Habib-i Acemi (Radiyallah-u anh)- 4
Meryakup kilisesinde kazı çalışmaları (Nusaybin)
Habib-i Acemi (Radiyallah-u anh)- 4
Bir gün yaşlı bir kadıncağız ağlayarak geldi ve;
-“Bir oğlum vardı, kayıboldu. Epey zamandır haber yok. Ayrılığına tahammül edemiyorum. Oğlumu bana göndermesi için Allah-u teâlâ’ya dua ediniz.” Diye yalvardı.
Habib-i Acemi (r.a.);
-“Hiç paran var mı?” buyurdu.
Kadıncağız;
-“İki gümüşüm var.” Dedi.
Habib-i Acemi (r.a.);
-“O parayı fakirlere ver.” Buyurdu.
O kadın paraları fakirlere verdi.
Habib-i Acar (r.a.);
-“Evinize gidin, çocuğunuz inşallah gelir.” Buyurdu.
Kadıncağız evine dönüp oğlunu eve gelmiş görünce, sevincinden ağladı ve Allah-u Teâlâ’ya şükr etti. Çocuğunu alıp Habib-i Acemi hazretleri (r.a.) nin yanına götürdü.
Habib (r.a.) çocuğa;
-“Nerede idin? Nasıl geldin? Anlat.” Buyurdu.
Çocuk;
-“Kirman ilinde idim. (Ey Rüzgar! Habib-i Acemi (r.a.) nin duası hürmetine ve iki gümüş akçenin bereketiyle bu çocuğu kendi evine bırak) diye bir ses duydum. Rüzgar beni aldı ve çabucak evimize getirdi.” Dedi.
Ne zaman yanında Kur’an-i Kerim okunsa inliyerek ağlardı.
-“Sen Acemli’sin. Farisi konuşursun. Arabi bilmediğin halde bu ağlaman hangi sebeptendir!” diye sorduklarında
Habib-i Acemi (r.a.);
-“Evet! Lisanım Acemi’dir. Lakin Kalbim Arabi’dir.” Buyururdu.
Daha sonra Arabi lisanını öğrendi. Çok fasih (açık) olarak Arabi konuşurdu.
Kendisi Tevriye günü Basra’da, Arefe günü Arafat’ta görüldü.
Bir gün dervişlerden biri;
-“Hazreti Habib-i Acemi (r.a.), Acem olduğu halde Arabi bilmediği halde acaba bu çok yüksek mertebeye nasıl kavuştu?” diye kalbinden geçirdi.
O anda hafiften bir ses;
-“Evet O Acemi’dir Lakin Habib (sevgili) ve aşıktır.” Diyordu.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Habib-i Acemi hazretleri (Radiyallah-u anh) hurmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
20 Ocak 2014, 23:36 tarihinde.
[...] Semmâk (Radiyallah-u anh)- 3Dua’nın edebleri; « Habib-i Acemi (Radiyallah-u anh)- 2 Habib-i Acemi (Radiyallah-u anh)- 4 [...]