Sırrı-yi Sekati (Radiyallah-u Anh)- 5
Bar-e Gündük Küçük bir şelale (Nusaybin)
Sırrı-yi Sekati (Radiyallah-u Anh)-5
Bir gün hocası Sırrı-yi Sekati (r.a.) nin huzuruna çıkıp;
-“Ey Şefkatli merhametli efendim! Beni günah karanlıklarından kurtarıp, huzur ve saadete kavuşturdunuz. Bunun için Allah-u Teâlâ size bol bol mükafatlar ihsan buyursun.” Dedi.
Kısa zaman sonra Sırrı-yi Sekati hazretleri (r.a.) ne biri gelip;
-“Efendim! Beni talebeniz Ahmed gönderdi. Rahatsız olduğunu size bildirmemi söyledi.” Dedi.
Sırrı-yi Sekati (r.a.), gelen kimse ile beraber talebesi Ahmed’in bulunduğu yere gittiler.
Şehrin dışında, sahrada çukur bir yerde yattığını ve ölmek üzere olduğunu gördüler.
Sırrı-yi Sekati (r.a.) sadık talebesinin başını kaldırıp dizine koydu. Yüzünün tozlarını sildi. Ahmed gözünü açıp hocasını görünce çok sevindi.
Huzur içinde ruhunu teslim etti. Gasl ve defin hizmetlerini yerine getirmek için şehre geri geliyordu ki, şehir halkının kendilerinden tarafa gelmekte olduklarını gördüler.
Hayret edip nereye gittiklerini sordular.
Onlar;
-“Biz şehirde (Her kim, Allah-u Tâlâ’nın veli kullarından birinin cenazesinde bulunmak isterse, ‘Şuniziye’ kabristanına gitsin.) diye bir ses duyduk. Onun için yola çıktık.” Dediler.
Yıkayıp kefenledikten sonra ‘Şuniziye’ kabristanına defn ettiler.
Cüneyd-i Bağdad’ı şöyle anlatır;
Hocam Sırrı-yi Sekati (r.a.), bana bir şey öğretmek istediği zaman sual sorardı. Bir gün bana;
-“Ey Cüneyd! Şükür ne demektir?” diye sual etti.
Ben de cevab olarak;
-“Ni’metini destek yaparak Allah-u Teâlâ’ya asi olmamaktır.” Deyince
Bana;
-“Bu hikmet sana nereden geliyor? Diye tekrar sual etti.
Ben de;
-“Senin meclisinde bulunmaktan.” Dedim.
Şöyle anlatılır;
Birgün Sırrı-yi Sekati (r.a.) ye sabrın ne olduğu soruldu. O da sabır konusunu anlatmaya başladı. Bu esnada bir akrep dolaşmaya başladı. İğnesini defalarca kendisine soktuğu halde, Sırrı-yi Sekati (r.a.) hiçbir şey yokmuş gibi, sakin sakin konuşmasına devam etti.
Kendisine;
-“Neden akrebi fırlatıp atmiyorsunuz?” diye sorulunca
Sırrı-yi Sekati (r.a.) şöyle cevab verdi;
-“Sabır konusunda konuşurken, sabretmemek hususunda haâk Teâlâ’dan hayâ ederim.”
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Tâlâ hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Seyyidet nefise radiyallah-u anha veli kulun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
Etiketler: Allahın veli kulları, Menkıbeler, Sırrı sekat-i (r.a.), Tasavvuf
27 Aralık 2008, 19:16 tarihinde.
Seher;
tamam bir tane cüz almak istiyorum Allahın izniyle inş.. okurum devamını Allah nasip eder inş..
27 Aralık 2008, 19:17 tarihinde.
Sevgili canım kardeşim…
Tamam kurban sana 4 CÜZ’Ü VERDİM ALLAH (C.C.) Kendi rızası istikametinde kabul buyursun..
Amin..Senin ismini SEHER olarak tabloya geçirdim…
Şayet Allah kısmet ederse Haftaya da okumak istersen bana mutlaka ve mutlaka en geç ÇARŞAMBA Gününe kadar haber ver. Hatmeler devam edecyim veya etmiyeceğim.
Dualarını beklerim.. Ailene de selamlarımı söyle
Sevgilrimle…