Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 5
Revda-i Mutahhara (Medine-i Münevvere)
Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 5
Hazret-i Ali (r.a.) bunu işitince mübarek gözleri yaşla doldu;
-“Ya Ebû Bekir Ateşimi ziyade ettin. O’na benden başka rağbet eden yoktur. Lâkin ELİMİN DARLIĞI buna mânidir.” Dedi.
Ebû Bekir (r.a.);
-“Böyle söyleme Allah-u Teâlâ ve Resulü (s.a.v.) nün yanında DÜNYA BİR ŞEY DEĞİLDİR. Buna fakirlik mâni olamaz. İmâm-i Ali (Kerememallah-u vechü) devesini çözdü hanesine geldi.
Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi vesellem) Ümmü Seleme (r.anha) nin evinde idi. Nalini giyip kapıyı çaldı.
Ümmü Seleme (r.anha) ye Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu ki;
-“Kapıyı aç, gelen o kimsedir ki, Allah’ı ve Resulü (s.a.v.) nü sever. Onlar da O’nu severler.”
Ümmü Seleme (r.anha);
-“Yâ Resulullah (s.a.v.) kimdir ki hakkında böyle şehadet edersin?” dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);
-“Kardeşim Ali’dir.” Buyurdu.
Ümmü Seleme (r.anha) anlatıyor;
-“Süratle kapıya gittim. Az kaldı, yüzüm üzere düşecektim. Kapıyı açtım. Ben hareme girmeyince içeri girmedi.”
Sonra girip;
-“Esselamü aleyke yâ Resulullah ve berekâtüh” dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);
-“Ve aleykesselam ve rahmetullahi ve berekâtüh” diye cevap buyurdu.
Resulullah (s.a.v.) yanında yer gösterdi. İmâm-i Ali (r.a.) mahcup vaziyette başını aşağı eğip oturdu.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki;
-“Yâ Ali! Öyle zanederim ki bir muradın var. Lâkin söylemeğe hicab edersin. Hicab etme. Her ne dilersen söyle Maksûdun hâsıl olur.”
İmâm-i Ali (r.a.);
-“Ya Resulullah! (s.a.v.) anam ve babam sana feda olsun…
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: Ehl-i Beyt, Eshab-i kiram, Fatima-Tüz Zehra, Hayat-üs Sahabe, Kadın Sahabeler, Menkıbeler, zühd