Namazda Huşu- 2
Kasyane (Navale) Nusaybin
Bazı âlimlerde der ki:
-“Kim ki, namaz kılarken, hakikat üzere toplanmazsa, onun namazı fâsid olur.”
Resulullah (s.a.v.) buyurmuştur ki:
-“Cennette efyeh (geniş) denilen bir nehir vardır. İçinde öyle hûriler vardır ki, Allah (c.c.) onları za’ferandan yaratmıştır. Onlar inci ve yakutla oynarlar. Sesleri Davud (a.s.)’ın sesinden daha güzeldir.”
Onlar şöyle derler:
-“ Biz, namazı huşu ve huzur ile kılan içiniz.”
Allah (c.c.) da şöyle buyurur:
-”Namazı huşu ile kılanı kendi cennetimde iskân ederim, onu beni ziyaret edenlerden kılarım.”
Allah-ü Teâlâ (c.c.) Mûsa (a.s.)’a şöyle vahye ettiği rivâyet edilir:
-“Ey Mûsa, beni zikrettiğin zaman a’zaların ürpererek zikret. Beni zikrettiğin zaman hûşû ve kalbin mutmain olarak bulun. Beni zikrettiğin zaman dilini kalbinin ta arkasında kıl Benim huzuruma durduğun zaman, alçak gönüllü kulun duruşu gibi dur. Doğru dil ve korkak kalb le bana münacatta bulun.”
Gene rivâyet edilir ki, Allah-ü Teala (c.c.) Mûsa (Aleyhisselâm) a vahy ederek buyurdu:
-“Ey Musa Ümmetinin asilerine söyle, beni zikretmesinler. Çünkü kendime yemin ettim ki, beni zikredenleri zikredeyim. Onlar beni zikrettikleri vakit, ben onları la’netle zikrederim.”
Bu gaflet içinde olmayıp, zikreden asi hakkındadır. Ya gafletle isyan bir arada olduğu vakit nasıl olur.
Kıyamet günü, insanlar, namazlarını huşu ve kalb huzuru ile kılıp kılmamalarına göre haşr edilirler. Kıldıkları namazda bulunan, ni’metler ve onlardan aldıkları lezzete göre, ortaya çıkarılır.
Resülullah (Sallallahu aleyhi ve selem) namaz kılarken sakalı ile oynamakta olan bir adamı görünce şöyle buyurmuştur:
-“Eğer bu adamın kalbinde huşu olsaydı, azalarında da huşu olurdu.”
Ve devam ederek (a.s.v.) buyur du :
-“Kalbinde huşu bulunmayan kimsenin namazı kabul olmaz.”
Ey Okuyucu:
İyi bil ki;
Allah-u Teala (c.c.) namazlarını huşu ve kalb huzuru ile kılan kimseleri birçok ayeti celilede medhetmiştir. Ayetlerden bazıları şunlardır:
-“Mü’minler muhakkak felah bulmuştur (Umduklarına nail, korktuklarından emin olmuştur). Ki, onlar namazlarını huşu, içinde kılarlar.” El Mü’minun: ayet:-23/1-2
(Öyle mü’minler ki,) onlar namazlarına devam ederler.” El Mü’minun: ayet- 23/9
Denilir ki;
-“Namaz kılanlar çoktur. Fakat namazlarında huşu’a riayet kar olanlar azdır.”
-“Hac yapanlar çoktur. Fakat Haccı koruyanlar azdır.”
-“Kuş çoktur, fakat Bülbül azdır.”
-“Alim çoktur, fakat ilmi ile amel eden azdır.”
Namaz, huşu yeri ve tevadu kaynağıdır. Bunlar namazın kabul olmasının alametidir. Zira namazın caiz olmasının şartı ve kabul olmasının şartı vardır.
Namazın caiz olmasının şartı:
Namazın farzlarını EDA etmektir. Kabul olmasının şartı ise HUŞU VE TAKVADIR.
Mükaşefe-tül kulub (İmam-i Ğazali)
Allah-u Teala hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Kıyamette ilk olarak sorguya tabi tutulacak olan namaz’ın erkanlarına riayet eden, Huşu ve takva üzere kılan kullarından eylesin. AMİN…
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: İmam Gazali, Mükaşefe-tül kulub, Namaz, Namaz'da huşu', Tasavvuf
09 Temmuz 2008, 00:04 tarihinde.
24/8/2007 – Allah(c.c)bizleri gönül dostlarından uzak etmesin(amin)
Yazan: 16MUCO49
Okuyan Ağız Aynı Değil ….
Fakirin biri, bir ağaç dibinde gölgelenmekte olan Hz.Ali’ye(r.a) gelir, ihtiyaçlarını arz eder:”Çoluk-çocuk sıkıntı içindeyiz, ne olur bana biraz yardımda bulunun” der. Hz. Ali(r.a) hemen yerden bir avuç çakıl alır,üzerıne okumaya başlar.Sonra da avucunu açar ki, çakıl taşları altın haline gelmiş…
“Al” der fakire “İhtiyacını karşıla!” Fakirin gözleri yerlerinden fırlayacak gibi olur:
“Allah aşkına söyle ya emıre’l-mü’minin! Ne okudun da çakıl taşları altın oluverdi?” der. Hz.Ali(r.a) anlatır:
“Kur’an-ı Kerim, Fatiha suresine gizlenmiştir. Fatiha suresini okudum” Bunu öğrenen fakir durur mu? O da bir avuç çakıl alır ve başlar okumaya. Okur, okur, okur… Ama çakıllar da bir değişiklik olmaz. Hz. Ali’ye;
“Ben de okudum, ama bir şey değişmiyor;çakıllar altın olmuyor” der.
Emıre’l-mü’minin Hz. Ali(r.a) boynunu büker, mahcup bir eda ile cevap verir:
“Ne yapayım” der.”Dua aynı dua; ama okuyan ağız aynı değildir! Dua tamam;lakin, okuyanın ihlası ve teveccühü tamam değildir!..”
Bugün Allah(c.c) dostlarının dualarına,yardımlarına ihtiyaç duymamız da bu yüzdendir. Onların ihlas ve teveccühü tamam olduğundan Allah(c.c) katında duaları makbuldür..
(Kaynak; Semerkand takvim yaprağı)
09 Temmuz 2008, 00:04 tarihinde.
24/8/2007 – Selamünaleyküm
Yazan: sirad
Ebû Abdullah-i Rodbârî hazretleri Namazda Husu hakkinda:
Ebû Abdullah-i Rodbârî hazretleri bir vâzi sirasinda namazin mâhiyeti ve husû içerisinde bulunmanin önemini bildirerek söyle buyurdu:
“Namazda husû, namaz kilanin kurtulusunun alâmetidir. Nitekim Allahü teâlâ, Mü’minûn sûresi basinda; “Muhakkak ki, müminler kurtulusa erdiler. O müminler ki, namazlarinda husû (tevâzu ve korku) sâhipleridir.” buyurmaktadir.
Peygamber s.a.v Efendimiz de buyurdu ki: “Bir müslüman dogru olarak ve husû ile iki rekat namaz kilinca, geçmis günahlari affolur.” Yâni, Allahü teâlâ onun küçük günahlarinin hepsini affeder. Husûu terketmek ise, münâfiklik alâmetidir ve kalbin harâb olmasidir.
Nitekim Allahü teâlâ, Mü’minûn sûresi 117. âyetinde meâlen; “Gerçek sudur ki: Allah’tan baskasina tapinan kâfirler, felâha, kurtulusa kavusamazlar.” buyurmaktadir.”
Namazda husû ve hudû: Bütün âzâlarin hareketsiz kalip tevâzu hâlinde bulunmasi ve kalbin de Allahü teâlâdan korku üzere olmasi demektir.
Hadîs-i serîfte; “Kalbin hazir olmadigi namaza Allahü teâlâ bakmaz.” buyruluyor.
Ibrâhim aleyhisselâm namaz kildigi zaman, kalbinin hisirtisi çok uzaklardan duyulurdu. Hazret-i Ali namaz için kalktigi zaman, vücûdunu bir titreme alir, yüzünün rengi degisirdi ve; “Yedi kat göklere ve yere arzedilen ve onlarin tasiyamadiklari emânetin zamâni geldi.” derdi.
Süfyân-i Sevrî de; “Namazi husû ile kilmayanin, namazi dogru olmaz.” derdi. Bunun için namazda tumânînete ve tâdîl-i erkâna dikkat etmelidir.
_______________________
Yazılar için Cenabı ALLAH razı olsun sizden. RABBim istediklerinizi hayırlısıyla versin inşALLAH.
Cumanız mübarek olsun. İnşALLAH bu hayırlı günde mazlum kardeşlerimizi dualarımızda hayırlısıyla unutmayız.
Selam ve dua ile kalın.
Selamünaleyküm.
09 Temmuz 2008, 00:05 tarihinde.
24/8/2007 – Hayırlı cumalar..
Yazan: Yusuf (utukkan)
Selamunaleykum..
Yazınızda ilgimi çeken,
“….Alim çoktur, fakat ilmi ile amel eden azdır…”
cümlesiydi..Zamanın Baz-ul Eşheb lakaplı Üstün sıfatlarla donatılmış olan Şeyh İzzeddin El-Haznevi K.S. Hz.’leri şöyle buyurdu..
“-Allah ilmiyle amel edene,bilmediğini öğretir.Eğer evliya,nüceba,nükeba,ebdal,aktap denilen büyük zatlar olmazsa dünya harap olur, hayat durur,felaketler ardı ardına gelir.Çünkü insan ibadet için yaratılmıştır. Gerçek ibadeti yapanlar ise evliyaullah kesimidir.Diğer insanlar onların bereketi ile yaşamaktadırlar.Altın korunurken kabı da korunur.Ürün için tarlaya bakılır.Balta için sapı saklanır.Evliyaya yanaşın.Allah’ın lütfunu göreceksiniz. Ehadiyyet güneşinden nur ışınlarını müşahede edeceksiniz.Yüce Allah mealen; ‘Şüphesiz Allah iyilik yapanlarla ve muttaki olanlarla bereberdir.’ buyurmaktadır.”
Hayırlı cumalar tekrar..Selamunaleykum
09 Temmuz 2008, 00:05 tarihinde.
24/8/2007 – Selam…Hayırlı Cumalar…
Yazan: fuadyusufoglu
Sevgili OĞLUM Yusuf…..
Evet..Senin dediklerine can-u gönülden katılıyorum..
Çünkü Murşidimiz olan Baz-ul EŞHEB İZZEDDİN EL HAZNEVİ (K.S.) nin buyurdukları gibi;
“-Allah (c.c.) ilmiyle amel edene, bilmediğini öğretir. Eğer Evliya, Nüceba, Nükeba, Ebdal, Aktap denilen büyük zatlar olmazsa dünya harap olur, hayat durur, felaketler ardı ardına gelir. Çünkü insan ibadet için yaratılmıştır. Gerçek ibadeti yapanlar ise evliyaullah kesimidir. Diğer insanlar onların bereketi ile yaşamaktadırlar. Altın korunurken kabı da korunur. Ürün için tarlaya bakılır. Balta için sapı saklanır. Evliyaya yanaşın.Allah’ın lütfunu göreceksiniz. Ehadiyyet güneşinden nur ışınlarını müşahede edeceksiniz.Yüce Allah mealen; ‘Şüphesiz Allah iyilik yapanlarla ve muttaki olanlarla bereberdir.”
DOĞRUDUR…
Hemde çok çok doğrudur. Zaten insanlar bu değerli hemde çok değerli cümlelerden kendisine bir pay çıkarabilir.
Elhamdulillah kabla Külli ahadın..
Elhamdulillah Ba’da Külli ahadın..
Elhamdulillah ala Külli hal…
İşte biz bu ZATLARA İlimleriyle amel eden mübarek zatlar olduğu için onlara bağliyiz…
Bu mübarek zatlarda Siyaset olmadığı için bağlıyız…
Biz bu mübarek zatlara dünya malı ,mevki makam olmadığı için bağlıyız…
BUNUN İÇİN DE TEKRAR ALLAH (C.C) şükürler olsun…
Allah (c.c.) bizleri bu mübarek zatlar hürmetine Afv eylesin…AMİN…
SAĞOL OĞLUM ….
Allah(c.c) seni dünyanın afet ve belalerinden muhafeze eylesin.amin…
Allah (c.c.) SENİ MUVAFFAK EYLESİN… AMİN…
Allah (c.c.) Seni DERSLERİNDEN BAŞARILI KILSIN.AMİN….
Rahmetli babamın bana YAPTIĞI dua’yı ; ben de sana aynı duayı yapıyorum..:
Sevgili oğlum YUSUF:
“TUTTUĞUN ALTIN OLSUN.”Amin….
SEVGİLERİMLE…
Düzenleyen fuadyusufoglu gün: 24/8/2007 saat: 23:10
09 Temmuz 2008, 00:06 tarihinde.
24/8/2007 – Selam ……..İSİMSİZ GÜL YEĞENİM…SELAM…
Yazan: fuadyusufoglu
Sevgili canımyeğenim…Cerenin ameliyat olmamasına sevindim…Allah(c.c.)kerimdir… Bakarsın bunda da bir hayır olur…Ameliyat olmaya gerek kalmadan İyileşir…İnşaallah…
Ama olur ya Allah(c.c.)işidir… Ameliyat gerkirse lütfen bana tarihini bildirin…Arkadaşlar Dua ederler…Onların duaları müstecaptır…
Ailene selamlarımı ilet..
Sevgiyle kalın..Duayla kalın…
09 Temmuz 2008, 00:06 tarihinde.
24/8/2007 – Selamlar Fuat amcam
Yazan: isimsizgül
Cerenimiz Allah nasip ederse eylülün 14ünde ameliyat olacak.Şayet yine bi sorun çıkarda ertelenirse bunu size bildiririm.Allah razı olsun amcam,zaten siz hiç istemiyordunuz ameliyat olmasını,her işte bir hayır vardır,dualarınızmı tutuyor mübarek….Allah-u Teala hakkımızda hayırlısını nasip etsin inşaallah.
Allah’a emanet olun.
27 Mart 2014, 21:38 tarihinde.
[...] (Radiyallah-u Anhu)- 3 « Resulullah’a Salavat Getirmenin Fazileti ve Namazda Huşu Namazda Huşu- 2 [...]