‘Cuma günün edebleri’ olarak etiketlenmiş yazılar
Cum’anın edebleri
07 Kasım 2008Çağ-Çağ deresi (BOR) Nusaybin
On şey’de sünnet ve edebe riayet etmek lazımdır.
Birinci Edeb:
Cum’ayı kalb ve iş ile perşembeden karşılamalıdır. Beyaz(Temiz) Perşembe elbiselerini hazırlamalı, işlerini çabucak bitirip namaza gitmeli, Perşembe günü ikindiden sonra oturmalı, tesbih ve istiğfarla meşgül olmalıdır.
Çünkü;
Bu zamanın fazileti büyüktür. Cuma günündeki ikindi ile akşam namazı arasıda kıymetlidir. Bu gece hanımı ile sohbet etmenin sünnet olduğunu söylemişlerdir. Böylece, her ikisini Cuma gününe hürmeten güsul abdesti almış gibi olurlar.
İkinci Edeb:
Sabahleyin güsul abdesti almaktır. Güsul abdestini alıp çabuk mescide yetişebilecekse alır, yoksa sonraya bırakır.
Peygamber efendimiz (s.a.v.) Cuma günü güsul abdesti almaya defalarca emir buyurmuştur. Hatta alimlerden bir kısmı, bu guslün farz olduğunu zannetmişlerdir.
Medine i münevvere halkı, bir kimseye hakaret etmek isteseler:
-“Cuma günü güsul abdesti almayandan daha betersin” derlerdi.
Bir kimse cünüp olursa, cenabetlikten temizlenmeye kalktığında, cumanın guslüne niyet ederek ayrıca üzerine su dökmelidir. Her iki niyetin tek gusülde yaparsa yetişir. Cuma gününe ait guslün faziletine de kavuşur.
Üçüncü Edeb:
Süslü, temiz ve güzel olarak camiye gelmektir. Temizlik, uzamış saç ve kılları kesmek, tırnakları kesmek, bıyıkları düzültmekle olur. Eğer önceden hamama girmiş ve bunları yapmış ise yetişir.
Süslenmek, beyaz elbise giymekle olur. Çünkü, Allah u Teala elbiseler arasında en çok beyaz olanı sever. Güzel kokular sürünür. Bundan da niyeti, camiye ve namaza tazim ve hürmet olup, kendisinden bir kimseye eziyet verecek veya gıybete sürükleyecek fena bir kokunun çıkmaması olmalıdır.
Kimyay-i Saadet (İmam-i Ğazali)
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) bizleri ve sizlri Cuma günü hürmetine afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
Cuma’nın Edebleri- 2
07 Kasım 2008Çağ-Çağ deresi (BOR) Nusaybin
Dördüncü edeb:
Cami’e erken gitmektir. Bunun fazileti büyüktür. Eskiden Cum’a namazına sabahleyin mumla giderlerdi. Yoldasıkıntı çekip, zor yürüyorlardı.
İbni Mesud (r.a.) bir defa camiye gitti. Ondan önce üç kişi gelmiş idi. Kendine kızdı ve;
-“Sen dördüncü olursun, işin nice olur.” Dedi.
İslam’da meydana çıkan ilk bid’atın, Cum’aya erken gelmenin sünnet olduğunun kalkması, unutulması olduğunu söylerler.
Yahudiler ve hiristiyanlar cumartesi ve Pazar olunca, acele havraya ve kiliseye giderlerde, Müslümanlar, kendi günleri olan cum’a gününde kusûr ederlerse nasıl olur?
Peygamber efendimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) buyurdu;
-“Cum’a günü kim erken camiye gelirse, bir deve kurban etmiş gibi olur, daha sonra gelen inek, daha sonra gelen koyun kurban etmiş gibi, daha sonra gelen sadeke olarak tavuk kesmiş gibi, beşinci gelen ise, bir yumurta vermiş gibi olur. Hatib minbere çıkınca, bu işi yazan melekler defteri kapatırlar ve hutbeyi dinlerler. Bu senada gelen kişi, namazın faziletinden başka bir şey bulamaz.”
Beşinci Edeb:
Geç gelmişse insanların omuzlarına basmamaktır. Hadisi şerifte; Resulullah (sallallahu aleyhi ve selem)
-“Böyle yapanı kıyamet günü köprü yaparlar, herkes üzerine basar geçer.” Buyuruldu.
Peygamber Efendimi (Sallallahu aleyhi ve selem) böyle yapan birisini gördü;
-“Sen ne için Cum’ada bulunmadın?” buyurdu.
Adam:
-“Ya Resulullah (a.s.) sizinle beraber idim.” Dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve selem) buyurdu ki;
-“Hayır! Seni insanların omuzları üzerine basarken gördüm.”
Yani böyle yapan namazı kılmamış gibi olur. Fakat birinci safta boş yer olursa, birinci safa gitmek için geçmek caiz olur. Çünkü o safı tamamlamamakla onlar hata etmişlerdir.
Altıncı Edeb:
Namaz kılanın önünden geçmemektir. Oturduğu zaman duvara yahut sütûna yakın oturmalıdır. Bu sûretle önünden kimse geçmez. Çünkü namaz kılanın önünden geçmek yasak edilmiştir.
Hadis-i şerifte geldi ki, Resulullah (sallallahu aleyhi ve selem);
-“Eğer rüzgar yüzüne kül savursa, kılanın önünden geçmekten daha iyidir.”
Kimyay-i Saadet (İmam-i Ğazali)
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) bizleri ve sizlri Cuma günü hürmetine afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu
Cuma’nın Edebleri- 3
07 Kasım 2008Çağ-çağ deresi (Girnavas mevki-i)
Yedinci Edeb:
Birinci safta olmaya gayret etmelidir. Eğer bulunamazsa, birinci safa ne kadar yakın olursa o kadar iyi olur. Çünkü fazileti çoktur.
Fakat ön safta ipek giyen askerler, yahut hatibin siyah elbisesi ipektan ise, yahut kılıcı altında ise, veya buna benzer günahlar bulunursa, o zaman o saftan ne kadar uzak olurs o kadar iyi olur. Çünkü, bile bile günah olan yerde durmak caiz değildir.
Sekizinci edeb:
Hatib hutbeye çıkınca artık konuşmamalıdır. Önce ezanın tekrarı ile meşgül olup sonra da hutbeyi dinlemelidir. Eğer bir kimse kendisiyle konuşursa, onu işaretle susturmalıdır. Dil ile söylememelidir.
Çünkü Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) buyurdu;
-“Hutbe okunurken, bir kimsenin başka bir kimseye,”SUS” yahut “İYİ DİNLE” demesi, lüzümsüzdür. Bu vakitte lüzümsüz konuşanın Cum’ası yoktur.”
Uazkta olup, hutbeyi duymasa bile susması lazımdır. Konuşulan yerde oturmamalıdır. Bu vakitte tahiyyet-i mescid hariç hiçbir namaz kılmamalıdır.
Dokuzuncu Edeb:
Namazı kılınca, yedi Elham ve yedi Kulhuvallah ve euzileri okumalıdır. Bunları okumanın, Cum’a günü şeytandan o kimseyi koruduğu eserde bildirilmişitir.
Sonra şöyle okur:
-“Allahümme yâ Ganî, yâ hamid, yâ mübdi, yâ mu’id, yâ rahim, yâ vedûd, ağnini bi helalike. Ve bifadlike ammensivake.”
Derler ki, bu duaya devam eden, ummadığı yerden rızık bulur ve insanlara ihtiyacı olmaz. Bundan sonra altı rek’at namaz kılmak sünnettir.
Çünkü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve selem) böyle bildirilmiştir.
Onuncu Edeb:
İkindi namazına kadar câmide oturmaktır. Akşama kadar oturursa daha iyi olur.
Derler ki;
Bu, hac ve umre sevabı yerindedir. Durmazsa, evine gider. Fakat Allah-u Teâlâ (c.c.) yı hatırından çıkarmamalıdır.
Çünkü, Cuma gününde bulunan “EŞREF SAATI” gafletle geçirmemek ve ona mahsus faziletten mahrum olmamak lazımdır.
Kimyay-i Saadet (İmam-i Ğazali)
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) bizleri ve sizlri Cuma günü hürmetine afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu