‘Eshab-i kiram’ olarak etiketlenmiş yazılar

Revda-i Mutahhara (Sallallahu aleyhi ve Sellem)

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 14

Hazret-i Ali buyurdu ki;

-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) ın hanemize teşrif buyurduğu gün gerdekten dört gün geçmiş idi. Bizimle sohbet eyledi.”

Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana dedi ki;

-“Yâ Ali! Su getir.”

Kalktım su getirdim.

Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve sellem) bir ayet-i Kerime okudu ve;

-“Bu sudan biraz iç. Bir miktar kalsın.” Buyurdu.

Öyle yaptım.

-“Kalan suyu başıma ve göğsüme serpti.”

Tekrar bana Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“Su getir.” Buyrudu.

YİNE SU GETİRDİM.

-“Bana yaptığı gibi, Fatima (r.anha) ya da yaptı.”

Sonra beni dışarı gönderdi.

Fatima (r.anha) ya benden sual eyledi.

Fatima (r.anha) dedi ki;

-“Babacığım, bütün kemâl sıfatlar kendisinden mevcuttur. Lakin bazı Kuryeş hatunları bana;”

(-“Senin erin fakirdir.”) diyorlar.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu ki;

-“Ey Kızım! Senin baban ve helalın fakir değildir. Bütün yer ve gök hazine ve definelerini bana arz ettiler. Kabul etmedim. Allah-u Teâlâ’nın katında makbul olanı kabul ettim. Ey kızcağızım. Eğer benim bildiğimi sen bilseydin, dünya senin nazarında hor ve aşağı olurdu. Allah-u Teâlâ’nın hakkı için, erin sahabe (r.anhüm) nin evvelidir. İslam’da büyüğüdür. İlimde en derinidir. Ey kızım! Allah-u teâlâ Ehl-i Beyt’ten iki kimse ihtiyar etti. Biri baban ve biri helalnıdır. Zinhar ona isyan eyleme ve emrine muhalefet etme.”

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kızına nasihat etikten sonra Ali (r.a.) yi davet etti.

O’na da Fatima (r.anha) yı ismarladı;

-“Yâ Ali! Fatima (r.anha) nin hatırına riayet eyle. O BENDEN BİR PARÇADIR. ONU HOŞ TUT. Eğer onu üzersen, beni ÜZMÜŞ OLURSUN.” Buyurdu.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Revda-i Mutahhara (Sallallahu aleyhi ve Sellem)

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 15

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kızına nasihat etikten sonra Ali (r.a.) yi davet etti.

O’na da Fatima (r.anha) yı ismarladı;

-“Yâ Ali! Fatima (r.anha) nin hatırına riayet eyle. O BENDEN BİR PARÇADIR. ONU HOŞ TUT. Eğer onu üzersen, beni ÜZMÜŞ OLURSUN.” Buyurdu.

Resul-i Ekrem ikisini de Allah-u Teâlâ’ya ısmarladı. Sonra kalkıp gitmeğe azimet etmişti ki;

Hazret-i Fatima (r.anha);

-“Ya Resulallah! İçerinin hizmetini ben görürüm. Dışarısının hizmetini de Ali (r.a.) görür. Bana bir cariye ihsan ederseniz, bana bazı işlerimde yardımcı olur. Beni memnun edersiniz.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;

-“Ey Fatima! Sana hizmetçiden daha iyi bir şey mi in’am edeyim. Yoksa hizmetçi mi ihsan edeyim?”

Fatima (r.anha);

-“Hizmetçiden iyisini ihsan eyle.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sllem) buyurdu ki;

-“Her gün OTUZÜÇ KERE (Sübhanallah), OTUZÜÇ KERE (Elhamdülillâh), OTUZÜÇ KERE (Allahü Ekber) BİR KERE DE (Lâilâhe illallahü vahdehü lâ şerike leh. Lehülmülkü ve lehülhamdü ve hüve alâ külli şey’in kadir. Söyle. Hepsi yüz kelimedir. Kıyamette bin hasene (iyilik) bulursun. Mizan’da hasenatin ağır gelir.” Bunları söyleyip, evimizden çıkıp, Seâdetle gittiler.

Hazret-i Fatima (r.anha), Hazret-i Ali (r.a.) yi üzecek ve gadap verecek bir şey yapmadı. ASLA EMRİNE MUHALEFET ETMEDİ. Hazret-i Ali (Keremallahu vechehü) de Fatima (r.anha) nın gönlünü kıracak bir harakette bulunmadı.

Abdullah ibn-i Abbas (radiyallah-u anhüm) in bildirdiği hadis-i şerif’te Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Ben ilmin terazisiyim. Ali bu terazinin kefeleri, Hasan ve Hüseyin ipleri, Fatima, kefelerin asıldığı demiri ve benden sonra gelen halifeler düşey demiridir. Bu terazi ile dostlarımızın amelini tartarlar.” Buyurdu.

Bir başka Hadis-i şerifte Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“Eğer Ali yaratılmasa idi. Fatima’ya münasip kimse bulunmazdı.” Buyurmuştur.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Mescid-i Nebevvi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 16

Yine bir başka hadis-i şerifte Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“Yâ Ali! Allah-u Teâlâ sana, fatima’yı zevce yaptı. YERYÜZÜNÜ O’NA MEHR KILDI. Sana buğz ederek yeryüzünde yürüyen kimsenin, bu yürümesi haramdır.” Buyurdu.

Bilâl-i Habeşi (r.a.) anlatıyor;

-“Bir gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mübarek yüzü ayın öndördünden daha parlak olduğu halde yanımıza geliyordu.”

Abdurrahman bin Avf (r.a.) Server-i âlemi karşıladı;

-“Babam anam sana feda olsun Yâ Resulallah! Bu ne nur’dur?” dedi

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Bu kardeşim, amcam oğlu ve dâmâdım hakkında Rabbimden gelen müjdedir. Allah-u Teâlâ, Fatimâ’yı, Ali’ye tezviç ettiği zaman, Cennetin sahibi olan Rıdvan adındeki meleğe Tubâ ağacını sallamasını emr buyurdu. Rıdvan’da salladı. Bizim dostlarımız sayısınca senetler saçıldı. Allah-u Teâlâ nur’dan Melekler yarattı. Her meleğe o senetlerden birer tane verdi. O senetlerde;(-”Resulümü ve Ehl-i beytimi halis sevenler, Cehennemden âzât olmuştur.”) Diye yazılmıştır.” Buyurdu.

Enes bin Mâlik (r.a.) rivayet etmiştir; Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hadis-i şerifte buyurdular ki;

-“Kıyamet günü halk aç, susuz ve çıplak iken biz dört kişi binek üzerinde oluruz. Ben kendi bineğim olan BURAK üzerine binerim. Salih Aleyhis selam DEVESİ üzerine biner. Fatimâ, benim ASBÂ ADINDAKİ DEVEME biner. Ali bin Ebi Talib de CENNET develerinden birine biner..”

Ebû Bekir Sıddık (r.a.);

-“Allah-u Teâlâ Ey Cennet! Senin dört köşeni, dört kimse ile süslerim. Biri Peygamberlerin üstünü Muhammed (Aleyhis Selam) dir. Biri Allah’tan korkanların üstünü Ali’dir. Üçüncüsü kadınların üstünü, Fatima-tüz Zehra’dır. Dördüncüsü köşedeki de temizlerin üstünü Hasan ve Hüseyin’dir” buyurduğunu bildirmektedir.

İbn-i Abbas (r.a.) bildiriyor ki;

-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın huzurunda idim.”

Hazret-i Fatima (r.anha) ağlayarak geldi;

-“Babacığım! Hasan ve Hüseyin evden çıkmışlardı. UZUN ZAMAN GEÇTİ Hâlâ gelmediler. Ali (r.a.) de evde yok ki gidip onları çağırsın, şimdi ne yapacağız?” dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Ya Fatima! Üzülme, Allah-u Teâlâ onları muhafaza eder.” Buyurdu.

Sonra ;

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Revda-i Mutahhara (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ba’bül Baki’ kapısı

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 17

Sonra ;

-“Ya Rabbi! Eğer iki torunum denizde iseler inâyet kayığın ile sahile ilet. Eğer sahrada işeler, hidayet rehberin ile evine getir.” Diye duâ buyurdu.

Cebrail Aleyhis Selem geldi;

-“Ya Resulallah! (s.a.v.) Onlar dünyadakilerin büyüklerindendir. Anneleri daha yüksektir. Üzülmeyin Neccar oğullarının bahçesinde emniyettedirler. Allah-u Teâlâ onları muhafaza etmek için iki melek tayin etmiştir. Kanatları ile onları örterler.” Dedi.

Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o bahçeye doğru yola koyuldular. Hazret-i Hasan ve Hüseyin (r.anhüm) i Melek ile beraber alarak eve dönerken, Ebû Eyyûb Ensari (r.a.) ye rastladılar.

Ebû Eyyub (r.a.) Meleği hisetmeyip, iki torununu da beraber götürdüğünü zanederek;

-Ya Resulallah! Birini bana verin, Cenabınızın yükünü hafifleteyim.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Yâ Ebâ Eyyûb! Bunlar dünyada mükerrem, ukbâda mühteremdirler. Anneleri bunlardan daha üstündür.” Buyurdu.

Eshab-i Kiram (r.anhüm) a hitaben;

-“Size dede ve nine bakımından İNSANLARIN EN ŞEREFLİLERİNİN kimler olduğunu haber vereyim mi?” buyurdu.

Eshab-i Kiram;

-“Ya Resulallah! (s.a.v.) haber verin.” Dediler.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Buyurdu ki;

-“Hasan ve Hüseyin’dir. Çünkü dedeleri, Allah’ın Peygamberi, Nineleri Hadicetül Kübra’dır.”

Sonra;

-“BABA VE ANNELERİ bakımından İNSANLARIN EN ÜSTÜNÜNÜ haber vereyim mi?” buyurdular.

Eshab-i Kiram (r.anhüm);

-“Ya Resulallah! (s.a.v.) buyurun.” Dediler.

Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Babaları Alin bin Ebi Talib, anneleri Fatima binti Resul (s.a.v.) olan Hasan ve Hüseyin’dir. Buyurdu.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Revda-i Mutahhara (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ba’b-ül Baki’

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 18

Hazret-i Osman (r.a.), Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) a ziyafet vermişti. Hazret-i Ali (r.a.) ziyafetten çıkıp eve geldi.

Hazret-i Fatima (r.anha) hazret-i Ali (r.a.) yi üzüntülü gördü. Sebebini sordu;

Hazret-i Ali (r.a.);

-“Ya Fatima! Biz de biraz zengin olup da, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ı davet etseydik. Bu gün Hazret-i Osman (r.a.) davet etti.”

Fatima-tüz Zehra (r.anha);

-“Biz de davet edelim.” Dedi.

Hazret-i Ali (r.a.);

-“Ey Habibullah’ın Kerimesi! Ne ikram ederiz, hangi yemekleri veririz?” dedi.

Hazret-i Fatima (r.anha);

-“O, Allah-u Teâlâ’nin sevgilisidir. Hak Teâlâ O’na yemek verir.” Dedi.

Hazret-i Ali (r.a.), Resulullah (sallallahu aleyhi ve Sellem) in huzuruna vardı;

-“Ya Resulallah! Kerimeniz Fatima (r.anha), siz evine davet ediyor.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Yalnız beni mi, yoksa Eshabımla beraber mi çağırıyor.” Buyurdu.

Hazret-i Ali (r.a.);

-“Eshab-i Kiram da beraber buyursunlar.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Eshab-i ile kalkıp, Hazret-i Fatima (r.anha) nın evine teşrif etiler.

Fatima-tüz Zehre (r.anha);

-“Ya Rabbi! Biliyorsun Habibin ve Eshab-i bu miskinin evini şereflendirdiler. Onlara İKRAM EDECEK bir şeyim yok. Sen onlara ihsan, İKRAM ET, Nİ’METLER VER!” diye duâ etti.

Bir tenceresi vardı. Ocağa koydu. Hak Teâlâ lutfederek tencereyi yemekle doldurdu. Hazret-i Fatima (r.anha) bu yemeği Resulullah Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın huzuruna götürdü. Eshab-i Kiram ile beraber yediler.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Bu Cennet yemeklerindendir.” Buyurdu.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Revda-i Mutahhara (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ba’bil Baki’ kapısı

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 19

Hazret-i Fatima (r.anha) odasına girip Hak Teâlâ’ya ŞÜKÜR SECDESİ etti;

-“Ya Rabbi! Kölem yok ki âzâd edeyim. Bu ümmetin günahlarından bir kısmının Cehennem ateşinden âzâd edilmesini istiyorum.” Diye duâ etti.

Hemen Cebrail Aleyhis Selam geldi;

-“Ya Resulullah! Kızın Fatima, ümetinin günahkahları için münacat etti.”

Hak Tâlâ sana selam söyledi, ve;

-“Fatima’nın evine gelen yüz erkek ve yüz kadından he birinin HER ADIMINA Cehennem’den BİR KİŞİ’Yİ âzâd etti.” Buyurduğunu haber verdi.

Ehl-i Beyti Nebevinin fazilet ve Kemâletı pek çoktur. Saymakla bitmez. Onları anlatmağa, medh etmeğe İNSAN GÜCÜ YETİŞMEZ. Onların kıymetleri ve büyüklükleri, ancak âyet-i kerime ile anlaşılmaktadır.

İmâm-i Şafi-i (r.a.) bunu çok güzel bildiriyor. Buyuruyor ki;

-“Ey! Ehl-i beyti Resul, SİZİ SEVMEĞİ, Allah-u Teâlâ, Kur’an-i kerimde emr ediyor. Namazlarında size duâ etmeyenlerin NAMAZLARININ KABUL OLMAMASI, Kıymetinizi, yüksek derecenizi gösteriyor. Şerefiniz ne kadar büyüktür ki, Allah-u Teâlâ Kur’an-i kerim’de SİZLERİ SELAMLIYOR.”

Ehl-i Beyti sevmek HER MÜ’MİNE FARZDIR. Son nefeste imân ile gitmeğe SEBEP OLUR.

Bir hadis-i şerifte resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki;

-“Fatima benim bir cüzümdür. (Yani benden bir parçadır), O’nu kızdıran, beni incitir.”

Ebû Hureyre (r.a.) diyor ki;

Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) İmâm-i Ali’ye karşı buyurdu ki;

-“Fatima bana senden daha sevgilidir. Sen bana ondan daha azizsini yani kıymetlisin!”

Bir gün, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hazret-i Ali’ye;

-“Ya Ali! Allah-u Teâlâ hazretlerini sever misin?” diye sordu

Hazret-i Ali (r.a.);

-“Evet severim Ya Resulallah.” Dedi.

Paygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Beni sever misin?” Buyrdu.

Hazret-i Ali (r.a.) de;

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Revda-i Mutahhara (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dışardan görüntüsü

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 20

-“Evet.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Hasan ve Hüseyin’i sever misin?” buyurdu.

Hazret-i Ali (r.a.) yine;

-“Evet severim.” Dedi.

Habib-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Ya Ali Bu kadar sevgiyi bir kalbe nasıl sığdırıyorsun?” buyurdu.

Hazret-i Ali (r.a.) bir cevap veremiyeceğini söyledi. Hazret-i Fatima (r.anha) ya durumu anlatınca;

-“Bunda düşünecek ve üzülecek ne var? Hak Teâlâ’yı ve Resulünü (s.a.v.) sevmen imandandır. Beni sevmen şehvettendir. Hasan ve Hüseyin’i sevmen tabiatındandır.” Dedi

Hazret-i Ali (r.a.) BU CEVABI Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) a söyledi.

Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Bu MEYVE ANCAK PEYGAMBERLİK AĞACINDAN alınmıştır.” Buyurdu.

Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalığı şiddetlenince, Hazret-i Fatima (r.anha) yı istedi. Gelince sinesine çekip, kulağına bir söz söyledi.

Fatima (r.anha) AĞLADI. Sonra bir şey daha söyledi Fatima (r.a.) SEVİNDİ.

Aişe (r.anha) bu hadiseyi bildiriyor.

Der ki;

-“Ey Fatima, bir anda hem ÜZÜLMEK, hem de SEVİNMEK görmedik. Bunun sebebi nedir?”

Fatima (r.anha);

-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın sırrını beyan etmek caiz değildir.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ahrette gitikten sonra,

Hazret-i Aişe (r.anha) Hazret-i Fatima (r.anha) ya;

-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) O sözleri ne idi.” Diye sordum.

Hazreti Fatima (r.anha) cevabında;

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Hazret-i Aişe (r.anha) nın mescidi (Ten’im)

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 21

Hazreti Fatima (r.anha) cevabında;

-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana buyurdu ki;”

-“Cebrail Aleyhis Sellem her sene bana bir kere Kur’an-i Kerim’i arz ederdi. Bu sene iki kere arz eti. Anladığım, ecelim yaklaşmıştır.” Ben de bundan ağladım.”

Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana;

-“Ehl-i beytimden EN ÖNCE SEN bana gelir, kavuşursun.”

Buyurdu.

-“Ben de onun için sevindim.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın vefatı günü, Hak Teâlâ Azrail aleyhis Selem’a;

-“Git, Habibim’den İZİN İSTE. Eğer izin verirse, mubarek ruhunu kabz eyle, İzin vermezse geri dön.”buyurdu.

Azrail Aleyhis Selam, yardımcılarından bin Melek ile cevahirle süslü elbiseler giyip geldiler.

Azrail Aleyhis Selam köylü kıyafetinde hücre kapısında durup;

-“Essalamü aleyküm Yâ Ehle beytinnübüvveti ve Ma’denirrisaleti izin varmıdır içeri girmeğe, Allah-u Teâlâ size rahmet eylesin.” Dedi.

O vakit Hazret-i Fatima (r.anha), Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın yastığı kenarında oturur idi.

Hazret-i Aişe (r.anha);

-“Ya Fatima cevap ver.” Dedi.

Fatima (r.anha) kapıya gelip;

-“Allah-u Teâlâ senin gelişine ecirler versin. Babam şimdi haliyle meşgüldür. İçeri girmek müyesser değildir.” Dedi.

Yine tekrar izin istedi, Fatima (r.anha) yine evvelki cevabı verdi.

Üçüncüsünde, yüksek sesle izin istedi. Bütün ehl-i Beyt o’nun heybetinden korktular. Titremeğe başladılar.

O zaman Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendinden geçmiş idi.

Uyanınca;

-“Ne oluyor?” buyurdu.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Ravda-i Mutahhara (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bab-üs Selam kapısı

Hasan bin Ali (Radiayallah-u anh);

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın torunu, İslâm halifelerinin beşincisi. On iki imâm’ın da İKİNCİSİ, Ehli beytin DÖRDÜNCÜSÜ. Hazret-i Ali (r.a.) nin oğlu olup, Hazret-i Muhammed (s.a.v.) in kızı Fatima-tüz Zehra (r.anha) annesidir.

Künyesi ebu Muhammed olup, lakabı MÜCTEBÂ’dır.

Medine’de 3 (M. 625) senesinin ramazan ayı ortasında doğdu. Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kulağına ezan ve ikamet okuyup, ismini “Hasan” koydu.

Yedinci günü ‘akika’ olarak, iki koç kesti. Sünnet ettirip, saçını da kestirip, ağırlığınca gümüş sadaka verildi.

Medine’de 49 (M. 669) senesinde vefat etti.

Hazret-i Hasan (r.a.), âlemlere rahmet olarak yaratılan, Hazret-i Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem) in terbiyesiyle yetiştirilip, büyüdü. Bu çok az kimseye nasib olan, fakat çok büyük ŞEREF VE SAADETTİ. Mükemmel bir tahsil ve terbiye gördü.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarafından pek çok Hadis-i Şerif ile iltifata MAZHAR OLDU.

Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hazret-i Hasan (r.a.) ı çok sever, O’na şefkatle muamele ederdi.

Hazret-i Hasan (r.a.) ve kardeşi Hazret-i Hüseyin (r.a.), Resulullah (s.a.v.) huzurunda güreşiyorlardı.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hazret-i Hasan (r.a.) ı teşvik buyurdu. Hazret-i Fatima-tüz Zehra (r.anha) babasına;

-“Ya Resulallah! Hazret-i Hasan büyüktür, hep O’nun tarafını tutuyorsunuz. Halbuki, küçüğe yardımcı olmak daha uygun değil mi?” deyince.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Ya Fatima! Cebrail Aleyhis Selam Hüseyin’e yardım ediyor.” Buyurdular.

Ebû Eyyub-i Ensari (r.a.) anlatıyor;

-“Bir gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) huzuruna girmiştim. Hasan ile Hüseyin (r.anhüm) önünde oynuyorlardı.

Ben;

-“Ya Resulallah! Sen bunları çok mu seviyorsun?” Dedim.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Nasıl sevmem. Bunlar benim dünyada öpüp, kokladığım iki reyhanımdır!” buyurdu.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Hasan bin Ali (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Mescid-i Nebevvi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)  Ravda-i Mutahhara

Hasan bin Ali (Radiayallah-u anh)- 2

Eshab-i Kiram (r.anhüm) ın büyüklerinden, en fazla Hadis-i Şerif nakleden Ebû Hureyre (r.a.) anlatır;

-“Hasan (r.a.) ı gördüğümde hep gözlerim yaşlarla dolardı Zira bugünkü gibi hatırlıyorum. Allah-u Teâlâ’nın Resulü (s.a.v.) O’nu kucağına oturturdu. O’da mübarek sakalları ile oynardı.”

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üç kere şöyle buyurdular;

-“Ben bunu çok seviyorum. Sen de sev. O’NU SEVENLERİ DE SEV!”

Ebû Eyyüb-i Ensari (r.a.) sözlerine şöyle devam etti;

-“Yine Hazret-i Hasan ile Hüseyin (r.anhüm) i kast ederek.”
Buyurdular ki;

-“Allahım ben bu ikisini seviyorum. Sen de bunları sev. Onlardan nefret edenleri sen de SEVME!”

Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hazret-i Hasan, Hüseyin, Fatima ve Ali (r.anhüm) yi örtü içine alıp, Ahzâb süresi otuzüçüncü Ayet-i Kerimesini okuyup;

-“Ey Ehl-i Beytim! Allah-u teâlâ sizlerden ricsi Ya’ni her kusur ve kirleri gidermek istiyor ve sizi tam bir taharet ile temizlemek irade ediyor.”

Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Allahım! Benim ehl-i Beytim bunlardır.” Buyurdu.

Hazret-i Hasan henüz akıl balığ olmayan ve Resulullah (s.a.v.) a biat eden ÇOCUKLARDANDI. Sekiz yaşında 11 (M. 632) senesinde önce dedesi Hazret-i Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sonra da annesi Hazret-i Fatima-tüz Zehra vefat edince YETİM kaldı.

Bundan sonra babası Hazret-i Ali (r.a.) nin terbiyesinde büyüdü. Hazret-i Hasan (r.a.) beyaz ve güzel yüzlü olup, yüzü resulullah (s.a.v.) ın yüzüne çok benzeyen yedi kişiden biridir. Resulullah (s.a.v.) a bundan çok benzeyen kimse yoktu.

Bir gün Hazret-i Ebû Bekir (r.a.), İkindi namazını kıldıktan sonra yolda oynayan Hazret-i Hasan (r.a.) ın yanına gitti. O’NU OMUZLARINA ALDI. Hazret-i Ali (r.a.) ye dönerek;

-“Ali’ye değil tıpkı Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) e benziyor.” Buyurunca,

Hazret-i Ali (r.a.) tebessüm eti.

Hazret-i Hasan ve Hazret-i Hüseyin (R.anhüm) hakkında başka yazı

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Hasan bin Ali (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu