Kendi nefsini bilmek
Dikke (Navala sipi )
Kendi nefsini bilmek
Bil ki,
Allahu Teala’yı (c.c.) tanımanın anahtarı, kişinin kendini tanıyıp bilmesidir.
Bu yüzdendir ki,
Resulullah aleyhis selatu veselam şöyle buyurulmuştur:
-“Nefsini (kendi hakıkatini) bilip tanıyan. Rabını tanır.”
Bu mevzuda Cenab-i Hak şöyle buyurmuştur:
-“Pek yakında onlara dışlarında ve kendi nefislerinde ayetlerimizi (kudretimizin ve varlığımızın belgelerini) göstereceğiz.Ta ki (Peygamberin söylediğinin) hak olduğunu anlasınlar.”Fussilet :53
Hülasa sana senden yakın hiç bir şey yoktur. Kendini bilmezsen, başkasını nasıl bilirsin? Kendimi biliyorum, tanıyorum diyorsan yanılıyorsun. Zira böyle bilmek, hakkı tanımanın anahtarı olamaz.
Hayvanlar da kendilerinden bu kadar bilir. Sen kendinden başın, yüzün, elin, ayağın, etin ve deriden fazla bir şey bilmiyorsun. Batından ise, bildiğin acıktığın zaman yemen, kızdığın zaman bir kimseye saldırman, şehvetin galebe çaldığı zaman hanımına yaklaşmandan fazla bir şey değildir.
Bu hususlarda, bütün hayvanlar seninle aynıdır. O halde senin, hakıkatını araman lazımdır.
Sen nesin, nereden gelmişsin, nereye gideceksin, bu dünyaya ne yapmak için geldin, seni niçin yarattılar, saadettin nedir, nededir; Şakiliğin , ziyanın nedir, nededir?
Senin batınında toplanan sıfatların bir kısmı umum hayvanlara, bir kısmı yırtıcı hayvanlara, bir kısmı şeytanlara ve bir kısmı da meleklere mahsus sıfatlardır. Sen bunlardan hangısindensin? Cevherinin hakikati hangisidir? Hangileri ariyettir (tekrar alınmak üzere sana verilmiştir?) Bunu bilmezsen, saadetini arayamazsın. Çünkü her birinin gıdası ayrı, saadeti başkadır.
Hayvanın gıdası ve saadeti yemek, uyumak ve çiftleşmektir. Eğer hayvan isen, gece – gündüz mideni doldurman ve çiftleşme yollarını ara. Yırtıcı hayvanların gıdası ve saadeti yırtmak, parçalamak, öldürmek ve saldırmaktır.
Şeytanın gıdası ise kötülük, aldatmak ve hile yapmaktır. Eğer onlardan isen, kendi rahat ve iyiliğine kavuşman için, onların yaptıklarını sen de yap!.
Meleklerin gıdası ve saadeti Allah-u Teala (c.c.) nın cemalını müşahadedir. Hırs tasallut, hayvan ve yırtıcı hayvan sıfatları melekliğe çıkan yol değildir.
Eğer sen aslında melek cevheri isen, Allah-u Teala (c.c.) yı tanımaya uğraş ve kendini o cemala, o cemalı müşahade edecek hale getir. Kendini şehvet ve gazab elinden kurtar ve bu hayvan ve canavar sıfatlarının sende niçin yaratıldığını anlamaya çalış.
Onlar, seni kendilerine esir etmek, kendi hizmetlerinde çalıştırmak , gece-gündüz bedava hizmet ettirmek için mi yaratılmışlardır? Yoksa , senin onları esir etmen, ilerde vaki olacak yolculukta onları kendi emrine alman, birinden binek hayvanı, diğerinden silah yapman için mi yaratıldılar?
Bu dünyada kaldığın birkaç gün içinde onlardan faydalan. Ancak böylece kendi saadet tohumunu elde edebilirsin. Saadet tohumunu elde ettikten sonra, onları ayaklarının altına al ve yüzünü saadetinin bulunduğu tarafa çevir. Orası havas (seçilmiş kullar) için Allah-u Teala(c.c.)nın zatı, avam için CENNET diye ta’bir olunur.
O halde bu manaların hepsini bilmen lazımdır. Böylece kendinden az bir şey bilmiş olursun. Bunları bilmeyenin dinden nasibi, suret ve görünüştür. Dinin hakikatinden, özünden haberi yoktur.
Kendini tanımak, bilmek istersen, iki şeyden yaratılmış olduğunu bilmelisin. Bir zahiri kalıb, buna BEDEN derler. Göz ile görülebilir.
Diğeri batın manasındadır. Ona NEFS derler, RUH derler, ve KALB derler. Bu ancak HAKIKAT GÖZÜ İLE BİLİNİR. Baş gözü ile görülmez.
Senin hakikatin, aslın, bu batın manasındadır. Ondan gayrisi ona tabidir. Onun askeri ve hizmetçisidir. Biz bu manaya KALB ismini vereceğiz. Kalb dediğimiz zaman biliniz ki, bazen RUH dedikleri, bazen NEFS dedikleri, insanın hakikatini demek istiyoruz. Kalb demekle, göğsün sol tarafına yerleştirilmiş olan et parçası (yani yüreği) kasdetmiyoruz. Onun bir kiymeti yoktur. Hayvanlarda da ölülerde de vardır. Baş gözü ile görülebilir. Baş gözü ile görülen her şey, bu alemden olup bunlara ALEM-İ ŞEHADET denir.
Ebu Hamid Muhammed bin Muhammed Ğazali: (Kimya-yı Saadet)
Allah(c.c.) Bizleri ve sizleri Kendisini bilen Ve ona göre Davranan insanlardan eylesin. AMİN…
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: İhlas, Kalblerin keşfi, takva, Tasavvuf
29 Haziran 2008, 01:19 tarihinde.
19/3/2007 – )))
Yazan: Baharcicegi
Sevgili Fuat amca sayfani birakmayip yine nasihatli ve faydali bilgilerini bizlerle paylasiyorsun,Allah sizden razi olsun.Insallah hep sayfanizda kalir ve bizleri aydinlatmaya devam edersiniz.
29 Haziran 2008, 01:19 tarihinde.
19/3/2007 – selâmlar
Yazan: kiremit
sorduğunuz internet explorer sizin bilgisayara nasıl yüklenir buradan ben bir şey yapamam.
biraz önce sizden yeni bir yorum geldi.
sizin blogdan birisi gelip yazmış.
sizin yazı tarzınız değil ama yazan siz görünüyorsunuz.
herkese şifre verince böyle şeyler olabilir.
bu arkadaş sizin blog hesabınızdan çıkmayı unutarak kimbilir yanlışlıkla kaç yere sizin adınıza yorum yazdı!
29 Haziran 2008, 01:20 tarihinde.
19/3/2007 – amin..
Yazan: yagmurizi
tskler ziyaretiniz icin. Bu konu uzerinde yazilan ve cizilen seylerin hic eskimeyecegi bir konu.
hep ilk tadinda olan..
baki dua
29 Haziran 2008, 01:20 tarihinde.
19/3/2007 – ..
Yazan: sacLariyagmurLukiz
amin.. amin.. amin… dua ile abi…
29 Haziran 2008, 01:20 tarihinde.
20/3/2007 – s.a.
Yazan: sivist
Merhabalar yazınızı oludum ancak biyerde kelime dikkatimi çekti aynen buraya yazdım “yarattılar”ne demek…!!! ??? ALLAH(C.C)BİR DİR VE TEK YARATICIDIR.
Sağlıcakla kalın …
bu dünyaya ne yapmak için geldin, seni niçin (yarattılar, )
soru çok anlamlı ancak sonuç…..
29 Haziran 2008, 01:21 tarihinde.
21/3/2007 – s.a
Yazan: igra
Sevgili fuad amcam yorumunuzu okudum ALLAH razı olsun güzel dualarınız için.RABBİM sizleri korusun .amiiin.RABBİM’e emanet olun selamlar ellerinizden öpüyorum.Eşinizede RABBİM acil şifalar versin.amiiiin.
29 Haziran 2008, 01:21 tarihinde.
21/3/2007 – selam
Yazan: semaplaza.com
Amcacigim, yengenin ameliyati basariyla gecmesine sevindim tekrar gecmis olsun Allah kolaylik saglik sihhat versin. Evet sitem yavas yavas duzelecek ins. arkadas biraz zor ****** secmis degistirme imkanim olursa caresine bakacagim. Allaha emanet olun selam ve dua ile..