İmâm-i Mâlik (Radiyallah-u Anhu)- 11
Aş’e bavarne (Nusaybin)
İmâm-i Mâlik (Radiyallah-u Anhu)- 11
İmâm-i Mâlik (r.a.) in menkıbelerinden ve sözlerinden bir kısmı şunlardır;
İmâm-i şafi-i (r.a.) buyuruyor ki;
-“Âlimler anıldığı zaman İmâm-i Mâlik (r.a.) onlar arasında parlak bir yıldız gibidir. Benim üzerimde Minneti ve ihsani ondan çok olanı yoktur.”
Medine valisi, imâm-i Mâlik (r.a.) den, bir ictihadından vazgeçmesini istedi. Kabul etmeyince, kırbaçla vurdurdu.
Her vuruşta;
-“Ya Rabbi!, onları affet, çünkü onlar bilmiyorlar.” Diyordu.
Nihayet bayılıp düştü.
Sonra ayılınca da;
-“Şahid olunuz, ben hakkımı beni dövenlere HELAL ETTİM.” Dedi.
Halife, valinin cezalandırılması için kendisinden izin isteyince Ona;
-“Hayır, ben onu affettim.” Buyurdu.
Hazreti İmâm-i Mâlik (r.a.), ilim bakımından ne kadar yüksek ise, ahlak, zühd, takva ve kerem bakımından da öyle yüksek idi.
İmâm-i mâlik (r.a.), ilimde ve dinde çok edebliydi. Din bilgisine hürmet ve ta’zimi şaşılacak derecede fazlaydı.
Ebû Abdullah Mevlâ’l-Leysen (r.a.) şöyle anlatmıştır;
-“Rü’yamda Resûlullah (Sallallahu aleyhi ve selem) i gördüm. Mescid’de ayakta duruyordu, insanlar da etrafını sarmıştı. İmâm-i Mâlik (r.a.) de önünde duruyordu. Resûlullah (a.s.v.) önünde misk dolu bir kap vardı. O misk’ten avuç avuç alıp, İmâm-i Mâlik (r.a.) e veriyordu. O da insanlara dağıtıyordu.”
Bunu Ebû Abdullah (r.a.) dan nakleden Matraf (r.a.);
-“Bu rü’yayı İmâm-i Mâlik (r.a.) in ilimdeki üstünlüğüne ve sünnet-i seniyeye bağlılığına yordum.” Demiştir.
Mesna bin Said el-Kesir (r.a.) şöyle demiştir;
-“İmâm-i Mâlik (r.a.) in şöyle buyurduğunu işittim.”
-“Resûlullah (sallallahu aleyhi ve selem) i rü’yada görmediğim hiçbir gece geçmedi. Her gece Rü’yamda gördüm.”
Zehebi (r.a.), (Tabakat-ül Huffaz) kitabında Hazreti İmâm-i Mâlik (r.a.) i şöyle anlatıyor;
-“Uzun bir ömür, yüksek bir mertebe, parlak bir zihin, çok geniş bir ilim, keskin anlayış, sahih rivayet, diyanet, adalet, sünnet-i seniyyeye tâbi, fıkıhta, fetvada kaidelerin sıhhatında önde gelen bir zat idi. Fetva vermede aceleciliği sevmez, çok kere; ‘BİLMİYORUM’ derdi.
Ve;
-“İlim kalkanı bilmiyorum demektir.” Buyurdu.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri İmâm-i Mâlik (Radiyallah-u anhu) hurmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
09 Ocak 2011, 18:47 tarihinde.
[...] şerif’in fazileti « İmâm-i Mâlik (Radiyallah-u Anhu)- 9 İmâm-i Mâlik (Radiyallah-u Anhu)- 11 [...]