Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 16
Hazreti Ali (r.a.) Türbesi
Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 16
Sonra , çeşitli muharebelerle, büyük şehirler aldı. Halife, Medine’de ordu toplayıp, Hazreti Ebû Ubeyde kumandasında Şam taraflarına, Amr İbn-i As (r.a.), da Filistin’e gönderdi. Sonra Yezid bin Ebû Süfyan’ı Şam’a yardımcı gönderdi.
Sonra asker toplayıp, Hazreti Muaviye kumandasında, kardeşi Yezide yardıma gönderdi. Hazreti Halid bin Velid (r.a.) i de ırak’dan Şam’a gönderdi. Hazreti Halid (r.a.) askerin bir kısmını Müseynâ’ya bırakıp, bir çok muharebe ve zaferlerle Süriye’ye geldi.
İslâm askerleri birleşerek Ecnadin’de büyük Rum ordusunu yendiler. Sonra, Yermük’de 46.000 İslâm askeri, Herkakliyüs’ün 240.000 askeri ile uzun ve çetin savaşlar yapıp Galip geldi. Yüzbinden ziyade Rum askeri öldürüldü. Üçbin Müslüman şehid oldu.
Bu muharebede İslâm kadınları da harp etti. Baş kumandan Hazreti Halid bin Velid (r.a.) in ve Tümen Komutanı Hazreti İkrima (r.a.) nin şaşılacak kahramanlıkları görüldü. Bütün bu zaferler, halife Ebû Bekir (r.a.) in cesareti, dehası, güzel idaresi ve bereketi ile oldu. Yermük savaşı yapılırken, Halife Ebû Bekir (r.a.) Medine’de vefat etti.
Halife Ebû Bekir (r.a.) devrinde, islâm idaresinin temelleri sağlamlaşmış, Kur’an-i Kerim’in bir hükümü dışına çıkılmadığı gibi, dinden ayrılmak isteyenlere fırsat verimemiştir.
Mürtedlerle bu harplerden Yemâme’de, bir çok hafız şehid olmuştu. Hazreti Ömer (r.a.) in teklifi ile Kur’an-i kerim’in kitab haline toplanması karalaştırılıp, bu görev Zeyd bin Sâbit (r.a.) e veridi.
Hazreti Ebû Bekir (r.a.) in en büyük hizmetlerinden biri de, Kur’an-i Kerimi kitap halinde toplatması olmuştur. Cebrail Aleyhis selam her sene bir kere gelip, o ana kadar inmiş olan Kur’an-i Kerim’i, Levh-il-Mahfuz’daki sırasına göre okur, peygamber efendimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) dinler ve tekrar ederdi.
Resûlullah efendimiz (a.s.v.) ahrete teşrif edeceği sene, iki kere gelip, tamamını okudular. Muhammed (a.s.v.) ve eshabından (r.anhum) çoğu Kur’an-i kerim’i tamamen ezberlemişti. Bazıları da bazı kısımları ezberlemiş, bir çok kısımlarını yazmışlardı.
Muhammed Aleyhis selam ahirete teşrif ettiği sene, Halife Ebû Bekir (r.a.) ezber bilenleri toplayıp ve yazılı olanları getirip, Hazreti Zeyd bin Sabit (r.a.) in Başkanlığındaki bir hey’ete, bütün Kur’an-i kerim’i kağıt üzerine yazdırdı.
Böylece; “Mıshaf” veya “Mushaf”denilen bir kitap meydana geldi. Otuzüçbin sahabi bu mushaf’ın her harfının, tam yerinde olduğuna Sözbirliği ile karar verildi. Sureler belli değildi. Üçüncü Halife Osman (r.a.) hicretin yirmibeşinci senesinde, sureleri birbirinden ayırdı. Yerleri sıraladı. Altı tane daha ‘Mushaf’ yazdırıp, Bahreyn, Basra, Bağdat, Yemen, Mekke ve Medine’ye gönderdi. Bugün, bütün dünyada bulunan mushaf’lar, hep bu yedisinden yazılıp, çoğalmıştır. Aralarında bir nokta farkı bile yoktur.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Ebû Bekir Sıddık (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
28 Eylül 2011, 17:54 tarihinde.
[...] (c.c.) ın rahmeti « Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 14 Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 16 [...]