Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 4
Arafat dağı (Arafat)
Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 4
Muhammed Aleyhis selam’a Peygamberlik emri geldiğinde;
-“Bu sırrı kime söyleyebilirim.” Diye düşünmüştü.
Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) in, Ebû Bekir (r.a.) ile, yakın arkadaşlığı ve bu sebeple de O’na karşı pek fazla svgisi vardı. Ayrıca Ebû Bekir (r.a.), çok akıllı ve doğruyu görüp seçebilmesiyle meşhurdu.
Bunun için Peygamber efendimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) ‘Nübüvvet sırrını’ O’na açmayı tasarlamıştı. Sabahlayın, Ebû Bekir (r.a.) e varmak ve bu sırrı O’na açmak maksadiyle evden çıkmıştı.
O gece Peygamberimiz (s.a.v.) böyle düşünürken Ebû Bekir (r.a.) da şöyle düşünüyordu;
-“Baba ve dedelerimizin seçtiği din, hiç uygun değildir. Zira, hiçbir zarar ve fayda veremeye kâdir olmayan bir heykele ibadet etmek, akıllıca bir iş değildir. Yerin ve göğün yaratıcısı buna razı olmaz. Bu düşünceyi ise, Muhammed (a.s.v.) den başkasına arz etmek layık değildir. Zira olgun ve akıllı, doğru görüşlü olduğu tecrube edilmiştir. Yarın, ziyaret için O’na varayım, bu hali arzedeyim!”
Bu düşünce ile Ebû Bekir (r.a.) sabahlamış. Peygamber efendimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) e varmak için evden çıkıp, yolda karşılaşmışlar.
Birbirlerine karşı;
-“Sözleşmeden birleştik.” Demişlerdir.
Resul-i Ekram (Sallallahu alayhi ve selem) şöyle söze başlamışlar;
-“Bir meşeveret için, sana geliyordum.”
Ebû Bekir (r.a.);
-“Ben de bir fikir sormak için yanınıza geliyordum.” Dedi.
Rsulullah (Sallallahu aleyhi ve selem);
-“Söyle yâ Ebû Bekir.” Buyurdular.
Ebû Bekir (r.a.);
-“Sen her işte öndersin. Önce sen söyle!” dediler.
Peygamber efendimiz (Sallallahu aleyhi vesellem);
-“Dün, bana bir melek görünüp, Hak Teâlâ’dan (Halkı dine davet eyle!) diye emir getirdi. Ben endişede kaldım. Bu gün sana geldim. Seni islâm dinine davet ederim. Ne dersin?” buyurdular.
Hazreti Ebû Bekir (r.a.);
-“İslamiyete önce beni kabul eyle! Çünkü, dün gece sabaha kadar bu bu fikirde idim. Şimdi ise bu sözü işittim.” Dedi.
Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) buna çok sevinip, Ebû Bekir (r.a.) e İslamiyeti anlattılar. Ebûbekir (r.a.) de kabul edip, Mü’minlerin serdarı oldu.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Ebû Bekir Sıddık (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: Aşere-i Mübeşşere, Eshab-i kiram, Hayat-üs Sahabe, Hulefa-i Raşidîn, İlk Halife, Menkıbeler, Tasavvuf
25 Ekim 2011, 12:06 tarihinde.
[...] (c.c.) ın rahmeti « Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 2 Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 4 [...]