Ahmed-i Nâmıkî Câmî (Radiyallah-u anhu) – 2
Nemrud’ın İbrahim (a.s.) attığı mıncanıkların yeri
Ahmed-i Nâmıkî Câmî (Radiyallah-u anhu) – 2
Muhtar bir adam gönderip beni evden çıkardı ve atların bulunduğu ahırda hapseyledi.
Ben de ahırın bir köşesine oturup ellerimi başıma koydum ve;
-“Katır şarap küpüyle daima döner durur.
-“Ey gönül! Allah için sen de gel bir defa dön.” Beytini okudum.
Bu sözlerimi işiten ahırdaki atlar, önlerindeki otları yemeği bırakıp, başlarını duvarlara vurmaya başladılar.
Gözlerinden yaş akıttılar. Ahırın bakıcıları bu hali görüp muhtara haber verdiler.
Muhtar da gelip beni serbest bıraktı ve özür diledi. Ben yine dağa dönüp gittim. Nice yıllar orada kalıp, ibadet ve tâat ile meşgül oldum. Bir taraftan da düşünüyordum. Bazı kimselerin üzerimde hakları vardır. Acaba onları nasıl ödeyecktim. Bu düşünceler içinde iken, kalbime şöyle bir nida geldi.
-“Ahmed! Sen insanı Allah-ü teâlâ’ya kavuşturan yolda iyi gidiyorsun. Allah-ü teâlâ’nın lütfuna ve keremine olan tevekkül’ün sebebi ile, o, senden alacaklı olanların borcunu, nihâyetsiz hazinesinden fazlasıyla ihsan eder. Gerçekte rızıkların hakiki sahibi da odur.”
Bundan sonra Allah-ü teâlâ, nihayetsiz ihsan hazinesinden benim üzerinmde hakları olanların ve bize muhabbeti olanların her birine her gün bir batman (7692 gram.) buğday verirdi.
Şöyle ki;
-“Alacaklılar her sabah o bir batma buğdayı kilerlerinde bulurlardı. Bu buğday, o gün evdekilern hepsine yeterdi. Hatta misafirleri gelse onlara da yeter artardı. Bir zaman sonra, bana verilen ma’navi bir işaret üzerine tekrar insanlar arasına döndüm ve onlara doğru yolu göstermeye başladım.
Siraç-üs-sairin kitabını yazdığım ana kadar seksen bin kişi elimde tövbe eti. Ahmed Cami (r.a.) oğullarından Zahirddin İsa, babasının elinde 600 bin kişinin tevbe ederek doğru yolu bulduklarını bildirmiştir.
Kendisine sorduılar ki;
-“Biz geçmiş velilerin kitablarını, kerametlerini okuyor ve âlimlerden dinliyoruz. Ama sizde meydana gelen hâller çok azında meydana gelmiştir. Bunun sebebi ve hikneti nedir?”
Buyurdu ki;
-“Velilerin bütün sıkıntılarını çektik. Allah-ü teâlâ onlara ayrı ayrı verdiği kerametleri, ihsan ederek, Ahmed’e hapsini verdi. Her dört yüz yılda, bir Ahmed’e böyle ihsanlarda bulunur ve bu ihsanalrı da herkes görür.”
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri büyük âlim ve veli olan Ahmed Namiki Câmi (Radiyallah-u anhu) yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: Ahmed-i Nâmıkî Câmî, Allahın veli kulları, Tasavvuf
08 Şubat 2015, 18:49 tarihinde.
[...] Ayının Fazileti « Ahmed bin Mübârek El-Hurfi -İbn-i Nevfel- (Radiyallah-u Anhu); Ahmed-i Nâmıkî Câmî – 2 [...]