kimya-yi Saadet (İmam-i Ğazali)
Allah-u Teala Hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri SETTAR İsmiyle SETR eylesin. AMİN….
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: cehennem, İmam Gazali, Tasavvuf, Veziri Abbas
05 Temmuz 2008, 18:58 tarihinde.
23/6/2007 – s.a.
Yazan: mondlicht
s.a. amcacım nasılsınız yorumunuz beni çok mutlu etti Allah razı olsun…
sizden bir ricam olabilirmi;bende hatim listenize katılmak istiyorum mümkünmü acaba…..
Allaha emanet olun….
05 Temmuz 2008, 18:58 tarihinde.
24/6/2007 – hayirli geceler
Yazan: Baharcicegi
Rabbimin huzuruna kul hakkiyla haram rizikla cikmayiz insallah,elimizden geldigi kadar hakka hukuka riayet etmeye calisiyoruz hesap günü Hakkin huzurunda hesaplarini kolayca verenlerden eylesin ,Amin
hayirlarla saglikli günler dilerim
05 Temmuz 2008, 18:58 tarihinde.
24/6/2007 – s.a.
Yazan: mondlicht
Allah sizdende razı olsun amcacım bizi böyle güzel şeylere teşvik ettiğinizden dolayı…fuad amca ben şimdi cüz alırsam yetiştiremiyebilirim o yüzden haftaya cüz almaya başlıyım sizinde müsadeniz olursa…..
Allaha emanet olun….
05 Temmuz 2008, 18:59 tarihinde.
24/6/2007 – Merhaba
Yazan: thares
Sağlık Mutluluk Neşe Huzur ve Başarı Dolu Hafta Sonları Sizinle Olsun Dileğiklerimle
Dostça Kalın
05 Temmuz 2008, 18:59 tarihinde.
24/6/2007 – S.A FUAD AMCA
Yazan: igra
Tattığım en yüce aşk, duyduğum en büyük acı; hasretinle dolu bekleyişin asırlara sığmayan özlemidir yâ Rasûlallah!
Ayın aklığından, güneşin nurundan kıskandığım, senin hasretindir yâ Habîballah!
İntizarınla kavrulan çöller o mübarek ayaklarını nasıl özlüyorsa; işte biz de öylece vuslatını özlüyoruz.
Aradan tam 14 asır geçti…
Dile kolay, senden ayrı tam 14 asır. Aradan geçen bunca yıla rağmen, karanlık gönüllerimize kandil olmanızı bekliyoruz. Ümit dolu bekleyişimizin çaresizliğe tutunduğu bu uzun süreci bir yana bırakıp, seni gönül dünyamızın içtenlik ve umut deryasına çağırıyoruz.
Sen gittin ya; ümmetin senin bıraktığın değerlere tutunamaz oldu. Kendi asli değerline sarılmayan ümmetine de itibar etmediler. Ümmetin o kadar çaresiz bir duruma düştü ki; küçücük bir yetimin alnına tepen kurşunun hesabını soramaz oldu. Kan ağlayan ümmetin, ne vicdan muhasebesi yapacak gücü, ne de huzurunda duracak yüzü kaldı.
Uygarlığın cini içinde savrulan ümmetin, batık vicdanlı bir özlemle kavruluyor. Sen gittin gideli; hasretinle kavrulan bedenlerin dilleri kelam söylemez, kalemleri yazmaz, lisanları nakletmez oldu.
Vasiyetini imzalamak üzere olduğu şu günlerde, bekleyiş içindeki ümmetinin senden gayrı umudu kalmamıştır ey Allah’ın Nebisi (s.a.v)!
Saatlerini vuslatına kurup bekleyen bu fakirlerin ümit dolu bekleyişini boş çevirme ey Allah’ın Habibi Efendimiz!
Bir an, bir an için dahi olsa, kon şu gönüllere ey Allah’ın Rasûlü!
————————————————————————
05 Temmuz 2008, 18:59 tarihinde.
25/6/2007 – selâmlar
Yazan: kiremit
incir resmi ne kadar güzel duruyor!
canım çekti şimdi.
bazen diyorum kendi kendime şu istanbulu terk et git Fuad amcanın serasında işçi ol maaş filan alma karın tokluğuna çalış…
maşallah cennet gibi yerde yaşıyorsunuz.
11 Ocak 2009, 22:35 tarihinde.
[...] <<<Fudayl Bin İyâd (r.a.) nın başka bir yazısı>>> [...]
14 Şubat 2009, 22:22 tarihinde.
[...] <<<Ömer bin Abdülaziz (r.a.) ın başka bir yazısı>>> [...]