Muhammed El-Haznevi (Radiyallah-u anhu) Hazretleri
“Tarikat edepten ibarettir. Burada bir tarikatin bir silsilesinin mürşidleri anlatılıyor. Lütfen başka silsilelerden şeyhlerin mürşidlerin adlarını kullanarak yorum yazmayın. Konu özeldir dağılmamalıdır.”
ŞEYH MUHAMMED EL-HAZNEVİ (K.S.)
Evliyanın büyüklerinden, insanları Hakka davet eden, onlara doğru yolu gösterip, hakiki saadete kavuşturan ve kendilerine “silsile-i âliyye” denilen büyük âlim ve velilerin “kırkıncısıdır.” Haznevi murşidleri’nin dördüncüsüdür;
Şah-i Hazne lakabiyle dünyaya ün salan, Ahmed El-Haznevi (r.a.), torunu olan Muhammed El-Haznevi hazretleri (r.a.) İzzeddin El-Haznevi (k.s.) nin büyük oğlu olup, Gözde halifelerindendir.
Suriye toprakları içerisinde kalan Kamışlı ilçesine bağlı Telm’aruf köyünde 1948 yılında doğmuştur. Umre ziyaretini eda edip Mekke’den Mediye dönerken, Medine’ye 100 – 120 kilometre kala 22 Ekim 2005 tarihinde Cumartesi günü saat 11-30 da kaza geçirdi ve orada vefat etti. Telmaruf köyünde defn edildi.
Şeyh Muhammed (k.s.); Şeyh İ zzeddin (k.s.) hazretlerinin en gözde talebesi, en mükemmel takipçisi, onun gözünün nuru gibi koruyup, adeta bir gül gibi yetiştirdiği, tüm müslümanlara ve insanlık ailesine faydalı olması için elinden gelen tüm himmeti üzerinde kullandığı, en güzel ahlaki, imani ve irfani değerlerle süslediği bulunmaz, mümtaz, eşine az rastlanır kamil-i mükemmil bir mürşid-i ekmel bir şahsiyetti .
Şeyh İzzeddin Hazretleri(k.s.) vefatlarından önce pek çok kereler değişik vesilelerle Şeyh Muhammed (k.s.)’dan övgü ile bahsetmiş ve onun hem kamil bir iman sahibi, muhabbetullah ile dopdolu arif bir zat olduğunu belirtmiş ve hem de insanları idare ve irşad etmede tam ve mükemmel bir hal üzere olduğunu dile getirmişti.
Bu durum sadece Şeyh İ zzeddin Hazretleri ile sınırlı değildir. Bundan yaklaşık elli yıl öncesinden Şeyh Ahmed (k.s.) Hazretleri daha çok küçük bir yaşta olmasına rağmen onu övmüş, ondaki yeteneklere, üstün değer ve özelliklere dikkat çekmiş ve ‘
-”Bu zat bizim şanımızı yükseltecektir.’ buyurarak konumunun önemine dikkat çekmişlerdir.
Gerek Şeyh Masum (k.s) ve gerek de Şeyh Alaaddin (k.s.) onun üzerine çok titremişler; iman, ihlas, muhabbet, hizmet, fedakarlık, yüce ahlak ve daha pek çok yüce meziyetler sahibi yeğenlerinin en iyi şekilde yetişmesi için çalışmışlardır. Onun üzerine o kadar titriyorlardı ki onunla ilgilenip, oyun oynadıkları zamanlarda herhangi bir şekilde incinmesi durumunda çok üzülüyor ve bu duruma sebep oldukları için birbirlerini suçluyorlardı. Bu o kamil zatların ferasetleri ile hissettikleri ve gerçekleşecek olan hakikatın bir tecellisiydi.
Gençlik yıllarında kendilerine ders vermiş, hocalık yapmış olan büyük ve fazilet sahibi, değerli alim Şeyh Mustafa Buga onun ile geçirdiği yılları hayatının en güzel anları olarak nitelendirmekte ve bundan dolayı gurur duyduğunu bildirmektedir.
Şeyh Muhammed Hazretlerindeki üstün ve eşşiz vasıfları her konuşmasında dile getiren Şeyh Mustafa Buga,onun kendisini kat be kat geçtiğini pekçok kereler dile getirmişlerdir. Haznevi ailesini, özellikle Şeyh İzzeddin Hazretlerini ve Şeyh Muhammed Hazretlerini çok yakından tanıyan bu zat, İslam alemi içersindeki alimler arasında gerek kişiliği ve gerekse de eserleri ile önemli bir yere sahiptir. Telmaruf’ta Şeyh İzzeddin (k.s.)’i anma merasiminde yaptıkları bir konuşmalarında Şeyh Muhammed Hazretlerini müslüman alimleri toplamaya ve ümmetin sorunlarına çözümler bulacak çalışmalar başlatmaya çağırmış ve onun üstün vasıflarını böylelikle açıkça teyit etmişlerdi.
Şeyh Arabi Kabbani, Lübnan müftüsü ve Lübnan’ın ileri gelen değerli alimleri, Suriye Diyanet İşleri Başkanı,Türkiye, Mısır, Kuveyt, Arap Emirlikleri ve Sudan’dan gelen alimler ve yazarlar Telmaruf’a yaptıkları ziyaretlerinde ve katıldıkları münasebetlerde Şeyh Muhammed Hazretlerinden ve Haznevi mürşitlerinden her zaman büyük üstatlar, saygı değer alimler, muttaki önderler olarak övgüyle bahsetmişlerdir.
Bu sadece onlarla sınırlı bir olay değildir. Kuveyt’in ve diğer beldelerin selefi alimleri de tasavvufa karşı olmalarına rağmen Şeyh Muhammed Hazretlerini tanıdıkları zaman onun değerini hemen anlamakta, ona ve fikirlerine büyük bir saygı göstermekte, tasavvufi anlayışına ve izledikleri yola büyük değer vermekte yediler.
Fıkıh alanında İslam dünyası içersinde çok ileri bir yerde olan, belki de ilk sırada yer almakta olan alim zat Vehbi Zuhayli’de Telmaruf’a davetli olarak gelmişlerdi. Tasavvufa ve tarikat ehline o kadar da sıcak bakmıyorlardı. Fakat Şeyh Hazretleriyle tanıştıktan, onun ilminin büyüklüğünü, tevazu ve takvadaki bensersizliğini, halim ve sevecen tavırlarını, o üstün ahlaki meziyetlerini, inceliklerini ve sünnete bağlılıklarını gördüklerinde nasıl bir zat ile karşı karşıya olduklarını anlamışlardı.
Bu sıradan bir zat değildi ve bu karşılaşma da sıradan bir karşılaşma değildi. Kalpler yumuşadı ve fikirler değişti.
Şeyh Hazretlerinin dergah ı ilim üzeredir. Haznevi mürşitleri hepsi zamanlarının en büyük alimleri arasındadırlar. Bu kol alimden alime devredile gelmiş bir yoldur. Şeyh(k.s.) Tel’maruf’taki şer-i ilimler medresisinde iki bine yakın talebe okutup ve bunların yeme, içme, barınma gibi tüm ihtiyaçlarını kendi öz malından karşılamakta ydı. Fakir olan, durumu olmayan ama İslami ilimleri öğrenme aşkı içinde olanlara kapılarını ve tüm imkanlarını açmakta, onları İslam ümmeti için faydalı bir hale getirmeye çalışmaktaydı.
Bu destek sadece okul yılları ile sınırlı kalmamakta, mezun olanlardan durumu iyi olmayanları da kendi imkanları ile münasip bir şekilde evlendirmektedirler. Bu talebelerden istediği; gittikleri beldelerde İslam’ı öğretmeleri, emr-i bilmaruf ve nehy-i anil münker farizasını yerine getirip, bu yüce adapları hem yaşamaları ve hem de yaygınlaşması için gayret göstermeleridir.
Şeyh Hazretleri çıktıkları irşat amaçlı seyahatlerinde toplumun her tabakasından insan ile ilgilenir ve dini şuur ve bilincin oluşması ya da daha da kuvvetlenmesi için gayret göster irlerdi. Resmi yetkililerin ve medeniyetin uğramadığı ücra yerlere dahi tebliğ için gitmekte ydiler. Bu duruma oranın ahalisi bile şaşırmakta ydılar.
Onlar bu yüce zatı tanıyınca, onun sohbetini dinleyince ona öylesine bağlanmaktaydılar ki bu tariflere sığmaz bir haldi. Şeyh Hazretleri onlara dinlerini öğretecek bir alim göndermeyi teklif ettiğinde onlar bunu hemen kabul etmekte böylece hem Nakşi-Haznevi yoluna girmekte ve hem de dünya ve ahiret saadetini elde etmekte ydiler.
Şeyh Muhammed (k.s.) hazretleri mübarek topraklarda 2005 yılında ramazan ayında geçirmi ş olduğu elim kazadan sonra açıklanan yüce vasiyetnameleri ile kendilerinden sonra yerlerine alim ve mutasavvıf bir zat olan, yüce ahlaki meziyetlerle bezenmiş, engin ve yüce görüşlü, eşşiz insan Şeyh Muhammed Muta’ El-Haznevi’yi halife olarak bıraktılar. Böylece tüm tarikat ve irşad işlerini, müridlerin idare edilip, eğitilmeleri vazifelerini, müslümanların hallerinin ve ahlaklarının iyileştirilmesi görevini, ilmi yayma ve birleştirici olma gibi çok geniş vazifeleri bu yüce şahsiyetin omuzlarına yüklemiş oldular.
Şeyh Muhammed Muta’ (k.s.) bu eşşiz ve yüce ailenin İslam ümmetine sunduğu yeni bir hediyedir. O ilim ve hikmet pınarları ile dolu, irfanın menbağı olan Haznevi Medresesinde yetişmiş, Şeyh Muhammed Haznevi (k.s.) gibi bulunmaz bir alim ve irfan ehli zatın yanında icazet almış bir şahsiyettir. Şeyh Muhammed Haznevi (k.s.) hazretleri, diğer evlatları arasında sadece ona icazet vermiş ve kendi mübarek elleriyle, gözyaşları ile ıslattığı sarıklarını sarmışlardır.
Şah-i Hazna lakabıyla ünlü Şeyh Ahmed Haznevi (k.s.) bir sohbetlerinde
-”‘Büyüklük kıyamete kadar bu kapıdan asla ayrılmayacaktır.’ buyurmuşlardır.
-”Allah (c.c.) kendi emanetini koruyan ve ona ihanet etmeyene ihanet edecek değildir. Kur’an ve sünneti yaşayarak ve bu yüce adaplara uyarak büyüklük elbisesini giyenlere, onlar bu elbiseyi çıkarmadıkları sürece rahmet etmekten geri duracak değildir. Kendi dinini yükselten, bu uğurda her türlü meşakkete katlanan, asla yılmayan, korku duymayan ve gevşemeyen zatları, yüzüstü bırakacak değildir. Onları herkesten üstün ve kimseye yüzsuyu dökmeyen bir hale getirecek ve kendi rahmetini ve hidayetini onlar eliyle dünyaya yayacaktır. Kendi önünde tam bir teslimiyetle eğilen bu zatların önüne, tüm dünyadan insanları toplayıp, önlerinde boyun eğdirecek ve onlar eliyle hidayet dağıttıracaktır. Kendisini bir an dahi unutmayan, ondan asla gafil olmayan bu zatların, şanlarını, ahlaklarını ve suretlerini insanların hafızalarından çıkarmayacak, onları hep düşünmelerini sağlayacaktır. Bu hatırlayışa feyiz ve bereket koyarak,onların makamlarını daha da arttıracaktır.”
17 Aralık 2008, 05:39 tarihinde.
Fuad Amca nasılsınız?İnşaallah iyisinizdir.Geçmiş bayramınız mübarek olsun.Ailenize çok selamlar.Eşimin çok selamı var.Bizde yeni geldik.Allah’a emanet olunuz.Selam ve dualarımızla.
17 Aralık 2008, 09:36 tarihinde.
Sevgili canım yeğenim…Gülcan;
Sizin ve ailenizin geçmiş kurban bayramınızı tebrik ediyorum. Selametle geri geldiniz ..Sevgili eşinize selam ve saygılarımı iletin.
Hoş geldin. Sefalar getirdin.. Dualarını beklerim…
Sevgilerimle…
18 Aralık 2008, 19:44 tarihinde.
Mehmet Seleş;
Selamun Aleykum
Hocam kusura bakmayın hep gec haber ediyorum
genelde yolda oluyorum
devam cüzüm olan 5 . cüzü almak isterim
Ayrıca Eşim Hülya Seleş içinde 1 cüz verirseniz sevinirim
Hayırlı Akşamlar
18 Aralık 2008, 19:48 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Mehmet Seleş;
Canım kardeşim Tamam sana 5.cüz’ü verdim . Allah (c.c.) kendi rızası istikametinde kabul buyursun. Amin.
Ayriyeten Sevgili yenge hanıma da 9. cüz’ü verdim.. Allah (c.c.) kabul buyursun Amin..
Dualarınız beklerim hem sen hem de sevgili eşiniz de bana dua ediniz.
Sevgilrimle…
19 Aralık 2008, 03:07 tarihinde.
Muhterem Fuad Amcacığım,nasılsınız?inşaallah iyisinizdir.Kayınpederim yoğun bakımda yatıyor.Dualarınızdan ayırmayın bizleri.Her şey takdir-i ilahi.Allah’a emanet olunuz.Eşimin çok selamı var.Sevgilerimizle
19 Aralık 2008, 06:47 tarihinde.
Sevgili canım yeğenim…Nurdan aynalar;
Allah (c.c.) sizin kayınbabanıza acil şifalar ihsan eylesin.. Bu seher vaktında cevab yazıyorum.. Seher vakti inşaallah dua’lar müstecaptırlar.. Allah’ın salıh kulları duasiyle Yüce Rabim Kaim Babanız’ın ve bizlerin hakkında hem dünyada ve hemde ahirette hayırlı ve sıhatlı olan ne ise bizlere ve sizlere bütm Ümmet-i MUHAMMED(A.S.V.) e ihsan eylesin.. Amin..
Sevgili eşinize selamlarımı iletin onlar da bu fakir kardeşine dua etsin..Benim yapacağım bir hizmet varsa hazırım..
Sevgiyle kalın…
01 Ocak 2009, 13:33 tarihinde.
s.a kardeşim şeyh muhammed el haznevi allah ondan razi olsun şeyh muta el haznevi neye oliyor kimdir ?
01 Ocak 2009, 16:03 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim…
Öncelikle yorumunuz için teşekkürler.. Allah razı olsun…
Evet……..
BAŞTA NE KADAR ALLAH’IN SEVGİLİ KULLARI VARSA BEN ONLARIN BASTIKLARI TOPRAK OLAYIM…
Yeryüzünde Çok büyük Allah evliyaları vardır.. Allah (c.c.) bizleri onların şefaatın anail eylesin. Amin..
Ama Haznevi ailesinin yakından tanıdığım ve onlara bağlı bir insan olduğum için Kamili mükemmel olan Allah velileri olduğunu yakınan şahıd oldum.
Muhamme El Haznevi (k.s.) Şah-e Hazna lakabiyle ün yapmış Şeyh Ahmed El Haznevi Hazretleri (k.s.) nin torunudurlar.
Şeyh Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.) da Şeyh Muhammed El haznevi hazretlerin (k.s.) nin oğludur.
Şu anda Süriyada İkamet temektedirler.
Türkiyamize de İlim ve irfan yayan bu Mubarek zatlar TÜRKİYE DE DE ÇOK DERİN ALİMLERİ VARDIR Mesle Adıyaman daki Şeyh Abdulhakim hazretleri (k.s.) de Şahe haznenin halifelerindendir Bu mubarek zat Şahe Hazne (k.s.) ye öyle gönülden bağlıydı ki Onun yanında Şeyhinin adını kinaya olarak da olumsuz yönde bahsedenler SIRTINI DÖNER di.
Şu anda Şeyh Muhmmed Muta’ hazretleri (k.s.) bu haznevi ailesinin Hilafet makamındakı yegane varisleridirler.
Çoğu zaman da Türkiyemize gelip ilim irfan dağıtırlar.
Seni bayağı sıktım Hakkını helal et.
Şayet Haznevi ailesi hakkında daha çok bilgi edinmek isterseniz diğer videolarını da izlersen İnşaallah daha çok bilgi sahıbı olacaksın.
Dualarını beklerim.
NOT;
Senin sorun kısa ama benim uzun oldu PEKİ SEBEB NEYDİ? Çünkü bu soruyu soran kardeşimin bilgileri varsa zaten vardır ama eksik bilgileri varsa İnşaallah doğru bilgilendirmek istedim de ondan uzattım Afola…
Sadece amacım budur.
Sevgilerimle…
03 Ocak 2009, 15:41 tarihinde.
allah razi olsun hocam tşk ederim bilgilerinz den dolayi site aradim şeyh muta hayati bulamadim bana lütfen yardmci olursaniz tşk ederim. allah emant olun sağolun varolun
03 Ocak 2009, 15:50 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim..
Evet..
Sen haklısın Şeyh Muhammed Muta’ hazretlerinin (k.s.) hayatını inşaallah yakında yayınlayacağım. Daha doğrusu O da videolu olarak yayınlanacak Ama biraz sabr etmeniz lazım. İnşaallah enkısa zamanda onu da yayınlarım..
Dualarını beklerim.
Ailene de selamlar..
Sevgilerimle…
03 Mart 2009, 16:37 tarihinde.
seyh allah ın yarratıgı bi kuldur
03 Mart 2009, 16:43 tarihinde.
Sewwn kardeşime;
Evet… ÇOK DOĞRU BİR CÜMLE…
Elbette ki hepimiz Allah’ın kullarıyız ve de Allah (c.c.) a kul olmakla de ŞEREF DUYUYORUZ. Elhamdulillah…
SEVGİLERİMLE…
15 Nisan 2009, 19:19 tarihinde.
kardeş gerçekten senindemi adın ismail vardi?????????
16 Nisan 2009, 05:40 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim..İsmail
Sözlerinizen bir şey anlamadım.
Kim söyledi
Sevgilerimle…
21 Nisan 2009, 14:59 tarihinde.
selamlar
Mürsid´imiz Seyh Muhammed Muta (k.s) nin hayatlarini yayinlamanizi bekliyoruz
21 Nisan 2009, 15:09 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Evrim…
İnşaallah Murşidimiz olan Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.) ı hakkında detaylı bilgiler topluyorum Çünkü Ben Bu yazıları yazmağa başladığımdan bu güne kadar her kim hakkında yazı yazmışsam veya her ne hakkında yazılar yazmışsam EN SAĞLAM KAYNAKLARDAN VEYE GÖZLERİMLE GÖRDÜĞÜM şeyleri yazmışımıdır
Tabi ki bu Mubarek zat hakkında da en sağlıklı ve en doğru bilgileri kaynaklarıyla beraber yazmağa çalışacağım
Evet topluyorum.
İnşaallah yakın zamanda da kısa kısa yazılarla ( yazımı okuyan kardeşlerimi de sıkmadan) kısa bölümlerle yazmaya başlayacağım. İnşaallah.
Dualarını beklerim.
Sevgilerimle…
25 Ağustos 2009, 23:54 tarihinde.
mrb fuat abi bu sölediğiniz alimlerin ALLAH dostlarının yakınında olmayı dua etmayi dualarını almayı okadar çok isterdimki onların ilimlerinden yararlanmayı bir abim var psikolojik rahatsızlığı var ve burda sölemek istemediğim onunla ilgili bi problemimiz keşke rabbim o büyük zaatların abime dua etmesini nasip etsede o günahsız ALLAH dostlarının yüzü suyu hürmetine bu sıkıntımızdan beni ve ailemi kurtarsalar rabbim dert verir dermanınıda verir o yüzden bizde derman arıyoruz onlardan biride sizsiniz işte ve birşey daha sormak istiyorum bu büyük alimleri ziyaret etmemiz onların dualarını almaya gitmemiz mümkünmü acaba yani anlatmak istediğimi anladınızmı bilmiyorum ama inş anlamışsınızdır başınızı agırttım hakkınızı helal edin ne olur kusura bakmayın ama gerçekten çok sıkıntılı bir dönemdeyiz ne olur dualarınızı esirgemeyin inş bir an önce rabbim sıkıntımıza derman verir iii akşamlar ALLAH RAZI OLSUN DİNLEDİĞİNİZ için
allahın çaresiz kullarından aslı:(
26 Ağustos 2009, 00:11 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim aslı;
Kurban Evet Bu mübarek zatlar Allah’ın sevgili kullarıdırlar.
Allah’ın izniyle de duaları da makbuldur.
İnşaallah ailevi pröblemleriniz Bu mübarek zatlar hürmetine hem bizlere hem de sizlere rahatlıklar ve huzur getirir.
Kurban Bu mübarek zatlara gitmek elbette yerinde olur. AMA SİZ PİSİKOLOJİK BİR HASTALIKTAN BAHSETMİŞSİNİZ. Önclikle Doktorlara gitmenizde yarar vardır
Ama bü Allah’ın evliyalarının yüzü hürmetine de dua talep etmek de güzeldir Allah-u TEÂLÂ BU VELİLERİN DULARINI Vesile ederek Her şeyi Allah’tan istemek lazım.
Her şeye kaadir olan Allah’tır.
Yanı bizler her şeyimizi Yüce Rabbimizen istiyeceğiz ama bu zatların yüzü suyu hürmetine de vesile edeceğiz. Ya Rabbi bizim falan derdimizi Bu mübarek zatlar hürmetine bizlere ihsanda bulun. diye.
Kurban Haznevi ailesi Meşhur bir ailedir Bilginiz yoksa kısaca bahsedeyim. Bu mubarek zatlar Suriyede ikamet ediyorlar. Zaman zaman da Avrupaya ve türkiye ye de irşad için geliyorlar.
Bu mübarek ailenin olmaz sa olmaz iki prensibi vardır (Ben onların içinde 40 yıldır kaldığım için)
1- Kesinlikle siyasetle iştiğal etmniyorlar
2-Kimseden mal almiyorlar Velevki hediye dahi olsa (Messle; İrşada çıktıklarında sen onun yanındasın bir kaleme ihtiyaç oldu senden kalem istedi ve sen kalemini verdim o kalemle ihtiyacını giderdiği zaman hemen o kalemi dahi kabul etmez hemen geri iade ederler)
Evet..
Haznevi ailesi Çok mutakkı bir ailedir
Şah-i Hazneden sonra oğulları Muhammed masum, Muhammed Alaaddın, Muhammed İzzeddin, Muhammed haznevi ve şimdi de Muhammed Muta’ haznevi (Radiyallahu anhüm) dirler.
Allah bizleri ve sizleri Bu mübarek zatlar hürmetin günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Bizlere ve sizlere sıhhat ve afiyet dolu günler ihsan eylesin. Amin..
Dualarını beklerim.
Sevgilerimle…
26 Ağustos 2009, 00:24 tarihinde.
sevgili abicim aynen sölediğim gibi psikolojik rahatsızlıgı var dogrudur tabiki doktora gittik peygamber efendimiz hz.MUHAMMED (SAV) dediği gibi önce tevekkül etmek gerek bizde öle yaptık ama biliosunuzki tevekkülle birlikte duada çok önemli bişey rabbimin izni olmadıkça bu hastalıktan kurtuluşumuz yok onun için rabbimin sevgili kullarından dua bekliyoruz her kapıdan bir ümid biz ugraşıyoruz herkesten dua bekliyoruz sonuçta kimin duası kabul olur bilinmez ama o mübareklerin ALLAH dostlarının duaları geri çevrilmez bilioruz inanın hastanelik doktorluk herşeye başvurduk yani bütün tevekküllerimizi yerine getirdik iş sadece duaya kaldı abi öle sıkıntılı bi dönemki anlatamam sana ne desem kelimeler yetmez ALLAH RIZASI İÇİN dualarınızı esirgemeyin alimlerden birinin duasına öle çok ihtiyacımız varki anlatamam yani bu sıkıntının geçmesi için ne olsa yapmaya razıyım yani okadar büyük derdimiz ama yinede ALLAH razı olsun dinlemeniz bile yeterliydi tşk ederim ALLAH razı olsun hepinizden ama ben allah kapısından hiç ayrılmıcam bu sıkıntının geçmesi için herşeyi yapıcam rabbim inş yardım edicek inş iii geceler saolun
26 Ağustos 2009, 00:52 tarihinde.
Evet ..
Allah Acil şifalar ihsan eylesin. Amin..
Ben im de başıma bazı müsibetler geldi.(Allah bizleri ve sizleri daha beterinden muhafaza eylesin. Çünkü ne kadar dert büyük ise ondan daha büyük dertler vardır.)
Allah razı olsun bir arkadaşım bana bir gün bunu söylemişti Ve inan ki ferahladım.
Bana söylediği şey şuydu;
-”Eğer bir gün dünyaya ait çok büyük bir derdin olursa,
Rabbine dönüp;
-”Benim büyük derdim var deme!”
Derdine Dönüp;
-”Benim Çok büyük bir RABBİM var de!”
Evet canım kardeşim.
Her zaman Allah’a yalvaracağız Ve Allah’ın sevgili Kulları hüzrmetine Ya Rabbi Bu derdimize çare bul diyeceğiz İnşaallah Yüce Rabbim de bizleri boş çevirmez.
Canım kardeşim Allah bu kardeşinize şifalar ihsan eylesin. Amin.
Benim Eski Yazılarımdan
http://www.fuadyusufoglu.com/seyyidet-nefise-radiayallah-u-anha/
Bir dizi yazılar var Seyyidet nefise ve Seyyidet efise 2 3 diye kısa bölümler şeklinde yazılarımı okursanız İnşaallah Ferahlarsınız.
Dualarını beklerim.
Allah senin gönlünü ferahlatsın. Amin.
Sevgilrimle…
16 Ekim 2009, 11:15 tarihinde.
allah onların hatırına versin bizi
16 Ekim 2009, 12:53 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Ramazan;
Kurban Dualarınıza amin diyorum. Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri Bu mübarek zatlar hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Dualarını beklerim. CUMANIZ KUTLU OLSUN. Hayırlı olsun.
Sevgilerimle..
28 Ekim 2009, 14:44 tarihinde.
s a abi
28 Ekim 2009, 15:00 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Mahmud;
Ve Aleykümesselam ve rahametullahı ve berekatühü
Dualarını beklerim.
Sevgilerimle…
13 Kasım 2009, 19:28 tarihinde.
bu zatları nası nerede ziyaret edebiliriz benimde çok ihtiyacım var
13 Kasım 2009, 22:24 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Beyaz gül
Kurban Bu zatlar Allah’ın sevgili kullarıdırlar. Yani Allah’ın evliya kullarıdırlar.
Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri bu mübarek zatların hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Kurban Şayet Muhammed el Haznevi (k.s.) yi sorarsanız zaten Videoda Haznevi alisei linkleri ana sayfada vardır Orada Ahmed el Haznevi linkini tıklarsanız zaten dolayısıyla da nereden geldikleri açıklanıyor. Bu mübarek zatlar Süriye’de kalıyorlar. Onlar hakkında daha çok bilgi isterseniz zaten mutlaka da video’yu da izlamişsiniz Orada daha açıklayıcı bilgiler vardır. Dinlemekte ve sabır etmekte yarar vardır.
Ben şahsen bu mübarek zatlar bağlı bir kişiyim. Hakikatten bu mübarek zatlar vesilesiyle hem dünya ve hemde ahiret menfatını elde eden bir fakir kulum.
Allah bizleri ve sizleri bu zatların yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Dualarınızı beklerim.
Sevgilerimle…
07 Aralık 2009, 23:33 tarihinde.
s.a fuat abi ALLAH sizden ve mürşimizden razı olsun
07 Aralık 2009, 23:34 tarihinde.
s.a fuat abi ALLAH sizden ve mürşidimizden razı olsun
07 Aralık 2009, 23:37 tarihinde.
s.a fuad abi sitenizi ilk girişimdir.çok beyendim artık sık sık ziyaret edeceğim inşallah emeğine sağlık ve devamlı olmasını dilerim
07 Aralık 2009, 23:37 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Ramazan;
Kurban Allah senden de razı olsun Ve Bu mübarek mürşidimiz olan Muhammed Muta’ hazretlerini başımızdan eksik etmesin. Amin.
Dualarını beklerim.
Sevgilerimle…
07 Aralık 2009, 23:39 tarihinde.
fuad abi şuan sizinle msn de görüşmek isterim mümkümse a.e.o
07 Aralık 2009, 23:40 tarihinde.
fuat abi mürşidimizin ve saliherin duası üzerine olsun
07 Aralık 2009, 23:43 tarihinde.
a.selam fuad abi ve geçmiş bayramınız mübarek olsun ellerinden öperim
07 Aralık 2009, 23:46 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Ramazan;
Allah sizleri ve bizleri Bu mübarek mürşidlerin yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.
Kurban her zaman beklerim. Dualarınızı da bu fakir ve günahkar kardeşinizden esirgemeyiniz.
Ailene de selamlarımı lütfen iletiniz.
Sevgilerimle…
07 Aralık 2009, 23:56 tarihinde.
fuad senin msn adresini ekledim.kabul edersen sevinirim.dilerim senden biraz olsun ilim ve bigi alır ve amel ederiz.inşallah ALLAH (c.c) sizden razı olsun ve rehberiz şeyh muhammed mutaa ks yolundan ve izinden ayırmasın selametle hayırlı akşamlar dilerim
28 Aralık 2009, 19:30 tarihinde.
sayın fuad bey…yazılarınızdan çok etkilendim.bende muhammed el haznevi ailesinin inşallah öğrencisiyim,yanlış söylemeyeyimde ,dersliyim.ama ortamımız da bizim gibi allah yolunda olan,namazlı niyazlı ,dersli kimseler yok denecek kadar az.ben kapalıda değilim.ama içim allah korkusuyla,aşkıyla dolu.şu yazılarınızı bile okuduğumda ağlıyorum.başımızda rehber yok.dini konuları konuşup,sohbet etmek çok hoşuma gidiyor.ama öyle bir arkadaşım bile yok.kızkardeşimle ben varız,birde annem babam.kızkardeşimle ben çok zengindik,durumumuz çok iyiydi.ama eşlerimiz iflas etti.şu 3 senedir zor geçiniyoruz.rabbime binlerce şükür yinede.bu bir imtihandır muhakkak…bilgilerinizi paylaşmak isteriz.haznevi ailesinin içindesiniz.sizden tek isteğim.dua….ona çoook ihtiyacımız var..kardeşimle bana dua etmenizi istiyorum .hakkınızı helal edin.saygılar.
28 Aralık 2009, 20:12 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Esin;
Evet Haznevi Ailesi Çok çok büyüktür. Ama Bunu anlamak için de Bu ailenin yakınında olmak gerekir. Zaten Bu kapı herkese açıktır. Elhamdulillah Devletimiz sağolsun Vizeler de kalktığına göre de çok rahat insan bu zatlara gidelir. Onların sohbetlerinde yararlanabilir.
Canım kardeşim Ben kim dua etmek kim Ancak Bu mübarek zatlar hürmetine YÜCE RABBİMİZ BİZLERİ VE SİZLERİ DAHA DOĞRUSU Muhammed Mustafa Sallallahu aleyhi ve sellem ümmetini aff eylesin. Amin.
Kardeşim kapalı olmadığınızı söyliyorsunuz Müslümanlar kardeştirler dolayısıyla Hepimiz kardeşiz BİZİM İÇİN KAPALI DA OLSA KARDEŞİMİZDİR AÇIK DA OLSA KARDEŞİMİZDİR. MÜHHİM OLAN KALBLERDEKİ NİYYETLERDİR. ALLAH HER ŞEYE KAADİRDİR. Allah (c.c.) Bizleri de sizleri de ıslah eylesin. Amin.
Zaten Haznevi ailesine (Telİrfan’a ) herkim olursa olsun kendilerine insanların gelmesi ve bu insanlari irşad ederek onları Allah yolunda mukim etmeleridir.
Elhamdulillah Haznevi tarikatı Asla ve asla siyasetle uğraşmiyorlar ve asla ve asla kimseden de mal toplamıyorlar. Bilakis onlar mallarını Allah yolunda dağıtıyorlar.
Mesele Tel İrfan’a gidenler bilir Her kim gelirse gelsin sabah kahvalatısı nı yapar ve öğle yemeği olunca da Bir kişi bağırır “elişa elişe” yanı yemeğe davet eder.
Gelen gelir gelmeyen gelmez akşam da hakese yemeğe gelmeleri ,için nida ederler. Ve yatma zamanı da gelince yatağa yatar ve orada kaç gün kalırsa kalsın kimse “Sen namaz kılıyor musun? veya sen nereden geldin ne için geldin demez.
Yanı oarada her insan gelir yemeğini yer içer ve yatar kimse sen bu kadar çok kaldın demez.Yanı herkes hürdür. Oraya gidenler kendi Ahirteleri için birşeyler kazanmak için ne kadar çabalarlarsa onların menfaatınadır.
Haznevi tarıkatını bilmeyenler mümkünse Tel İrfan’a kadar gitsinler orada inşaallah Ahiret hayatları için çok şey kazanırlar.
Düşünebiliyor musun?;
Riya yok, Siyaset yok, Giybet yok, sadece ve sadece kalbların ıslahı için çalışma var . Zikir var Kur’an var namaz var. Bütün İyilkler Elhamduılıllah burada toplanmıştır.
Zaten bu dünyaya gelişimiz de senin dediğin gibi İMTİHAN YERİ değil midir. İşte bu imtihan’ı çok dikkatlı kullanmak lazımdır.
İnan ki, CANIM KARDEŞİM hepimiz bir zaman gelecek çok pişman olacağız ama ya az ya çok İşte Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri Hüsranda olanlardan eylemesin. Amin.
Aşağıdaki yazımı okumakta yarar vardır.
http://www.fuadyusufoglu.com/manen-kar-ve-zarar/
Dünyevi işlerinizi bozulduğunu söyliyorsunuz Allah kerimdir Yüce Rabbim bir kapıyı kaparsa BİN kapıyı açar. Yetreki bizler kendi elimizden geldiği kadar Allah yoluna girip kendimiz için kazançlar elde edelim
Zaten Tasavvufun gayesi de budur Tasavvuf’ta ıhlas, Muhabbet ve teslim önceliklidir. Eski yazılarımda da anlaşılacağı gibi İmâm-i Gazali hazretleri (r.a.) bunu uzun uzadıya anlatmıştır.
İnsanların bu mübarek zatlara gidip kendi kalblerini ıslah yoluna koymaları için sabır edip Kendilerine ührevi hayatı için bir şeyler kazanmalarıdır.
Gaye budur.
Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri Bu kötü dünya afet ve belalarından muhafaza eylesin. Amin.
Dualarını beklerim.
Sevgili eşinize de selamlarımı lütfen iletiniz.
Onlar da b u günahkar ve fakir kardeşine dua etsinler.
Sevgilerimle.
Allah-u Teâlâ sizn ailenizi AZİZ eylesin. Amin.
02 Ocak 2010, 00:49 tarihinde.
[...] Muhammed El-Haznevi (Kuddisesirruh) Hazretleri [...]
13 Ocak 2010, 17:16 tarihinde.
selamün aleyküm ben imam hatib mezunuyum sizlere katılayı çok isterim rabbim ve sizlerde beni uygun görürseniz aranıza girerim gaziantepte sohbetlere katılmaya gidiceğim inşallah daim olur allah hepinizden razı olsun
13 Ocak 2010, 18:55 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Merve;
Elbette ki sizleri aramıza katmayı canu gönülden isterim. Çünkü Müslümanlar kardeştirler dolayısıyla bizler de kardeşiz.
Allah öncelikle seni başarılı kılsın. İnşaallah önce kendine ve dinine devletine faydalı bir insan olmak dileyiyle Derslerinizden başarılar dilerim.
Dualarını beklerim
sevgilerimle..
11 Şubat 2010, 00:42 tarihinde.
şeyh izzeddin gerçek bir şeyhti yalnız mutaa şeyh değil ne yakından nede uzaktan alakası yok ilmi bile yok.. bunu kendide bilir. ama dünya menfaati işte
11 Şubat 2010, 12:32 tarihinde.
Tarık diye yorum yazan yaratığa cevab;
ÖNEMLİ AÇIKLAMA;
Ben fuad Yusufoğlu olarak Bu mübarek Allah’ın sevgili veli kulları hakkında kötü yorumlar yazanların yorumlarını yayınlamıyacağımı ve onlara cevab vermiyeceğimi söylemiş ve yazmış idim.
Ama bana gelen yukarıdaki yorumu cevablandıracağım… Çünkü bu yorum sahibi gibi düşünenler ve onun gibi olan zavallı kişiler olabilir düşüncesiyle umumi bir açıklama yapacağım…
Artık her kes bunda kendisine bir ders çıkarsın.
Ey kendini bilmeyen ve başkalarını da kendisi gibi bilen yaratık;
Sen ne söylediğinin farkında mısın?
Bu söylediğinin her zaman ve her yerde olan Allah’ın kamerasına kayıd olduğunun farkında mısın?
Ve son olarak da bu sözlerin sana hem dünyada ve hemde ahirette neye mal olacağının idrakında mısın?
Bu sözleri yazmak ve söylemekle ne kadar büyük günah işlediğinin farkında mısın?
Dolayısıyla hiç sıkılmadan günah işlemekle ve bu yaptığın günahı açığa vurmakla ya sen Allah’a inanmıyorsun veya sen delisin
Şayet sözlerinin farkında isen ve gene sözlerini bu şekilde söyliyorsan ben sana daha ne söyliyeyim.
Zaten sen zavallı olmuşsun Benim de zavallı ama bir o kadar da ahmak olan insanlarla uğraşacak zamanım yoktur.
Ey zavallı yaratık;
Sahihi Buharı hadisinde şöyle geçiyor; MEALEN;
-”Allah’ın veli kullarına karşı gelenler bana karşı gelmiş olurlar ve dolayısıyla ben onlara savaş (harb) açarım.”
Ey zavalı biçare
Sana insan demiyeceğim çünkü sen insan değilsin insan kılığında olup da başka yaratıklarla kendini karıştırıyorsan ben sana ne diyeyim ancak sana başka bir şey yakıştırabilirim (gerçi bu da çok hafif kalır ya) Belki sen insan değil hayvanlardan da daha aşağısın. Çünkü hayvanlar yarın kıyamette Allah huzuruna çıkıp cezalarını çektikten sonra da toprak olacaklar. Ve kafirler bu hayvanların toprak oluşlarına gıpta ile bakacaklar ve
–“İlahi keşke bizler de toprak olsaydık.” derler.
Ama o zaman bu sözlerin kıymeti olmaz. Peki bu sözler ne zaman kıymetli olur.
Evet Dünyada iken Allah için salih ameller işleyenler, Allah’ın sevgili veli kulları ile oturanlar, onların izinde gidenler, onlarla kalkıp oturanlar, onlara hizmet edenler, onların sohbetinde oturanlar ve onların sohbetinden bir şeyler alarak kendilerine dersler çıkaranlar. v.s.
Aslında Sen İzzeddin haznevi hazretleri (k.s.) için de söylediğin sözde de samimi değilsin. Yani bu sarf ettiğin sözler (yani; -“şeyh izzeddin gerçek bir şeyhti.” Diyorsun aslında bu söz doğrudur ama sen bunda samimi değilsin çünkü sen Şeyh İzzeddin el-Haznevi hazretleri (k.s.) ni de şeyh olarak görmüyorsun) yanı bu sözlerin doğru olmakla beraber ama sen doğruyu kabul etmediğinden bu sözlerin de kıymeti yoktur. Yanı sözlerin doğru değildir yanı sen yalan söyliyorsun yalan söyleyenler de munafıkların amellerini işlemektedirler. Çünkü ben senin gibi söyliyenleri çok gördüm.
Senin gibi Bazı munafıklar Şeyh Alaaddin haznevi hazrteleri (k.s.) zamanında Bana; (Kİ BU GİBİ Munafıklar Muhammed Ma’sum (k.s.) zamanında bu büyük zata karşı gelmişler ona kabul etmiyorlardı. Ama Muhammed Ma’sum hazretleri vefat edince)
-“Ah şeyh ma’sum-i sani! Şeyh Muhammed ma’sum şeyhti ama şeyh Alaaddin şeyh değildir.” demişlerdi.
Ve senin gibi söyliyen bu munafıklar sonra zamanla Şeyh Muhammed Alaaddin haznevi (k.s.) hazretleri vefat edince de şu sözleri söylemeye başladılar..
–“Şeyh Alaaddin haznevi hazretleri şeyhti ama şeyh İzzeddin haznevi şeyh değildir.” demeye başladılar.
Sonra da şeyh Alaaddin hazretleri (k.s.) vefat edince de tekrar eski sözlerini söylemeye başladılar…
-“Şeyh İzzeddin şeyhti ama Şeyh Muhammed el haznevi (kı.s.) şeyh değildir.” söylemeye başladılar.
Ve zamanla da Şimdi bazıları şöyle söyliyorlar
-“Şeyh Muhammed el haznevi şeyhti ama Muhammed Muta’ el haznevi hazretleri (k.s.) şeyh değildir.” diyorlar.
Yanı bak nereden nereye geliyorlar. Aslında bu munafıklar başta Şeyh Ahmed el-Haznevi hazretleri (k.s.) ni de şeyh olarak saymıyorlardı ve zamanında Bu mübarek zat için AĞIZA ALINMAYACAK SÖZLER SARFETMİŞERDİ
Peki gelelim zamanımıza Şah-i Hazne hakkında sözler söyliyenler ne oldu ve Şah-i Hazne (k.s.) ye ne oldu.
Ve ha keza sırasıyla Muhammed Ma’sum (k.s.), Muhammed Alaaddin (k.s.), İzzeddin El Haznevi (k.s.), Muhammed El-Haznevi ve en son olarak da Muhammed Muta’ el-Haznevi (k.s.) ye ne oldu.
Şayet sen bilmiyorsan veya idrak edemiyorsan Sana ben söyliyeyim
Şeyh Ahmed El-Haznevi hazretleri (k.s.) şah oldu ve bunları ta onun zamanında söyliyenler ve bugün de aynı şekilde söyliyenlere ne oldu bunlar da rezil ve rusvay oldular. Ölenler de Allah’ın huzurunda cezalarını çekecekeler. Daha şimdi sağ olanlar da inan ki yollarını şaşırmış olarak sokaklarda avara avara geziyorlar.
Çünkü Allah’ın bir velisine karşı geldiler ve onu inkar ettiler tıbkı Resulullah Sallallahu aleyhi ve sellem zamanında olan munafıklar gibi
Nasıl ki bu munafıklar Resulullah (s.a.v.) i inkar etti iseler aynı şekilde bugünkü munafıklar da Şayet Resulullah zamanında olsalardı Resulullah (s.a.v.) ı inkar ederlerdi. Allah teâlâ hazretleri bizleri korusun.. Amin… Yüce Rabbim bizi Allah’ın sevgili velileriyle imtihan (Tecrübe) etmesin. Amin…
Peki bu mübarek zatları inkar edenler ne diyorlardı;
-“Şöyle söyliyorlardı. Mele Ahmed-i berivanı kendini nasıl şeyh sanıyor (haşa sümme haşa) O mübarek zatı Deccal’a benzetiyorlardı. Peki Şeyh Muhammed ma’sum (k.s.) için ne söylediler. Şeyh Allaaddin haznevi için ne söylediler ve şeyh İzzeddin el-Haznevi için ne söylediler son olarak Muhammed El-Haznevi için ne dediler aynı şimdi senin söylediğin gibi terbiyesizce laflar ettiler onlar kim şeyhlik kim Nasıl âlim olabilirler.
Hatta bazı kimseler de dediler ki;
Bizim mantıkada insanlara tövbe vermesinler diye daha da ileri gittiler.
Peki onlar böyle saçma sapan şeyler söylediler de Bu mübarek zatlar ne yaptılar;
Ahmed-i Berivani iken Bu yolda “Şah” olup Şah-i Hazne oldular. Onun zamanında okuttuğu talebe sayısı 10 -20 iken Muhammed Ma’sum hazretleri zamanında yüzlerce oldular, bu mübarek zatlar zamanında binlerce insan bu kapıya geldiler sonra İnsanlar çoğaldı yüzbinlerce oldular.
Ve en son da Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.) Tel ma’ruftan tek başına hicret etti ve Tel İrfan gibi NE İSMİ NE DE CİSMİ OLAN bir şehir yaptırdı ve oraya İnsanlar akın akın gelmeye başladılar.
Şah-i Hazne hazretleri (k.s.) nin mübarek bir sözü aklıma geldi
Fransız işgalında Suriye’ye gelen Fransızlar Şah-i Hazne (k.s.) yi bir potansıyal suçlu gibi görerek Bu mübarek zatı ileride Suriye nın başkanı olacağını söylediler tıpkı geçmiş Sadatlarda olduğu gibi (Ali Ramiteni hazretleri (k.s.) zamanında olduğu gibi; istersen Ali Ramiteni hazretleri (k.s.) nin hayatını ve menkıbelerini oku
Şayet onun hayatını bulamazsan fazla yorulmaman için benim sitemdeki bu linki tıkla oradan okumaya devam et lealle belki bir şeyler anlarsın)
http://www.fuadyusufoglu.com/ali-ramiteni-radiyallah-u-anhu-2/
http://www.fuadyusufoglu.com/ali-ramiteni-radiyallah-u-anhu-3/
http://www.fuadyusufoglu.com/ali-ramiteni-radiyallah-u-anhu-4/
Veya Yusuf-i Hemedân-i hazretleri (r.a.) nin hayatını da oku onun da linki aşağıdadır;
http://www.fuadyusufoglu.com/yusuf-i-hemedani-radiyallah-u-anhu-5/
Evet her neyse gelelim Şah-i Hazne (k.s.) ya
Fransız kapitanı da korkusundan ne yapacağını şaşırmıştı.
İşte o zaman
Şah-i Hazne (k.s.) şöyle buyurmuştu;
-“Kapitan! Kapitan! Beni köyden köye başka yerlerden başka yerlere süryorsun yanı sürgüne gönderiyorsun yorulmana gerek yok ben sana işin hakikatını söyliyeyim; şunu unutma ki ben Dağ başındaki bir taşın yanına gitsem Müslümanlar O taşı kastd edecekler ve banım yanıma gelecekler. En iyisi sen boşuna yorulma.”
Şimdi senin kulağına küpe olacak bir kısa şey söyliyeyim (gerçi sağır olanlara,duyuramayız ki, kör olanlara gösteremeyiz ki, dilsiz olanlara anlatamayız ki)
Her neyse (belki bu siteme gelenlerden aklı selim bir kardeşimiz okurda kendisine bir ders çıkarır diye yazıyorum.) asıl meseleye gelelim;
Muhammed Muta’ hazretleri Tel Ma’ruftan tek başına yalnız ve mallarını mülklerini bırakarak ayrıldı ve kupkuru bir tepeye gelip yerleşti aradan çok kısa zaman geçtiği halde neler değişti
Daha evvel de söyledim ya, sen görmiyor, işitmiyor, olabilirsin
Sana söyliyeyim var gücünle kulaklarını aç ve dinle şayet bir nebze işitilecek yer kalmışsa;
Muhammed muta’ hazretleri (k.s.); Tel ma’ruf’ta iken oaraya gidenler nasıl kalabalıktı (Kamışlı ile Tel’ma’ruf arasındaki “Dicle tur” seyahata SOR) ve Tel İrfan daha yok ken nasıl ıssız bir tepe idi ise, Peki şimdi Yani Muhammed Muta’ hazretleri Tel Ma’ruftan ayrılınca çok çok kalabalık olan Tel ma’ruf’un durumu şimid nasıl (gene “Dicle tur” seyahat’a sor) Ve Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.) ıssız olan Tel İrfan olan yer‘e hicret edince şimidi Tel İrfan ne durumdadır bir git bak.(gerçi gözler görmese ben ne yapayım ki)
Kısaca ben senin gibilerini çok gördüm ve nasıl rezil ve rüsvay olduklarını da yakınen şahid oldum Çünkü yaşım 55 ve Bu Haznevi Tarikatında tam 40 küsür yıldır içindeyim Elhamdulillah bazı durumları iyice biliyorum.
Sen her kimsen bilmiyorum da sana son olarak Allahın evliyasına karşı gelenlerden bazı bu tarikata mensub sözde haznevi ailesinden halifelik almış ama bu hilafeti veya muridliği layıkıyla yapmayan halifeleri de gördüm ama sonları elim oldu. Allah beni ve ailemi ile bu mübarek veli kullara inanmış olanları korusun. Amin.
Ben her yoruma yazdığım başlığı da ve sonucuda malesef senin yorumuna cevab olarak yazacağım bu satırlarımı bunlardan eksik olarak tamamlayacağım. (yani ben her yoruma cevab yazdığım zaman; “Sevgili canım kardeşim falan” ve sonunda da “sevgilerimle…” diye bitiriyordum ama sana bunları söylemiyeceğim.
Çünkü Allah’la savaşan insanlara daha ne söyliyebilirim. Allah muhafaza eylesin. Amin.
Son olarak bir tavsiye;
Sen sen ol tevbe istiğfar et ve bu fikrinden vazgeç Allah’a yönel bir daha Allah evliyasını inkar etme. Onlar hakkında gıybet ve iftira etme.
Fuad Yusufoğlu
13 Şubat 2010, 15:25 tarihinde.
Allah razı olsun. Bunun gibilere söylenecek olanı hakkıyla layıkıyla söylediniz . Mürşidimizin duası üzerinizde olsun
13 Şubat 2010, 17:45 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Ömer Yüksel;
Evet bu gibilere daha da çok verilecek cevaplar var ama yazı çok uzun olacağı için de kısa kestim.
Senin gibi Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.)nin temiz iki genç talebesi de bu yorumu okudular ve bana şunu dediler;
-”Amca bu yaratığın yazdığı yorum onun kabul ettikleri ile yazdıkları birbirine uymuyor”
Ben;
-”Mesele ne gibi.”
Bana;
-”Baksana herif diyor ki; (-”Şeyh izzeddin şeyh ti ama Muhammed muta’ hazretleri (k.s.) şeyh değildir.”) diyor
-”Bu söylediği ile kabul ettiği birbirlerine ters; Mesele Şayet şayh İzzeddin şeyh ise onun halifesi olan Gözümüzün nuru Muhammed el-Haznevi de şeyhtir. Ve dolayısıyla da Onun da halifesi olan Muhammed Muta’ hazretleri de şeyhtir. Ama tersi ise artık benim dilim söylemeye varmıyor Bu herif Resulullah Sallalahu aleyhi ve sellem’e kadar olan büyük zatları da inkar ediyor .”
Bir de ikinci husus ta şudur; Gene bu zavallı yaratık diyor ki; (-”İlmi de yok ama dünya menfaatı.” Diye zırvalıyor
-“Evet.” dedim.
VE ŞUNU İLAVE ETTİM.
-”Şayet ilmi olmasaydı 40 yıldır Haseke ilinin müftülüğünü yapan zat (Yanı daha Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.) dünyaya gelmeden bu zat Haseke ilinin müftüsü artık sen onun yaşını sen düşün. Bu kişi o kadar alim idi ki bu görevde bu kadar uzun süre kalmıştır. Ama bu zatı-ı muhretem ne yaptı geldi Muhammed Muta’a hazretlerine talebe oldu Artık var gerisini sen düşün. Şayet Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.9 nin ilmi olmasaydı Koskocaman Müftü ve kırk yıldır bu görevde kalmış bir alim ona gelip talebe olur mu?
Bu yaratık
–“dünya menfaatı.” diyor
Peki Muhammed Muta’ hazretleri Tel Ma’ruftan ayrılınca beraberinde ne götürdü hiç birşey Tel Ma’rufta ne bıraktı ben söyliyeyim mühterem babaları olan Muhammed El Haznevi hazretlerinin kasırlarını geride bıtraktı on binlerce dönüm arazı bırakıp gitti. Ve şayet dünya menfaatı olsaydı Tel Maruf’tan ayrılmaz mal ve mülkünü bırakmazdı. Değil mi
Şeyet inslarda birazcık akıl olsa bu kadar varlık içinde iken bu malı mülkü elinin tersiyle itip kupkuru ve hiçbir yerleşim birimi olmayan Tel İrfan’a gelir miydi?
Ama gel de bu şaşkın bedbaht insanlara anlat…
Gerçi dahası da var ama Müslümanlar uzun yazıdan bıkmasınlar idye kısa kesiyorum.
Senin dualarına amin diyorum. Dualarını beklerim.
Sevgilerimle…
15 Şubat 2010, 15:01 tarihinde.
Allah razı olsun, ilginize teşekkür ediyorum.Amaç bilgilendirmekse gerektiği kadarı yapıldı.Niyet bilgilenmekse teşekkür edilmeli. Sizin de belirttiğiniz gibi bunlara söylenecek söz çok fakat söylemeye gerek yok diye düşünüyorum.O ve onun gibiler bu tür yazıları bilerek yazıyor.Kendilerine bu tür ortamlar oluşturarak zihinleri karıştırmaya yönelik bir tür faaliyet içerisindedirler. Yapmak istediklerine istemiyerek de olsa yardımcı olmayalım. Tercih sizindir. Şeyh’in duası sizinle olsun.
15 Şubat 2010, 15:56 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim Ömer Yüksel Saral;
HAKİKAT Senin söylediğin gibidir. Zaten ben de niyetim bunun ve bunun gibi kendini bilmezlere cevap yazmamaktı ama başta söyledim ya buraya gelen insanlar belki okurlar da Muhammed Muta’ el-Haznevi hazretleri (k.s.) nin ne gibi sıkıntılar içerisinde malını yoğunu bırakıp Allah için Tel irfan’a göç ettiğine İşaret etmektir.
Yoksa bunlar ve bunlar gini yaratıkları çok gördük çoook. Gerçi yüz yüze de onlara gereken cevabı verdik.
ALLAH BİZLERİ VE SİZLERİ KENDİ RAHMETİYLE AFF EYLESİN. Amin.
Dualarını beklerim.
Sevgilerimle…
21 Mart 2010, 22:27 tarihinde.
Saygılarımla…esselamu aleikum.öncelikle tuhfetül alaiyye kitabı şeyh aladdin haznevi ks mi ait?onun eseriyse nereden temin edebilirim.tabi ben arapça bilmiyorum.daha önce de yusuf bey size mail atmıştım sanırım okumadınız?
25 Mart 2010, 05:36 tarihinde.
Kardeşim Ottoman;
Evet Zikr edilen eser Muhammed El-i Haznevi hazretleri (k.s.) nin eseridir. Ama Türkçeye çevrilmemiştir. En azından ben bilmiyorum….
Dualarını beklerim…
Sevgiyle kalın…
30 Kasım 2010, 15:19 tarihinde.
s.a
evet eserin türkçesi mevcut isteyen olursa ücretsiz gönderebiliz.. tabi elimizde bulunan miktar kadarını.
bu arada sizinle tanışmak isteriz fuat bey..ben istanbuldan kemal durmuş. bu arada size soru soran kardeşlerimiz mürşidimiz ve yolumuz hakkında daha fazla bilgiyi http://www.haznevi.net adresinden temin edebilirsiniz..
21 Ekim 2011, 21:45 tarihinde.
haznevi ailesi nakşibendi tarikatını ilgili haberleri nasıl takip edebilirim?
22 Ekim 2011, 05:54 tarihinde.
Kardeşim Özcan;
Sana bir link vereceğim o linki tıkla Haznevi ailesi hakkında çok bilgi elde edebilirsin…
http://www.haznevi.net/haznevi.aspx
nakşibendi Sisile-i yi takip etmek istersen de bu linki tıkla
http://www.fuadyusufoglu.com/tag/haznevi-mursidleri/
http://www.fuadyusufoglu.com/silsile-i-aliyye-buyuklerinin-isimleri/
Dualarını beklerim…
23 Ekim 2011, 16:31 tarihinde.
Selamun Aleykum Degerli Hocam,
Bu gun 22 Ekim’11-Pz. Habervaktim’in sitesinde, Sehy MUhammed Haznevi Hz’leirnin 6.yildonumu nedeniyle yayinlanan yazilari okuduktan sonra, Sultan’i (k.s.) nette arastirmaya basladim. Cunku yazida, Hac ibadetinden sonra donuste “Sehid” oldugu ailesi ile birlikte belirtiliyordu fakat detayi hakkinda bilgi verilmiyordu. Degerli Hocam, acaba olayin detayi hakkinda bilgi ogrenebilecegim tavsiye edeceginiz bir link varmi diye sormak icin bu mesaji atiyorum. Allah razi olsun. Hurmet ve selamlarimla.
23 Ekim 2011, 16:32 tarihinde.
Hocam,
Tekrar selamlar,
23 Ekim’11-Pz olmaliydi tarih. Kusura bakmayin, 22 Ekim’11-Pz diye ilk gonderdigim msj’da yalnis yazdigim icin.
Hurmetlerimle.
23 Ekim 2011, 17:18 tarihinde.
Allah senden razı olsun… Amin…
Kısaca anlatayım..
Şeyh Muhammed haznevi hazretleri (k.s.) Umre dönüşü Medineye Resullah (slallalhu aleyhi ve selem) a gitmek için Kabeden ayrıldı Medine ye varmadan (tahminen 200 km) Kaza geçirdi.
Kazada Kendisi şehid oldu yanında oğlu, Hanımı, muhterem valideleri de vefat etti.
Allahu teâla hazretleri bizleri ve sizleir onun şefaatına nail eylesin… Amin..
Şimdi de ortanca oğlu Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.) Onun yerine halife dir
http://www.fuadyusufoglu.com/seyh-muhammed-el-haznevi-ks-hazretleri/
dualarını beklerim…
08 Kasım 2012, 06:36 tarihinde.
Kardeşim Haci Mmahmut Ucar;
Allahın selamı senin de üzerine olsun… Allah bizleri ve sizleri doğru yola hidayet eylesin.. Amin…
Bu fakirde bütün müslümanları sevre ve sayar Alimler olmasaydı halimiz ne olurdu… (Bu söz doğrudur hem de çok çok doğrudur ama her alim le de yola çıklımaz Ya hangi alimle yola çıklıır? İLMİYLE AMEL EDEN ALİMLE yola çıkılır.) Evet bahsettiğiniz zatı YANI ABDÜSSELAM EL HAZNEVİ) tanıyorum BU ZATLA DA YAOLCULUK YAPMIŞLIĞIM VAR…Yani analayacağın hem bu zatı da hem de Haznevi ailesini çok ama çok yakından tanıyorum…Bütün aileye saygımdan dolayı da onlara herhangi bir edepsizlik yapmak istemiyorum onun içindir ki ben sözlerimin üzerine basa basa şunu söyleek istiyorum ben hiç kimse ama herhangi bir insan hakkında da ĞİYBET yapmam çünkü vebalı çoktur. Bundan dolayı ben hiç bir alim hakkında kötü konuşamam. hele Şah-i hazne hazretleri (k.s.) nın aile fertleri hakkında asla mümkün değildir.
Fakat ben yoluımu Şah-i Hazne (k.s.) hazretleri ile onun halifeleri vesilesiyle takib ediyorum….. Yanı Ben Şah-i Hazne hazretleri (k.s.) halifeliği kime teslim etti ve onlar da kimlere teslim etti takib ede ede şimdiki konuma geldim…ŞAH-İ HAZNE HAZRETLERİ (k.s.) nın çok halifeleri oldu.. ama ilk halifeliği Haci Hüseyin Kertveni (k.s.) ye verdi. Dolayısıyla da Şah-i Hazne hazretleri (k.s.) ilk halifesi Haci Hüseyin Kertveni (k.s.) dır ( Haci Hüseyin kertveni hazretleri nı yakında tanıdığım bir mübarek zat idi ama ondan sonra halifelik devam edemedi.) Sonra şah-i Hazne hazretleri ikinci halifeliği oğlu Muhammed Mahsum hazretleri (k.s.) verdi. dolayısıyla da Muhammed Mahsum hazretleri (k.s.) sırayla da Alaaddin el haznevi hazretleri (k.s.) sonra da İzzeddin el haznevi hazretleri (k.s.) sonra Muhammed el haznevi hazretleri (k.s.) şimdi de hala hayatta olan Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.) verildi…Şimdi de ben Muhammed Muta’ hazretleri (k.s.) nın muridiyim…Allah bzileri onun şefaatına nail eylesin… Amin…
Ha diyeceksin ki sen ne makamları katedip de bu durumuna geldin İnan ki hiç bir makama varamamışım sadece daha sadık bir murid olabilmek için tam 40 yıldır çabalıyorum ama ne yazık ki hala MURİD olamamışım…
Bakalım Yüce Rabbim neyler neylerse güzel eyler…YÜCE RABBİM AKİBETİMİZİ HAYIRLI KILSIUN… AMİN…
26 Haziran 2015, 22:26 tarihinde.
[...] Muhammed El-Haznevi (Radiyallah-u anhu) Hazretleri [...]
02 Ekim 2016, 21:25 tarihinde.
selam aleyküm. Değerli dostlar merak ettiğim bir husus var? şeyh ahmed haznevi hazretlerinin nesebi hakkında bilgisi olan var mı? seyyid midirleri? buyuk dedeleri arasında şeyh hasan adında biri var mı?
03 Ekim 2016, 20:22 tarihinde.
Ve aleykümesselam ve rahmatullahi ve berekatühü
Kısaca söylemek gerekirse Seyyid’dirler. Daha detayli bilgi verebeilirim, sana gereken bilgileri yazacağım İnşaallah
NOT; şu anda Nusaybin dışında olduğum için detaylı bilgiler Nusaybin’deki arşivimde kaldı
Sevgiyle kalın
24 Ocak 2017, 18:53 tarihinde.
Esselamu Aleykum bizim bildiğimiz şeyh ahmed el haznevi hazretleri evladları arasında sadece şeyh masuma halifelik vermiştir. Şeyh Alaaddin şeyh masumun halifesi şeyh İzzeddin de şeyh Alaaddinin halifesidir bilinen bu değilmi? Bazi müridler hocalar hayır 3 ü de şahi haznenin halifesi diyorlar bunun kaynağı nedir? Bilinen gösterilebilecek bir Vasiyet varmı şeyh ahmede k.s ait? Bu konuda bilginiz varmı? Saygılar!