Kutlu doğum – 3

29 Haziran 2008 Pazar

Çağ-çağ deresi (Bor)

Kutlu doğum – 3

Ne zaman yemek yeseler, yahut su içseler, Allah-uTeala (c.c.) nın ismini zikrederler. Birbirlerine NASİHAT ederler. Emr-i Ma’ruf ve nehy-i münkeri bıarkmazlar. Bu sebeple biz onları yollarından saptıramiyacağız. Dedi.

Evladinden biri dedi ki;

-“Ey efendimiz, Adem Aleyhisselam’dan bu zamana kadar insanların yedi kısmimden altısı geçti. Bir kısım kaldı. Geçenlerin ömürleri uzun ve kuvvetleri fazla idi. Onlara ne yaptıksa bunlara da yapacağımızı yaparız.” Dedi.

İblis (Aleyhilla’net):

-“Şimdi saydığım meziyetlerden ötürü siz onlara yanaşamazsınız. Onları aldatamazsınız. Çünkü onlar birbirlerini daima ikaz ederler, Emr-i ma’rufu hiç bırakmazlar.”dedi ise de

Onlar:

-“Ey efendimiz biz onlara türlü türlü arzular veririz. Cimrilik öğretiriz. Birbirlerinin mallarına saldırmaya teşvik ederiz. Böylece HELAK olurlar.” Dediler.

İblis (Aleyhil’lanet ) bu sözleri duyup çok sevindi.

-“Şimdi biraz rahatladım.”Dedi.

İbni Abbas (r.a.) rivayet eder ki: O gece Hazretin (a.s.v.) zatı Amina (Radiyallahu Anha) hatunun zatı ile birleşti. Bütün kahinler haber aldılar, birbirlerine söylediler.

-“Mağrıbden meşrika kadar kurtlar ve kuşlar birbirlerine müjde verdiler. Kainatin efendisi (a.s.v.) nin dünyaya teşrifi yaklaştı dediler. Hayvanlar birbirlerine müjde verip, Muhammed (a.s.v.) ana rahmına düştü. O YERYÜZÜNÜN EMİNİ, ZAMANIN GÜNEŞİDİR.” derlerdi.

O gecenin sabahında bütün putlar yüz üstü devrildi. İblis (aleyhil’lanet) in tahtı terse döndü. O zamanın padişahlarının tahtları yere yıkıldı.

Amina (r.a.) Hatun der ki;

-“O Server (a.s.v.) e hamile olduğum günlerde hiç acı ve elem görmedim. Hamile olduğumu bilmezdim.

Ancak altı aydan sonra bir gün uyku ile uyanık arasında bir kimse bana dedi ki;

-“Senin hamile olduğun kimdir biliyor musun?

-“Bilmiyorum dedim.

-“Bilmiş ol ki bu ümmetin peygamberine hamilesin.” Dedi.

Bu sözü daha sonra uykuda ve uyanık iken çok kere söylediler. İşte ben bundan sonra hamile olduğumu bildim. Doğum zamanı yaklaştığı zaman o kimse geldi.

-”Bütün hased edicilerden Allah-u Teala (c.c.) ya sığınırım. Ey Amine (r.a.) çocuk doğunca İsmini MUHAMMED (a.s.v.) koy” dedi. Ve gitti.

Ben bunları diğer hatunlara söyledim. Bu kadar vasiyetleri unutmiyeyim diye kulaklarıma demirden halkalar yaptırdım. O kimse gelip o halkaları çıkardı attı.

-“Bir daha böyle yapma “ dedi.

O sıralarda benden bir NUR ayrıldı ki O nur’un ışığında Basra köşklerini iyice gördüm. Halbuki Basra şam taraflarına uzak bir şehirdir.

Naklederler ki,

O zamanlar Mekke-i Mükkerrem’de kıtlık var idi. Senelerdir yağmur yağmamış idi. Yeşil ağaç hiç görünmez olmuştu. Hiç mahsul olmazdı.

O Hazret Amina (r.a.) hatunun rahmina düştükten sonra o kadar yağmur yağdı, o kadar mahsul oldu ki, o seneye BOLLUK SENESİ diye ad verdiler.

Amine (r.a.) hatun hamile iken Abdulmuttalib Hazret-i Abdullah (r.a.) ı ticaret için Şam’a gönderdi. Abdullah(r.a.) Şam’dan dönüp Medine’ye geldi. Medine’de hasta oldu. Mekke’ye gelemeyip akrabasının evinde kaldı.

Kafile Mekke’ye gelip Abdullah (r.a.) ın hastalığını Abdulmuttalib’e haber verdiler. O sırada Abdullah (r.a.) vefat etti. Medine’de defn ettiler. Abdulmuttalib büyük oğlu Haris’i gönderip Abdullah (r.a.) ı getirmesini söyledi. Haris Medine’ye gelip Abdullah (r.a.) vefat etmiş buldu. Gelip Abdulmuttalib’e haber verdi. Hazreti Abdullah (r.a.) ın ömrü Yirmibeş yıl idi.

O vefat ettiği vakit Sultan-i Enbiye (Sallallahu aleyhi vesellem) henüz dünyaya teşrif etmemiş idi. Böyle olmasının hikmeti belki yetimin kiymeti fazla olur. Yahut baba hakkı, O hazretin üzerine vacib olmasın diye Hak Teala (c.c.) böyle TAKDİR EYLEDİ.

Amina (r.a.) hatun Veheb’ın kızıdır. Veheb abdi menafın oğludur. O da zührenin oğludur. Zühre kilab oğludur.

Devam edecek…

Mearicun Nübüvve (Altiparmak)

Allah-u Teala (c.c.) hazretleri bizleri ve sizleri Bu fani dünya’nın şerrinden muhafeze eylesin. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Şefaatına nail Eylesin. AMİN…

Fuad Yusufoğlu

“Kutlu doğum – 3” için 3 Yorum

  1. rindiseyda diyor ki:

    1/4/2007 – selam…
    Yazan: rindiseyda
    selamların en güzeli üzerinizde olsun inş.kıymetli fuad amcam nasılsınız. çok özledik ellerinizden öpüyorum.selam ve saygılarımızla.

  2. sivist diyor ki:

    2/4/2007 – SELAMÜN ALEYKÜM
    Yazan: sivist
    efendim yorumlarınızı henüz gördüm yani şimdi baktım.maalesef mubarek kandil günüve tabii cuma günü öyle bir tatsız olay yaşadım ve tabii üzüldüm sizinle paylaştım çünki ben o insana o gün sabah kandil mesajı gönderip kandilini kutlamış bir insanım daha sonra tesadüfen tekrar uğramam üzerine bunu gördüm aynı yazıyı ve gül fotoğrafını yayınlamış tabii ben buna çok şaşırdım çünki daha ben o yazıyı 15 20 dakika önceyayınlamıştım ve bu kadar çabuk oluşuna şaşırdım ve yine bi başka konu nezaketen altına aldığı yeri yaza bilirdi.neyse bu çok uzun bi olay oldu o gün tabii ben ona şaşırdığımı yazdım.Evet güzellikler paylaşmak içindir bunun bilincindeyim çok şükür ancak karşımdaki insan beni böyle algılamadı alaylı bi şekilde senmi hazırladın çokmu yoruldun gibi alaycı laflar neyse ben gene ya sabır dedim olgun bi şekilde karşılamaya çalıştım sürekli bişiler yazdı yani mubarek gün beni çok üzdü ona yakışan arkadaşım yazını beğendim bende yayınladım hakkını helal et falandı neyse yine ben ona böyle bi günde bunların yaşanmasını istemezdim diye yeni bir mesaj yazdım onu yayınlamış gördüm o gün başkada bişi demedim çünki ben anlayacağımı anlamış iyice karşımdakini tanımıştım.neyse allaha havale tettim.dediğim gibi sizin yaşınıza hörmeten ve tabii ben çok yeniyim bu konuda tecrübelerinizden faydalanmak için size yazdım hakkınızı helel edin.anladımki her ele el vermemek lazım… benin daha önce size yazdığım mesaja gelince siz bilirsiniz ben yanlış bişi yazdığımı düşünmüyorum sadece üzüntümü belirtmek isrtemiştim…

  3. igra diyor ki:

    2/4/2007 – S.A
    Yazan: igra
    Nasılsın fuad amca ailece ellerinizden öpüyoruz küçükten büyüğe herkesin selamı var teyze nasıl oldu RABBİM yardımcısı olsun .RABBİM yar ve yardımcınız olsun .amiiin.ailenize sevgiler ve selamlar yolluyorum.ALLAH’a emanet olun..

Yorum Yapın