‘Kuru hurma ağacının ağlama kısası’ olarak etiketlenmiş yazılar
Übeyy bin Kab (Radiyallah-u anhu)- 3
03 Mayıs 2009Arafat bölgesi
Übeyy bin Kab (Radiyallah-u anu)- 3
Übeyy bin Ka’b (r.a.), Kur’an-ı kerim’i bizzat Peygamber efendimiz (s.a.v.) den öğrenenler arasındadır. Her ayet-i kerime’nin manâsını iyi bilirdi.
Übeyy bin Ka’b (r.a.) talebelerine karşı çok edepli, nazik ve disiplinli bir sahabi idi. Derslerini ciddi ve düzenli olmasını ister, boş söz ve soruları dinlemez, lüzumlu sorulara titizlikle cevap verirdi. Talebelerinden ayrı bir yere oturmaz, onlarla aynı seviyede bulunur, öylece ders verirdi.
Übeyy bin Ka’b (r.a.) in başka bir özelliği de,Kur’an-i Kerim’i bizzat kendi el yazısıyla yazması idi.
Yazmış olduğu bu mushafa da; “Hazret-i Übeyy Mushafı” denilmektedir.
Übeyy bin Ka’b (r.a.), tefsir ilmine hizmet eden müfessirlerin başında gelmektedir. Kur’an-ı kerim’i bizzat kur’an-i kerim ile tefsir eder, Esbab-ı nüzul (inme sebepleri) hakkında geniş bilgiler verirdi.
Hadis ilminde de büyük bir muhaddis idi. Hadis nakil ve rivayet konusunda da çok ihtiyatlı haraket etmiş, toplam 164 hadis-i şerif rivayet etmiştir.
Übeyy bin Ka’b (r.a.), Esha-i Kiram (r.anhüm) in müctehidlerindendi. Hazret-i Ebû Bekir (r.a.) devrinde fıkıh konusunda bir otoriteydi. Bu durumunu Hazret-i Ömer (r.a.) zamanında da muhafaza ederek ortaya çıkan bir çok meseleyi fetvalarıyla hal yoluna koymuştur.
Übeyy bin Ka’b (r.a.), mescide gelip gidenlerin temiz ve tertipli olmalarını çok isterdi. Aksi durum vaki olduğunda çok üzülürlerdi. İkinci bir husus olarak da bid’atten çok kaçınırlar, doğruyu açıklamaktan hiç çekinmezlerdi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) den ne görmüşlerse aynısını harfi harfine yaparlar, O’nun gibi yaşamaya çok dikkat gösterirlerdi. Peygamber efendimiz (s.a.v.) e karşı sevgi ve hürmeti de sonsuzdu.
“Haninü’l-Ciz” (Kuru hurma diğerinin ağlaması) mucizenin şahidlerinden ve ravilerinden birisi de Hazret-i Übeyy bin Ka’b (r.a.) dır.
Mescid-i Nebevvi’de minber yapılmadan önce Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) orada bulunan kuru bir hurma direğine yaslanarak, hutbelerini verirlerdi.
Minber yapıldıktan sonra Resulullah (s.a.v.) ın o direği terk etmesi üzerine direk, kalabalık bir cemaatın huzurunda inleyerek ağlamıştı.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) bunun üzerine;
-“O’nun ağlaması, yanında okunan zikir ve hutbedeki zikr-i ilahi’nin ayrılığındandır.” Buyurmuştur.
Sonra Resulullah (s.a.v.) direğin yanına gelerek onu kucakladı ve bir şeyler konuştu.
Hurma ağacı Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) a;
-“Cennete beni dik ki, benim meyvelerimden Cenab-ı Hakkın sevgili kulları yesin. Hem bir mekan ki orada bekâ bulup, çürümek yoktur.” Dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi vesellem);
-“Peki öyle yaparım.” Dedi
Ve ilave etti.
-“Ebedi âlemi, geçici âleme tercih etti.”
Daha sonra direk minberin altına konuldu. Mescid genişletilmek için minber yıkılıacağı sırada Übeyy bin Ka’b (r.a.) direği yanına aldı ve çürüyünceye kadar muhafaza etti.
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Übeyy bin Kab (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu