Muhammed Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)- 22
İbrahim Aleyhis-selam Makamı
Muhammed (Aleyhis selam)- 22
Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sekiz yaşından sonra amcası Ebû Talib’in yanında kalmaya başladı ve O’nun himayesinde büyüdü. O ZAMAN Mekke’de Ebû Talib de babası Abdulmuttalib gibi Kureyşin illeri gelenlerinden, sevilen saygi gösterilen ve sözü dinlenilen bir zat idi.
O’da Peygamberimiz (s.a.v.) e büyük bir saygı ve şefkat gösterdi. O’nu kendi çocuklarından çok sever yanına almadan uyumaz, bir yere gitmez,
Ve;
-“Sen çok hayırlısın, çok mübareksin!” derdi.
O elini uzatmadan yemeğe başlamaz, önce O’nun başlamasını isterdi. Bazen de Ona ayrı sofra kurdururdu. Sabahları uyandığında yüzünün pırıl pırıl parladığını, saçlarının taranmış olduğunu görürlerdi.
Ebû Talib’in fazla malı yoktu ve ailesi de kalabalıktı. Muhammed Aleyhis selam’ı himayesine aldıktan sonra bolluğa ve berekete kavuştu.
Mekke’de vuku bulan kuraklık sebebiyle halk sıkıntıya düştüklerinde Ebû Talib O’nu Kâ’be’nin yanına götürüp duâ etti. O’nun bereketiyle bol yağmur yağdı. Kuraklıktan ve kıtlıktan kurtuldular.
Ebû Talib bir defasında Şam’a ticaret için gidreken, Muhammed Aleyhisselâm’ı da dokuz veya oniki yaşında bulunduğu sırada yanında götürdü.
Ticaret kervânı uzun bir yolculuktan sonra Busra’da Hıristiyanlara mahsus bir manastırın yakınında konakladı. Bu manastırda “Bahira” adında bir rahip kalmakta idi. Önceden Yahudi alimlerinden iken sonradan Hıristiyan olan bu bilgili rahibin yanında elden ele geçerek saklanan bir kitap bulunmakta ve birçok şeyler ondan sorulmakta idi.
Kureyş kervanı daha önceki yıllarda buradan defalarca gelip geçmesine rağmen hiç ilgilenmemişti. Her sabah manastırın damına çıkıp kafilelerin geldiği yöne bakarak merakla bir şey beklerdi. Rahip “Bahira’ya” bu defa bir hal olmuştu ve heyecanla irkilip yerinden fırlamıştı.
Çünkü o, Kureyş kervanı uzaktan göründüğü sırada kervanın üstünde beyaz bir bulutun da onlarla birlikte geldiğini görmüştü. Bu bulut Muhammed Aleyhisselam’ı gölgelemekteydi.
Kervan konaklayınca da Muhammed Aleyhisselam’ın altına oturduğu ağacın dallarının üzerine doğru eğildiğini de görerek iyice heyecanlanmıştı.
Hemen bir sofra hazırlatıp, acele ile bir de davetçi göndererek Kureyş kervanında bulunanların hepsini yemeğe davet etti. Kureyş kervanında bulunanlar Muhammed Aleyhisselam’ı mallarının yanında gözlemek üzere bırakıp rahip “Bahira’nın” yanına gittiler.
Rahip “Bahira” gelenlere dikkatle bakıp:
-“Ey Kureyş topluluğu, içinizden yemeğe gelmeyen var mı?” diye sorunca:
Kafileden biri;
-“Evet, bir kişi var.” Dediler.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri son Peygamber olan Habibi Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Fuad Yusufoğlu
07 Ocak 2011, 19:27 tarihinde.
[...] şerif’in fazileti « Muhammed Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)- 20 Muhammed Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)- 22 [...]