İmâm-i Buhâri (Radiyallah-u anh)- 6
Kalecik Köyü civarı (Kelehi ) Nusaybin
İmâm-i Buhâri (Radiyallah-u anh)- 6
İmâm-i Buhâri (r.a.) den hadis-i şerif rivayet eden hadis âlimlerinden bir kısmı şu zatlardır;
Ebû İsa et-Tirmizi (r.a.), İbn-i ebi Davud (r.a.),Muhammed binNasru’l Mervezi (r.a.), Müslim bin Haccac (r.a.), Salih bin Muhammed (r.a.), İbrahim bin İshak el-Harbi (r.a.), Ebu Bekir bin Huzeyme (r.a.), Ebû Zur’a (r.a.), Ebu Kays MUHAMMED BİN Cum’a bin Said (r.a.), En-Nesa-i (r.a.), Muhammed bin Ahmed ed-Dülebi (r.a.), Ebû Hatim ibni Ebiddünya (r.a.), El Fazl bin Abbas er-Razi (r.a.), EBÛ Kureyş Muhammed bin Cum’a el-Kühistani (r.a.), Muhammed Yusuf el Firebri (r.a.), ve diğerleri.
İmam-i Buhâri (r.a.) ömrümün son yıllarında, Nişabur’a döndüğünde, ilimdeki üstünlüğünü bilenler etrafında toplanmıştı. İlim meclisine devam edenlerin çokluğu ve gördüğü itibar, bazı kimselerin kıskanmasına ve hoş olmayan tutum içine girmelerine sebep olmuştur.
Bundan dolayı Nişabur’den ayrılıp, buhâra’ya varınca Vâli Halid bin Ahmed, İmâm-i Buhâri (r.a.) ye haber gönderip eserlerini alıp, yanına gelmesini, onları bizzat kendisinden dinlemeyi istediğini bildirdi. Ayrıca kendi çocukları için hususi hadis-i şerif dersi vermesini istedi.
İmâm-i Buhâri (r.a.), vali’ye şöyle cevab verdi;
-“Ben İlmi emir’in kapısına götürüp zelil etmem. Eğer ilmi istiyorsan, mescid’de, yahud evimdeki ilim meclisinde hazır bulun. Bu sözümü kabul etmezsen, beni kürsüde ders vermekten men et ki, ben Allah (c.c.) katında ma’zur olayım.”
-“Halbuki ben, Peygamber efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem);”
-“Her kim bir ilimden sorulur, o da onu gizlerse, kıyamet günü ateşten bir gem vurulur.” ‘Hadis-i şerifi gereğince, ilmi gizleyemem.”
İmâm-i Buhâri (r.a.) Vali’nin çocukları için hususi ders vermesini istemesine karşı da şöyle cevab verdi;
-“Ben bir kısım kimseleri hadis-i şerif dersinden men edip, birkaç kişiye ders veremem.”
Bunun üzrine Vali, İmâm-i Buhari hazretleri (r.a.) ni Buhâra’dan çıkması emrini verdi. İmâm-i Buhâri (r.a.), vali’yi Allah-u Teâlâ’ya havale edip, Buhâra’dan çıktı.
Aradan bir ay geçmeden bu vali görevinden alındı. BİR MERKEBE BİNDİRİLİP, ŞEHRİ DOLAŞTIRILMASI VE ‘kötü işler yapanın sonu işte budur.” Diye bağırılması emri geldi.
Vali’nin sözlerine uyarak, İmâm-i Buhâri (r.a.) ye çeşitli ezâ ve cefalarda bulunan kimselerin de her birine, insanların ders ve ibret alacakları çeşitli belâlar isabet etti.
İmâm-i Buhâri Hazretleri (r.a.) nın Buhâra’dan çıkış haberi üzerine SEMERKANT’LILAR KENDİSİNİ DA’VET ETTİLER. Giderken yolda Semerkantlilar’dan bir kısım insanların kendisini isteyip, bir kısmının istemediği haberi alınca, Harteng’de akrabalarının yanında kaldı. İşin iç yüzünü öğrenmek istemişti. İnsanların bu halinden kalbi daraldı ve canı sıkıldı.
Teheccüd namazından sonra ellerini açıp;
-“Ya Rabbi! Yer yüzü bu genişlikle bana dar geldi. Beni tarafına al.” Diye “dua” etti.
O ay, orada hastalandı ve Ramazan Bayram-ı gecesi Semerkant’dan 72 km. uzaklıkta olan Harteng’de vefât etti. Kabri oradadır (Allah rahmet eylesin. Amin)
Abdülvâhid bin Adem Tevavisi (r.a.) şöyle anlatmıştır;
-“Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem) i rü’yada gördüm
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Tâlâ hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Hadis ilimlerini etfara yayan İmâm-i Buhâri radiyallah-u anh veli kulun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: Hadis, Hadis alimleri, Hadis İmamları, İmam-i Buhari (r.a.), Menkıbeler, Tasavvuf
03 Aralık 2008, 11:58 tarihinde.
selamun aleykum hocam
rabbim saglık sıhhat versın
veli kulları hurmetine gunahlarımızı bağışlasın ve bızı dogru yoldan ayırmasın;
bızlerı nefsimizin ve şeytanın şerrinden korusun, vıcdanımız ve aklımızla hareket etmeyı nasıp etsın. göz açıp kapayıncaya kadar bızleri nefsimizle başbaşa bırakmasın.
selam ve dua ile…
03 Aralık 2008, 13:46 tarihinde.
Sevgili canım yeğenim Yitik Sevda…
Kurban Dualarına Amin..Amin.. Amin diyoarum..
Evet dua… dua… Dua…
Bu küçük kelime çok kıymetlidir..
Biliyormusun Dua o kadar önemlidir ki insanın bir sevdiği yaşamına veda etse de gene o’na dua edebiliriz. Ne güzel bir şey…Bu da Allah’ın bir ni’metidir.
Allah (c.c.) bizleri ve sizleri ıslah eylesin. Amin..
Ailene selamlar…
23 Ocak 2010, 10:19 tarihinde.
[...] Hadis: – (01) Ana baba hakkı… « İmâm-i Buhâri (Radiyallah-u anh)- 4 İmâm-i Buhâri (Radiyallah-u anh)- 6 [...]