Aşk- 3
Kasyane Navale sipi (Nusaybin)
Meşayihten bazısına:
Aşık kimdir, hali nedir diye sorulunca :
Şöyle cevab verdi:
-“O insanlarla, az haşır neşir olur.
Çok kere yalnız kalmayı sever.
Daime tefekkür içindedir.
Konuşmaz, daima sukut eder.
Baktığı zaman görmez,
çağırıldığı vakit işitmez,
kendisine konuşulduğunda anlamaz.
Başına bir felekat geldiğinde üzülmez.
Çıplak ve pejmürde olduğunu anlamaz.
Ne söylediğini bilmez.
Allah (c.c.) tan başkasından korkmaz.
O tenha yerde sırf Allah (c.c.) a bakar,
onunla ünsiyet kesb ederek O’na münacatta bulunur.
Dünya ehli ile dünyalıklar için çekişmez.
Sevgi,
Tabiatın lezzet alınan şeye meyl etmesinden ibarettir. Bunun yerleşip kuvvetlenmesine AŞK denir. Aşık sevdiğine tam manasiyle bağlı olur, malını onun yolunda harcar.
Yusuf (a.s.) ın aşkından dillere destan olan Züleyha’yi görmuyor musun?
Yusuf (a.s.) karşı beslediği sevgiden malını, mülkünü, güzelliğini, hatta yetmiş deve yükü CEVAHİR ve gerdanlıklarını feda etti. Bunların tümünü Yusuf(a.s.) ın sevgisi uğruna harcadı.
-“Ben bugun Yusuf (a.s.) u gördüm“ diyen herkese bir gerdanlık verirdi. Kendisinde bir şey kalmadı.
Denilir ki;
AŞK perdeleri yırtmaktır.
Sırları keşfetmektir.
vecd ise şevkin galebe çalmasından ve zikrin tadını kendinde bulmasından, ruhun acze düşmesidir.
Hatta azalarından bir aza kesilse, onun acısını hissetmez anlamaz
Rivayet edilir ki;
Hallacı-Mansur (r.a.) u on beş gün haps ederler. İmam Şibli (r.a.) ona gelerek:
-“Ey Mansur, Muhabbet nedir?” der.
Mansur (r.a.) cevab verir:
-“Bana bugün sorma, yarın sor.”
Ertesi gün olur. Mansur (r.a.) u zindandan çıkarırlar. Onu öldürmek için bir meydana götürürler. Bu sırada Mansur (r.a.) yanından geçen Şibli (r.a.) ye şöyle seslenir:
-“Ey Şibli, muhabbetin evveli yanmak, sonu da ölmektir.”
Halac-ı Mansur (r.a.) öyle bir görüşe sahip idi ki,
Onun nazarında Allah (c.c.) tan başka ne varsa fani ve batıldır. Öyle bir bilgiye sahip idi ki, muhakkak Allah (c.c.) Hak olandır. Bu görüş ve bilişi ona Hak’tan başka her şeyi unutturdu. Hata kendi ismini bile.
Kendisine sen kimsin diye sorulduğunda ;
-“Ben Hak’ım.” diye cevap verdi.” İşte bu yüzden de öldürüldü.
Rivayet edilir ki;
Gerçek sevgi ve muhabbet üç hasletle belli olur:
1-Seven kimse, sevdiğinin sözünü başkasının sözüne tercih eder.
2-Sevdiğinin yanında bulunmayı, başkasının yanında bulunmaya tercih eder.
3-Seven kimse sevdiğinin kendisinden hoşnut olmasını başkasının rızasına tercih eder.
Gene rivayet edilir ki;
Leyla’nın uğruna deliren Mecnun’a sorulur:
-“Senin ismin nedir?
Mecnun:
-“Leyla’dır,” der.
Bir gün mecnuna derler ki;
-“Leyla ölmedi mi?”
Mecnun:
-“Hayır Leyla ölmedi, o benim kalbimdedir. Ben LEYLAYIM.”der.
Mecnun bir gün Leyla’nın evine uğrar, göğe doğru bakar.
Bunun üzerine kendisine şöyle denilir:
-“Ey mecnun, göğe bakma. Leyla’nın evinin duvarlarına bak. Olur ki orada Leyla’nı görürsün.”
Mecnun:
-“Leyla’nın evine, gölgesi düşen yıldız bana yeter.” der.
Rivayet edilir ki:
Bir gün İsa (a.s.) bahçe sulamakta olan bir delikanliye uğrar. Genç,İsa (a.s.) a şöyle der:
-“Kendi sevgisinden, bana zerre miktarı vermesini Rabbinden dile.”
İsa (a.s.):
-“Zerre miktarına gücün yetmez.“ buyurur.
Genç:
-“Zerre miktarının yarısını“ der.
Bunun üzerine İsa Aleyhisselam Allah (c.c.) a şöyle niyazda bulunur:
-“Ey Allah’ım ona senin muhabbetinden zerrenin yarısı kadar ihsan buyur.” Bu niyazdan sonra İsa (a.s.) çekip gider.
Uzun bir müddetten sonra İsa (a.s.) o yerden geçer ve genci soruşturur. İsa Aleyhisselam’a o gencin delirdiğini ve dağa çıktığını haber verirler. Bunun üzerine İsa Aleyhisselam Allah (c.c.) a, onu kendisine göstermesi için niyaz da bulunur.
İsa Aleyhisselam genci dağ içinde bir kayanın üstünde göğe yönelmiş olarak bulur. Kendisine selam verir. Fakat selamını genç almaz. Bunun üzerine İsa Aleyhisselam ona:
-“Ben İsa’yım“ diye seslenir.
Bunun üzerine Allah’u Teala (c.c.) İsa Aleyhisselam’a vahy eder. Buyurur:
-“Kalbinde benim muhabettimden zerre mikdarının yarısı bulunan kimse, insanların sözünü nasıl işitir. ey isa? İzzet ve Cellâlım hakkı için, eğer o delikanliyi testere ile biçsen, bunu anlamaz.”
Mükaşefet-ül Kulub (İmam-i Ğazali)
Allah-u Teala (c.c.) Hazretleri, bizleri ve sizleri Muhabbet Aşkıyla Divana olan Salih Kullar hürmetine FİRDEVS Cennetine Resülullah (Aleyhisselatu vesselam) ile komşu eylesin. AMİN…
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: İmam Gazali, Şibli (r.a.), Tasavvuf
28 Haziran 2008, 13:38 tarihinde.
24/2/2007 – ESSELAMÜ ALEYKÜM VERAHMETULLAHİ VE BEREKATUHU
Yazan: hisari
değerli kardeşim kardeşliğe kabul buyurduğunuz için allah razı olsun inşaallah duanıza iştirak ediyorum inşaallah rabbim bizleri olduğu gibi görünen göründüğü gibi olankullarından eylesin siradigönül blogcusu kardeşim zatıalınızı tanıştırdı Allah ondanda sizdende razı olsun zatıalinizin ilminden faydalanmayı rabbim bizlere ihsan eylesin.yazılarımızda yorumlarımızda hatamız olursa bu fakiri ikaz ediniz size dua ederim hamlığımızı hoşgörürseniz sevinirim..1981-1985 yıllarında hakkari beytüşşebap ve yüksekovada muallim olarak görev yaptım çok değerli alimlerdenMolla Hüseyin Beyzevi,Molla abdurrahman,molla ahmet,molla Abdullah Yıldız dan fıkıh dersleri aldım molla Hüseyin iranda 40 sene kazaskerlik yapmış Rahmetli Humeynının sınıf arkadaşı idi hanefi ve şafii fıkhının kıyaslamalarını ondan öğrendim Allah hepsinden razı olsun.sizlerdende öğreneceğim inşaallah bloğunuzu takip edeceğim selam ve dua ile
28 Haziran 2008, 13:39 tarihinde.
24/2/2007 – ..
Yazan: nursalkimi
Yazı Çok GüzeL, mecnunun Aşkı, Ferhatın, Yusufun, Keremin…. Aşk Ne Büyük Bir Mucüze, Rabbe Götürürse..
Rabbim Aşkını Ve Muhabbetini KaLpLerimize DoLu Dizgin Versin… Bu BLoğa GeLdiğimde Huzur BuLuyorum.. ALLAH Razı oLsun Sizden, Bu imkanı Sunduğunuz İçin… Bu Huzuru DakikaLarLa öLçecek Kadar oLsada buLabiLdiğim için…
28 Haziran 2008, 13:39 tarihinde.
25/2/2007 – ..
Yazan: sacLariyagmurLukiz
amin.. amin.. amin..
abii Allahh senden razı olsun :) geçen bir arkadasla konusuyorduk dedim ki fuad abinin blogundayım o da bende dedi kur’an-ı kerim dinliyormus girip :) aynı seyi bazen bende yapıyorum.Allah aşkını yaşayanlardan oluruz inş.. En büyük en güzel sevgiliye sevgili oluruz inş.. cok güzel bir yazıydı yine..
28 Haziran 2008, 13:39 tarihinde.
25/2/2007 – SLM
Yazan: nezaketbolat1
Halilim suuz-i aşkı ateş-i aşka düşenden sor,
Bir aynan alevdirki başından geçenden sor.
Allah yar ve yardımcın olsun HOCAM ..Selametle….
28 Haziran 2008, 13:40 tarihinde.
25/2/2007 – ..
Yazan: sacLariyagmurLukiz
neden abi diyorm çünkü abi kelimesi benim için yaşa değil bana bişiler öğretenlere dediğim bir söz senin blogundan da cok şey öğrendim o yüzden abi diyorum amca deyince biraz daha resmiyet giriyo sanırım .