İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 2

23 Haziran 2008 Pazartesi

İmâmi Rabbâni (r.a.) nin isminin arapça ile yazılışı

İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 2

İmâm-i Rabbâni hazretleri (r.a.) nin memleketi olan Hindistan’ı ilk fetheden, İmâmi Rabbâni hazretleri (r.a.) nin onbeşinci dedesi olan Ferruh Şâh’dır. Ferruh Şâh, Kâbil sultanlarının büyük vezirlerinden ve kumandanlarından olup, Gazne ve Kâbil taraflarından gelip Hindistan’a yerleşmiş idi. Serhend (Sihrind) şehrini de ilk kuran Sultan Firuz Şâh’dır. Sihrind siyah arslan demektir. Çünkü, bu şehrin yeri önce arslanlar ormanı idi. Yakında şehir yoktu. Daha sonralaraı burası imâr edilip, güzel bir şehir kuruldu.

İmâm-i Rabbâni hazretleri (r.a.) doğduğunda, Serhend şehri, Hindistan’ın meşhur bir şehri ve bulunduğu havâlinin merkezi hâline gelmiş idi. Babası Abdülehad, o beldenin tanınmış âlimlerinden ve meşhur evliyasından idi.”

İmâm-i Rabbâni hazretleri (r.a.) çocukluğunda şiddetli bir hastalığa tutulmuştu. Evlerinde büyük bir üzüntü hâsıl olup, vefât edeceğini zanetmişlerdi. O zamanın meşhur evliyasından Şâh Kemâl Kihteli Kâdiri’ye götürüp duasının istediler.

Şâh Kemâl Kâdiri (r.a.), İmâm-i Rabbâni hazretleri (r.a.) yi görünce büyük bir hayranlıkla bakarak babasına;

-“Hiç üzülmeyiniz. Bu çocuk çok yaşayacak, ilmiyle âmil, büyük bir âlim ve eşsiz bir ârif olacak.”

Demiş ve çocuğun elinden tutup, ağzından öpmüştür.

Muhabbetle sarılmalarından dolayı Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri (r.a.) nin feyz ve nuru, mübarek vucudunu kaplamıştır.

Şâh Kemâl Kâdiri, İmâm-i Rabbani hazretleri (r.a.) hakkında çok güzel ve büyük müjdeler vermiştir. İmâm-i Rabbâni hazretleri (r.a.) yedi-sekiz yaşlarında iken Şâh Kemâl-Kâdiri vefat etmiştir. İmâm-i Rabbâni (r.a.) daha sonra bu zatı ve kendisini götürdükleri evini de hatırlamıştır.

Yine bir defasında İmâm-i Rabbâni (r.a.) gençliği sırasında, çok zayıf düşüp hastalanmıştı. Zâfiyetinin çokluğunu ve hastalığının şiddetini gören hanımı çok üzüldü. Abdest alıp iki rekât hâcet namazı kıldı. Ağlyarak ihtiyaç içinde yüzünü yerlere sürdü. Bu ağlama esnâsında uyudu.

Ruyada birisinin;

-“Hiç üzülme, bu zât daha çok yaşayacaktır, bizim onunla çok büyük işleimiz vardır. Öyle ki, o işlerin binde biri daha zuhur etmemiştir.” Dediğini duydu.

İmâm-i Rabbâni o hastalıktan hemen kurtuldu. Sonra hocası Muhammed Bâki-billah (r.a.) ın sohbetine kavuştu.

Tahsili;

İmâm-i Rabbâni hazretleri (r.a.) ilk tahsiline, babasından ders alarak başladı. Babsından okuyup Arapçayı öğrendi. Küçük yaşta Kuran-i kerimi ezbarledi. Sesi güzel olduğundan, Kur‘an-i kerim’i bülbül gibi okurdu. İlminin çoğunu babasından, bir kısmını da zamanının meşhur âlimlerinden öğrendi.

Devam edecek…

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri “Silsile-i âliyye” denilen büyük âlim ve velilerin Yirmiüçüncüsü olan Ahmed Faruk-i serhendi İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.

Fuad Yusufoğlu

“İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 2” için 1 Yorum

  1. İmâm-i Rabbani Ahmed Faruk-i Serhendi (Radiyallah-u anhu); « بسم الله الرحمن الرحيم diyor ki:

    [...] Zınnureyn (Radiyallah-u anhu)- 4 « Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 12 İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 2 [...]

Yorum Yapın