‘Rical-i Ğayb’ olarak etiketlenmiş yazılar
Celâleddin Muhammed Rûmi (Radiyallah-u anhu) – 19
05 Şubat 2013Revda-i Şerif duvarında Osmanlılar zamanında yazılmış bir tablo
Celâleddin Muhammed Rûmi (Radiyallah-u anhu) – 19
Bir gece Mevlânâ (r.a.) yı, dostlarından kırk kişi, ayrı ayrı kendi evlerine da’vet ettiler. O da, aynı saatte her birinin da’vetinde bulunup, her biriyle sohbet etti.
Ertesi sabah her biri, dün gece Mevlânâ hazretleri (r.a.),
-“Bizde idi ve sohbet etti.” Dediler.
Halbuki Mevlânâ hazretleri (r.a.), o gece kendi hususi odasında idi ve sabaha kadar ibadetle meşgül olmuş idi.
Hanımı anlatır;
-“Birgün Mevlânâ hazretleri (r.a.) kayıboldu. Hiçbir yerde bulamadık. Bir ara uyumuştum. Uyandığımda Mevlânâ’yı namaz kılarken gördüm. Mübarek ayakları tozlu idi. Sonra ayakkabılarını çevirmek istedim. Onlarda kırmızı kumlar gördüm.”
Sorduğumda;
-“Mekke’de bir veli dostum vardır. Biraz onunla sohbet ettim. O kum, Hicâz’ın kumudur.” Buyurdu.
-“Bu kadar kısa zamanda oralara gidip gelmek nasıl olacağı aklıma geldi.”
Hemen anlayıp buyurudlar ki;
-“Allah-u Teâlâ’nın veli kulları gönül gibi bir anda her yeri dolaşabilir.”
-“Böylece “Tayy-i mekân”ı tarif ettiler. Yani kısa zamanda uzak yerlere gitmeyi ve çok iş yapmayı anlattılar.”
Oğlu Sultan Veled (r.a.) şöyle anlatır;
-“Birgün babamla beraber halvethânede otururken, yeşil cübbeli üç kişi gelip selâm verdiler ve oturdular. Bunlar çok nâzik ve pek “nûrlu” kimselere benziyorlardı.”
Biraz konuştuktan sonra, babam onlara;
-“Uygundur.” Dedi.
Onlar gittikten sonra babama;
-“O sözünüzden bir şey anlıyamadım, o üç kişi kimler idi?” dedim.
Babam buyurdu ki;
-“Bunlar Rical-i Ğayb denilen evliyaların “kırklar” zümresindendirler. İçlerinden birisi vefât etmiş, bizim “saka’yı” istediler, ben de o cevabı verdim.”
Hakikatten o günde sonra “sakayı” evde göremedim. Diğer talabeler de onu aradılar, fakat bulamadılar. Babamın vefâtında o “saka” bizlere başsağlığına geldi ve o zaman hâllerini anlattı, sonra yine kayıboldu.”
İslam âlimleri ansiklopedisi
Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri Celâleddin Muhammed Rûmi (Radiyallah-u anhu) nin yüzü suyu hürmetine günahlarımızı af eylesin. Amin
Fuad Yusufoğlu