Feridüddin-i Attâr (r.a.) nın“Tezkiret-ül-evliyâ” kitabından bazı bölümler -9
Osmanlılar zamanında yapılan Tren Garın bahçesi (Medine-i Münevvere)
Feridüddin-i Attâr (r.a.) nın“Tezkiret-ül-evliyâ” kitabından bazı bölümler -9
Ebü’l-Hayr Aktâ (r.a.) buyuruyor ki;
-“Kalbin iman ile dolu olmasının alâmeti, bütün Müslümanlara şefkat etmek, onların dertleri ile dertlenmek, işlerinde onlara yardımcı olmaktır. Nifak dolu kalbin alâmeti, kin, hased ve düşmanlıktır”
Ebû Muhammed-i Ceriri (r.a.) buyuruyor ki;
-“Nefsine aldanan, şehevi duygularına esir olur. Hevâi arzularının zindanına kapatılır ve o kulun kalbi faideli işlerden zevk almaz. Kur’an-i kerim’i hergün hatm etse bile, İlâhi kelâmi okumaktaki esas tadı bulamaz. Bunun hâl çâresi, nefsin esaretinden kurtulmayı candan arzu etmektir.
Şöyle anlatılır;
-“Bir gün bir kimse Ebû Osman Mağribi (r.a.) nin yanında bulunuyordu.”
Kendi kendine;
-“Acabâ Ebû Osman (r.a.) nın arzu ettiği bir şey varmıdır?” diye düşündü.
Bu sırada Ebû Osman (r.a.);
-“İhsan edilenler yetmiyormuş gibi, bir de başka şeyler mi arzu edeyim?” buyurdu.”
Yine Ebû Osman Mağribi (r.a.) buyurdu ki;
-“Mecburiyet gibi özür hâli müstesnâ, aç gözlülük ve iştahla zenginlerin yemeğine el uzatan kimse, ebediyen iflâh olmaz.”
Yine Ebû Osman Mağribi (r.a.) buyurdu ki;
-“Her şey zıddı ile bilinir. Bir şeyin zıddı bilinmezse, o şeyi tanımak mümkün değildir. İhlâs sahibleri de, ihlâsın zıddı olan riyayı tanıyıp onu terk ettikten sonra ihlâsı bilebilirler.
Hayr-ün-Nessac (r.a.) şöyle buyurdu;
-“Dünyanın ne değerde olduğunu idrâk eden, ahretten nasibini alır. Dünyaya düşkün olmak, ahreti tanımıyanın kalbini öldürür.
İslam âlimleri ansiklopedisi
(Kaynaklar)
Feridüddin-i Attâr (r.a.) nın“Tezkiret-ül-evliyâ” kitabından alınmıştır
Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri Feridüddin-i Attâr (Radiyallah-u anhu) nin yüzü suyu hürmetine günahlarımızı af eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
12 Şubat 2013, 07:54 tarihinde.
[...] – 2Hac- 5 Hacc'ın edâ şekilleri) « Feridüddin-i Attâr (Radiyallah-u anhu) – 10 Feridüddin-i Attâr (Radiyallah-u anhu) – 12 [...]