Hazreti Ömer-ül Faruk (Radiyallah-u anhu)- 8
Eshab-i Kehf mağarasından caminin görünüşü (Tarsus)
Hazreti Ömer-ül Faruk (Radiyallah-u anhu)- 8
Hazret-i Ömer (r.a.) hicretin onüçüncü yılında halife oldu. Kendisine biât edildiği ilkgün hutbeye çıktı.
Allah-u teâlâ’ya hamd-u senâ’dan sonra buyurdu ki;
-“Hicaz size yerleşilecek bir yer değildir. Ancak hayvanlar için otlak arayacak bir yurttur. Hicaz’ı, Hicazliler; ancak bu şekilde tutabilirler. Yani Hicaz’ın korunması için seferler ederek kendilerine otlak aramaları gerekir. Allah’ın va’dini getireceği zamanlarda Muhacirler nerede? Allah’ın size miras bırakmak üzere va’dettiği yerlere yürüyünüz. Yüce Allah, Kur’an-i Kerim’de İslâm dinini öteki dinler üzerine üstün kılacağını va’dettiğinden dinini yükseltecek ve dine yardım edenleri sevinçli kılacktur. Allah’ın Salih kulları nerede?”
Hazreti Ömer (r.a.) hutbesini bitirince Eshab-i Kiram (r.anhum) hep birden Cihat arzusuyla yanmaya başladı ve Irak taraflarına Cihad’a gittiler.
Hazret-i Ömer-ül Faruk (r.a.) ilk defa Emir-ül-Mü’minin ismini aldı. On sene altı ay ve yedi gün Dünyada hiç görülmemiş bir adaletle Halifelik yaptı.
Halifeliği sırasında o zamanın iki büyük devleti olan Bizans ve Sa’sani İmparatorluklarının hakimiyeti altında bulunan Suriye, Mısır, Irak ve İran’ı İslâm Devleti’nin sınırları içine aldı.
Zamanında 1036 büyük şehir zapt edildi. Dörtbin Cami yapıldı. Dört bin kilise harap oldu. Kuzey Afrika’dan Türkistan’a, Azarbeycan’dan Yemen’e kadar uzanan ve iki milyon kilometre kareden büyük olan İslâm Devleti’ni kurduğu mükemmel müesseselerle gayet muntazam bir şekilde idare etti.
Yemen Nera’ındaki Yahudileri Irak Necran’ına yerleştirdi. Ve onlara emân verdi. Devleti idâre bölgelere ayırdı. Bu bölgelerin en başta gelenleri Hicaz, Suriye, El-Cezire, Basra, Küfe, Mısır, Filistin, İran, Horasan ve Kirman bölgeleri idi. Her bir İdâri bölgenin başına bir Vali tayin etti.
Tayin ettiği Vali’lere;
-“Sizi insanlara tahakküm etmek, Sultanat sürmek, zorbalık yapmak için tayin etmedim. Siz hidayet’e götüren rehber olacaksınız. Müslümanlar size uyacaktır. Binaenaleyh Müslümanların hukukunu gözetiniz. Müslümanları dövmeyiniz ki, zilete düçar olmasınlar. Onları haksız yere methetmeyiniz ki şimarmasınlar. Kapılarınızı yüzlerine kapatmayınız ki, kuvvetliler zayıfları ezmasinler. Kendinizi Müslümanlrdan üstün görmeyiniz ki, zulme düçar olmasınlar.” Diye nasihat ederdi.
Hazret-i Ömer (r.a.) valilerinden, kadılarından ve diğer istihdam ettiği me’murlerinden mal beyannamesi isterdi. Onlara dolgun maaş verirdi. Valilerin aylık maaşı 100 dinar idi.
Valiler hakkında yapılan şikayetleri tahkik ederdi. Bu tahkikatı Muhammed bin Melsem (r.a.) tarafından yaptırırdı.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Ömer-ül-Faruk (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: Adalet, Aşere-i Mübeşşere, Eshab-i kiram, Hayat-üs Sahabe, Hulefa-i Raşidîn, İkinci Halife, Menkıbeler
12 Mart 2009, 11:05 tarihinde.
fotoraflar cok güzel rabım oraları gormek nasip etsin
18 Ocak 2010, 12:46 tarihinde.
[...] – (01) Ana baba hakkı… « Hazreti Ömer-ül Faruk (Radiyallah-u anhu)- 6 Hazreti Ömer-ül Faruk (Radiyallah-u anhu)- 8 [...]